Zilhicce ayı geldi
İbâdetlerin insan hayâtına çok olumlu katkılar sağladığını hep vurgulamışızdır. Güzel dînimizde bugünkü tâbirle ‘kampanya’ diye niteleyeceğimiz özel günler, geceler ve aylar vardır. Müminler günahlarından temizlenmek ve yüklü sevaplar kazanmak için bu çok özel günleri en âlî biçimde değerlendirme gayretinde olurlar.
Zilhicce ayı faziletli bir aydır. Yılın son ayı olan Zilhicce ayının ilk on günü ayni zamanda Hac aylarının son on günüdür. Bu ayda Müslümanlar Hac farizalarını yerine getirirler. Zilhiccenin dokuzuncu günü Arefe, on, on bir, on iki, on üçüncü günleri Kurban Bayramı günleridir.
Bu faziletli ayın ilk dokuz gününde Peygamberimiz aleyhissalâtü vesselam bizzat kendileri oruç tutmuş ve diğer Müslümanların da tutmasını tavsiye etmiştir. Cenâb-ı Hak Kur’ân-ı Kerim’de: “Tanyerinin ağarmasına and olsun. Zilhicce ayının ilk on gecesine and olsun” (1) buyurmaktadır. Bu âyetlerin tefsirinde müfessirler; ‘Sabah vaktinde, yüce Allâh (c.c)’ın huzûrunda kalp huşû içinde olduğundan Allâhü Teâlâ; sabaha; Zilhicce’nin ilk on günü yılın en faziletli günleri olduğu için de bu faziletli mübârek gecelere yemin etti’ diye açıklama getirmişlerdir. Bunu teyit eder mâhiyette Buhâri’de rivâyet edilen bir hadisi şerifte; ‘Hiçbir gün yoktur ki, o günlerde yapılan sâlih amel, Allah (c.c) katında bugünlerden (Zilhicce’nin ilk on gününde yapılan amelden) daha kıymetli olsun.’ Buyrularak bu günlerin ehemmiyetine dikkat çekilmiştir.
Yine Tirmizi’de Ebu Hureyre (r.a) den rivâyet edilen bir başka hadiste de şunlar kaydedilmiştir: ‘Zilhicce’nin on gününde yapılan ibâdet kadar diğer günlerin hiç birindeki ibâdet Allâh (c.c)’a sevgili değildir. Bu günlerden her birinin orucu bir senenin orucuna gecelerden her birinin ihyâsı da Kadir gecesinin ihyâsına muâdildir.’ (2)
Kitaplarda bahsedildiği üzere; ‘Zilhicce’nin on gününe ikram ve hürmet edenin Allâhü Teâlâ ömrüne bereket verir. Malını artırır. Çoluk çocuğunu korur. Günahlarını affeder. İbâdetlerinin sevâbını kat kat verir. Ölüm hastalığını kolay, kalbini nurlu kılar. Mizanda terâzisini ağır eder, mümini alçaklıktan kurtarır, yüksek derecelere eriştirir.
Bugünlerde fakire sadaka veren Peygamberlere yardım etmiş gibi olur. Bir hastayı ziyâret eden, Allâh’ın evliyâsını ziyâret etmiş gibi olur. Bir cenâzede bulunan, Allâh (c.c)’ın ayını uğurlamış gibi olur. Bir mümine elbise giydirse, Allâhü Teâlâ ona cennet elbisesi giydirir. Bir yetimin gönlünü alsa Allâhü Teâlâ onu arşının gölgesinde bulundurur. Bir ilim meclisinde bulunsa Peygamber meclisinde bulunmuş gibi olur.’ (3)
İçinde bulunduğumuz mübârek günleri fırsatı ganimet bilerek en kâmil bir şekilde kendi lehimize değerlendirmek her akıl sâhibi kişinin yapacağı şeydir. Bu günlerde tutacağımız oruçlarımızın yanı sıra zikri tesbihatla meşgul olmalı, tövbe ve istiğfar, dua ve niyaz, zikir ve tefekkür, ayni zamanda Kur’ân-ı Kerim okuyarak günleri ve geceleri ihya etmeye çalışmalıdır.
Kurban Bayramı’ndan bir gün evvelki Arefe günü de çok değerli ve feyizli bir mübârek gündür. Peygamber aleyhisselâm’ın Zilhicce’nin dokuz gününde ve arefe gününde ve aşure gününde oruç tuttuğunu sahih kaynaklardan öğreniyoruz. (Ebu Davud, Nesai, Ahmed bin Hanbel) Kurban Bayramı’nın Arefe günü yılın en faziletli günüdür. Peygamberimiz buyuruyorlar ki: ‘Ümit ediyorum ki, Allâhü Teâlâ; Arefe günü tutulan oruç sebebiyle geçmiş ve gelecek yılın günahlarını affeder.’ (Ayni kaynaklar) Başka bir hadislerinde de; ‘Cenâb-ı Hak; cehenneme mahkum olan kullarından bâzılarını her zaman fazlı keremiyle âzâd eder ki, başka hiçbir gün bu kadar af ve âzâd buyurmaz. Hak Teâlâ o gün kullarına rahmet ve kerâmeti ilâhiyyesini bolca ihsan buyurmak sûretiyle yakın olur. Ve Melâikeî kirâma onlarla yâni Müslümanlardan o günde hayır ve hâsenat, taat ve ibâdet ile meşgul olanlara mübâhat ederek, rızâi senâi ilâhisini izhar buyurur da (Ey melâike kullarım, âdemoğulları bu Arefe gününde benden ne istiyorlar, istedikleri acaba (benim rahmet hazînelerime nispetle) fazla bir şeyler midir? Biliniz ki muratları hâsıl olmuştur.) diye ferman ediyor.’ (Müslim)
Bu güzel gün ve gecelerden lâyıkı vechiyle istifâde etmemiz temennisiyle…
------------
1- Fecr, 1- 2
2- Tİrmîzî, Savm 52, İbn-i Mâce, Sıyam 39
3- Günyetüt Tâlibin, Abdulkâdir Geylânî, Dâru’l-Elbâb, Dımaşk, târihsiz
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.