Ordumuzun, Milletimizin, Mehmetçiğimizin arkasındayız
Bir süredir Sûriye’nin kuzeyinde bize karşı oluşturulan terör koridorunu bozmak amaçlı devletimiz yeni bir barış harekâtı gerçekleştirmek niyetindeydi. Bu husus devlet yetkililerince defaatle açıklandı. Ancak şartların olgunlaşması, öncelikle devletlerarası diploması işletiminin sağlanması ve yürütülmesi için epey zaman harcandı. Ayrıca dünyâya bu haklı davâmızın doğru bir şekilde anlatılması da gerekiyordu ki, yapılacak harekat meşru çerçevede devam etsin. Elbette Türkiye’miz haklı olarak özellikle kendi sınır bölgesinde cereyan eden bunca olumsuzluklara sessiz kalamazdı. Kendi yanı başında oluşan bir kâtil sürüsüne her ne kadar SDG –Sûriye Demokratik Güçleri- adı altında pazarlansa dahi müsâde etmeyeceği gün gibi âşikardı.
Şurayı hemen belirtelim ki dünyânın haydut devleti İsrâil ile başa baş giden bir Amerika var karşımızda. Zira Amerika açıkça teröristlerle iş tutuyor. Dünyânın gözü önünde on binlerce tır dolusu silah ve mühimmatı hem de en son teknolojiye sâhip teçhizatları bedâva bu kâtiller sürüsüne veriyor ve kimse sesini çıkaramıyor. Ne için gönderiliyor bu silahlar? Kime karşı kullanılacak? Bu silahların yarın bize karşı kullanılmayacağını kimse garanti edemez ve nitekim şu an Amerika’nın verdiği o silahların namlusu bizim sınırımıza karşı konuşlanmış durumda. Her bölgeyi karıştıran Amerika’nın Orta doğudaki varlığı asıl sıkıntı sebebidir. Gizli olarak arka planda hazırladıkları haritalarını çok şükür Türkiye şimdiye kadar yaptığı harekatlarla parçaladı. Dünyâya sözüm ona yön veren bu şeytan kılıklı adamların kurdukları tuzaklar deşifre oldu. Planları bozuldu. Hezimete uğradılar hatta içerde birbirlerine düştüler. Artık öyle her denileni hemen yerine getiren bir Türkiye yok. Kendi ayakları üzerinde duran tüm dünyâya haksızlıkları metânetle haykıran, zincirlerini kıran, aslına dönen, güçlenen, yeni bir Türkiye var. Rabb’im ülkemizi, devletimizi, ordumuzu, milletimizi korusun ve muhafaza etsin inşaALLAH. Mazlumların haklarına sâhip çıkan kendini ezdirmeyen güçlü Türkiye’mizin, ordumuzun hep arkasındayız evel Allah.
Sâdece Sûriye konusunda değil tüm dünyânın Müslümanlara ve İslam ülkelerine karşı takındığı menfi, yanlı, sömürgeci, olumsuz, çıkarcı, zulümkar tavırlarını kınıyoruz. Müslümanları da uyanmaya dâvet ediyoruz. Onların arzusu her İslam ülkesinde kendi istediklerini yapan kukla devletler hatta devletçikler oluşturmaktır. Tıpkı Mısır gibi halkın isteklerine kulak tıkayan hatta buna râzı olmayanları hapislerde olmadık işkencelere tâbi tutan uzaktan kumandayla idâre edilen yöneticilerin idâre ettiği bir ülke konumuna düşürmek. Onların istedikleri Müslümanları ezmek, üzmek, sindirmek, asimile etmek, eritmek, bitirmek, yok etmek. Dahası dinlerinden nefret ettirmek, Müslüman’ı Müslüman’a öldürtmek, İslam ülkelerini kan gölüne çevirmek bu arada İslâm’ın târihsel birikimlerini her fırsatta yok etmek, İslam medeniyetini ve birikimlerini imha etmek… Yapılmadı mı? En son Rakka’da onlarca sahabe kabri vardı yerle bir oldu. Yüzlerce câmi ve târimizin alt yapıları bombalarla yok edildi. Veyl olsun bunları yapanlara!. Rabb’imin KAHHAR ismine havâle ediyoruz onları.
Ama unutulmasın top yuvarlaktır gün gelir devran döner bize de fırsat geçer. Ancak biz onların yaptığı gaddarlıkları asla ve asla sergilemeyen bir medeniyetin çocuklarıyız. Her ne kadar bugün Müslümanlar güçsüz gibi görünse de Cenâb-ı Hakk’ın gücünün her şeyin ötesinde olduğuna inanıyoruz. Biliyoruz ki her işin bir zamânı vakti vardır. Yeter ki biz uyanık olalım. Onların bizim için düzdükleri planlarının oyunlarının kurbanları olmayalım. Dînimizi, medeniyet birikimlerimizi az bir menfaat karşılığı satmayalım. Aslımızı inkar etmeyelim. Gaflete düşmeyelim. Zâlimlerin aşına tuz katmayalım. Onların karşısında onurumuzla, haysiyetimizle dimdik ayakta duralım. 15 Temmuz’da nasıl dik durduysak bu gerçekleşen ‘BARIŞ PINARI’ harekâtında bize karşı oluşturulacak cepheye cesurca her şeyimizle karşı duralım. Hiçbir ekonomik yaptırım tehditlerine pirim vermeden gerekli tedbirleri alarak hep gururla ilerleyelim inşaALLAH.
Ayrıca ülke içinde oluşturulmak istenen kaos ve panik ortamlarına karşı uyanık olalım. Devletimize karşı oluşturulmak istenen her türlü tahrik ve tazyikleri güvenlik görevlilerine ihbar edelim. Omuz omuza tek yumruk olalım. Bizler devletimizin, ordumuzun, askerlerimizin arkasında olduğumuzu buradan duyururuz. Mehmetçiklerimizi duâlarımızla destekliyoruz. Onlar bizim evlatlarımız, vatan bekçilerimizdir. Onlara minnet borcumuz var. Bugün yataklarımızda rahat uyuyorsak onların sâyesindedir. Varolsunlar, sağ olsunlar, burunları dahi kanamadan muzafferiyetle geri dönsünler inşaALLAH. Onlarla ne kadar gururlansak azdır.
Bize tuzak kuranların tuzaklarını başlarına geçiren bir Rabb’imiz var bizim hamdolsun. Tuzakçılarla işbirliği yapanları Cenâbı Hakk ıslah etsin, kalplerini çevirsin, gerçeği buldursun, hakikati gördürsün. Yoksa yatacak yerleri yok yanlıştan dönmeyenlere yazıklar olsun. Vatanın yanında olmayanlara devletinin arkasında olmayanlara da yazıklar olsun. MİLLETİM, DEVLETİM, ORDUM, MEHMEDİM ARKANDAYIZ. GAZANIZ MUBAREK OLSUN. DUALARIMIZ SİZİNLEDİR.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.