Konyada Rahmet Esintileri -2-
Salı günkü yazımızda, buram buram mâneviyat kokan Konya’mıza rahmetler yağdıran değerli bir Hak dostu büyüğümüzün her biri ayrı cevher kıymetinde olan sohbetinden sizlere bilgiler aktarıyorduk bu güzel Cuma gününde de sizlerin kalplerine ihlasla, tecelliler aksettirmesini dileyerek devam etmek istiyoruz efendim.
“Gerçek muhabbetin menşei Mevlâ Teâlâ’dır. Peygamberler arasındaki muhabbetin en güzel tecellisi bizim peygamberimizde tecelli etmiştir. Ümmetler içinde de en çok Muhammed ümmetinde muhabbetin tecellisi vardır. Kalbin sanatı muhabbeti oraya koymaktır. Ashâbın halleri fiili kıstastır. Kıyâmette ve cennette O sallallahu aleyhissalâtü vesselam ile olmak istiyorsak peygamberimizin halleriyle hallenmemiz lâzımdır. Peygamberimiz aleyhisselam Cenâbı Hak’kın dünyâdaki ilâhi modelidir. O, her şeyde en ideal modeldir. Kur’ânı Kerim’de her hâliyle her misâliyle ilâhi kelam modelidir.
‘Kişi sevdiğiyle berâberdir.’ İlâhi hakikati gereği ey insan sen kimle berâbersin onu sorgula. Din kardeşliğini zedelemek en kötü şeydir. Din kardeşliği zor zamanların kardeşliğidir. Yermük savaşında bir kırba su tüm şehitleri dolaştı fakat kimseye bir yudum su nasip olmadı. Onlar son nefeslerinde bile kardeşliği kendi nefislerine tercih ettiler. Cenâbı Hak gökte ve yerde ne yarattıysa hepsi bir imtihan vesilesidir.
Peygamber aleyhisselâm’ın gelmesiyle her çeşit terör son bulmuştur. O’nun zamanında hayvanların hatta ağaçların bile hakkı hukûku gözetildi. Her şeyin bittiği an Cenâbı Hak ile dost olanlar kurtulacaklardır. Ömür bir sermâyedir. Her şey ilâhi bir ahenk ve düzen içindedir. Bu ahengin bozulmasının elbette bir bedeli vardır. Güneş kendi içinde kendi enerjisini kendi üretmektedir. Dünya veya güneş yahut altımızdaki mağma infilak etse hâlimiz ne olur bir düşünsenize?
Her gün bizim ömür sayfamızda yeni bir sayfa açılıyor. Bu sayfayı nasıl dolduruyoruz ona bir bakmak lâzımdır. Cenâbı Hak bunun idrâkı içinde yaşamamızı istiyor. Bir bedel ödemeden bu dünyâya geldik. Namaz çok mühimdir. Gece namazı da ehemmiyetlidir. Gece teheccüde veya ibâdet için kalkmak bir çeşit Cenâbı Hakk’ın dostluğunu kazanmak için bedel ödemektir.
Zümer sûresinde; ‘Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?’ derken gerçek tahsilin ne olduğunu bize hatırlatıyor. Gerçek ilim, kalbin Rabbi Teâlâ’ya dostluğun tecellisinin olduğu bir kıvâmda olmalı.
En büyük şükür, Cenâbı Hakk’ın verdiği nimetlere şükretmektir. Bunlara sabretmemek tevbe-i istiğfar gerektirir. Peygamber efendimiz ümmetini çok severdi. Bizim de her salavatımız O’na olan sevgimizin ifâdelendirilişi ve bedel ödemesidir. O’nun rahmetine kavuşmak; salavat çekmek ve sünnetine yapışmakla olur. Cenâbı Hakk’ın rahmetine kavuşmak ise O’nun verdiklerine şükürle ve verdiklerini O’nun yoluna kullanmakla olur.
Hak Teâlâ hazretlerine iktisâdi ve düzenli bir kulluk gerektir. Rabbimiz bizim imanla güçlü olmamızı istiyor. Her şey ‘lillah’ için olmalı. Tevhid akidesinin riyâya ve şirke tahammülü yoktur. Allâhü Teâla ahengin bozulmasını istemiyor. Kalbi ahenk, dünya âhengi, nebâtat âhengi, hayvânat ahenginin bozulmasını istemiyor.
İffetsizlik toplum hayâtına zehir saçmaktır. Günâha, yanlışa, kötülüğe yaklaşmak dahi tehlikelidir. Kul düşünecek, Cenâbı Hak bizden ne istiyor? Rabbim gönderdiği âyetlerden rızası ve murâdı nedir acaba? Diye düşünmeliyiz. Dünyâda açlığa tahammül edebiliriz ama ahret azâbına tahammül edemeyiz. Bizler Cenâbı Hakk’ı seven ve O’ndan korkan bir ‘Takva toplumu’ olmalıyız. Her mümin kendi kalbi kıvâmına göre Kur’an âyetlerini anlayıp değerlendirir. İbâdürrahman olmak sabır işidir. Hak Teâlâ hazretleri Kur’ânı ve sünneti hayâtımızın her safhasına tatbik etmemizi istiyor. Peygamber efendimiz ile berâber olanlar dünyânın en yıldız şahsiyetleri hâline geldiler.”
Bizlerde o yıldız şahsiyetlerden olmayı ve marifetullah ile dolmayı neticede muhabbetullâha erişebilmeyi arzu ediyoruz. Şu mübârek Cuma gününün güzelliği ve özelliği hürmetine dilek ve niyazlarımızın kabûlunu yüce Rabbimizden dua dua istiyoruz derken sizlere ibâdeti bol, günâhı az günler diliyoruz efendim.
‘Kişi sevdiğiyle berâberdir.’ İlâhi hakikati gereği ey insan sen kimle berâbersin onu sorgula. Din kardeşliğini zedelemek en kötü şeydir. Din kardeşliği zor zamanların kardeşliğidir. Yermük savaşında bir kırba su tüm şehitleri dolaştı fakat kimseye bir yudum su nasip olmadı. Onlar son nefeslerinde bile kardeşliği kendi nefislerine tercih ettiler. Cenâbı Hak gökte ve yerde ne yarattıysa hepsi bir imtihan vesilesidir.
Peygamber aleyhisselâm’ın gelmesiyle her çeşit terör son bulmuştur. O’nun zamanında hayvanların hatta ağaçların bile hakkı hukûku gözetildi. Her şeyin bittiği an Cenâbı Hak ile dost olanlar kurtulacaklardır. Ömür bir sermâyedir. Her şey ilâhi bir ahenk ve düzen içindedir. Bu ahengin bozulmasının elbette bir bedeli vardır. Güneş kendi içinde kendi enerjisini kendi üretmektedir. Dünya veya güneş yahut altımızdaki mağma infilak etse hâlimiz ne olur bir düşünsenize?
Her gün bizim ömür sayfamızda yeni bir sayfa açılıyor. Bu sayfayı nasıl dolduruyoruz ona bir bakmak lâzımdır. Cenâbı Hak bunun idrâkı içinde yaşamamızı istiyor. Bir bedel ödemeden bu dünyâya geldik. Namaz çok mühimdir. Gece namazı da ehemmiyetlidir. Gece teheccüde veya ibâdet için kalkmak bir çeşit Cenâbı Hakk’ın dostluğunu kazanmak için bedel ödemektir.
Zümer sûresinde; ‘Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?’ derken gerçek tahsilin ne olduğunu bize hatırlatıyor. Gerçek ilim, kalbin Rabbi Teâlâ’ya dostluğun tecellisinin olduğu bir kıvâmda olmalı.
En büyük şükür, Cenâbı Hakk’ın verdiği nimetlere şükretmektir. Bunlara sabretmemek tevbe-i istiğfar gerektirir. Peygamber efendimiz ümmetini çok severdi. Bizim de her salavatımız O’na olan sevgimizin ifâdelendirilişi ve bedel ödemesidir. O’nun rahmetine kavuşmak; salavat çekmek ve sünnetine yapışmakla olur. Cenâbı Hakk’ın rahmetine kavuşmak ise O’nun verdiklerine şükürle ve verdiklerini O’nun yoluna kullanmakla olur.
Hak Teâlâ hazretlerine iktisâdi ve düzenli bir kulluk gerektir. Rabbimiz bizim imanla güçlü olmamızı istiyor. Her şey ‘lillah’ için olmalı. Tevhid akidesinin riyâya ve şirke tahammülü yoktur. Allâhü Teâla ahengin bozulmasını istemiyor. Kalbi ahenk, dünya âhengi, nebâtat âhengi, hayvânat ahenginin bozulmasını istemiyor.
İffetsizlik toplum hayâtına zehir saçmaktır. Günâha, yanlışa, kötülüğe yaklaşmak dahi tehlikelidir. Kul düşünecek, Cenâbı Hak bizden ne istiyor? Rabbim gönderdiği âyetlerden rızası ve murâdı nedir acaba? Diye düşünmeliyiz. Dünyâda açlığa tahammül edebiliriz ama ahret azâbına tahammül edemeyiz. Bizler Cenâbı Hakk’ı seven ve O’ndan korkan bir ‘Takva toplumu’ olmalıyız. Her mümin kendi kalbi kıvâmına göre Kur’an âyetlerini anlayıp değerlendirir. İbâdürrahman olmak sabır işidir. Hak Teâlâ hazretleri Kur’ânı ve sünneti hayâtımızın her safhasına tatbik etmemizi istiyor. Peygamber efendimiz ile berâber olanlar dünyânın en yıldız şahsiyetleri hâline geldiler.”
Bizlerde o yıldız şahsiyetlerden olmayı ve marifetullah ile dolmayı neticede muhabbetullâha erişebilmeyi arzu ediyoruz. Şu mübârek Cuma gününün güzelliği ve özelliği hürmetine dilek ve niyazlarımızın kabûlunu yüce Rabbimizden dua dua istiyoruz derken sizlere ibâdeti bol, günâhı az günler diliyoruz efendim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.