Nurten Selma Çevikoğlu

Nurten Selma Çevikoğlu

Bugün Muharrem Ayı başladı

Bugün Muharrem Ayı başladı

Öncelikle hepinizin Muharrem ayını ve Hicrî yılbaşınızı tebrik ederek yazımıza başlamak istiyoruz. 

Muharrem sözlükte; ‘pek kıymetli, değer verilmesi gereken, hürmetli’ anlamlarında geçiyor. İslam dîninde ‘Muharrem’ ayı haram aylardandır bu ayda cedel yok, harp yok. Ayni zamanda Muharrem ayı Hicrî takvimin ilk başlangıç ayıdır. Bugün bizim takvim başımızdır, yeni senemizin başlangıcı yâni günümüz tâbiriyle bugün ‘hicrî yılbaşı’mızdır. Ancak biz Müslümanlar bu yeni yılı eğlencelerle kendimizden geçerek günahlara batarak geçirmeyiz. Biz bu güzel günü oruçla, duâlarla, güzel davranışlarla, sâlih amellerle, ibâdetlerle ihya ederiz. Zirâ bizim ölçümüz, rehberimiz Kur’an ve sünnettir.

Hicrî ayın başlangıcını Rasûlullah Efendimiz aleyhissalâtu vesselam nasıl geçirmişse biz ona bakarız. Et tergib vet-Terhib’de bahsedildiği üzere Peygamber aleyhisselam; ‘Ramazan ayından sonra tutulan oruçların en faziletlisi, Muharrem ayında tutulan oruçtur. Farzlardan sonra en faziletli namaz da gece namazıdır.’ Buyuruyorlar. (Tac-Tercümesi, 2/146) Bu sebeple yeni seneye oruçla başlamak adına ilk günü oruçla geçirmek tavsiye edilmiştir.

İbni Abbas (r.a)’dan gelen bir hadisi şerifte; ‘Zilhicce’nin sonuncu günü ile Muharrem’in birinci günü (yılbaşı günü yâni dün ve  bugün) oruç tutan, geçmiş yılı oruçla bitirip yeni yıla oruçla başlamış olur. Allah Teâlâ o orucu onun elli yıllık günahına kefâret eder.’ Buyruluyor. (Günye, 2/54) Ne büyük karlı kazançlar!

Muharrem ayı içerisinde nasipse haftaya Perşembe günü ayın 20 sinde erişeceğimiz çok değerli ‘Aşûra günü’ bulunmaktadır. Cenâb-ı Hak pek çok duâyı bu mübârek gün hürmetine kabul eder. Bilindiği üzere Müslümanların Hicrî takvimine göre ayların ilki olan Muharrem ayının onuncu günü ‘Aşûra’ olarak ihya edilmektedir. Bu mübârek gün vesilesiyle Muharrem ayı önemli bir aydır. Meselâ; Hz. Âdem (A.S) Allah Teâlâ tarafından bu günde bağışlandığı, Hz. Nuh (A.S)’ın tûfandan, Hz. Musa (A.S) ve kavmi Fravun’un zulmünden, Hz. Eyyüb (A.S)’ın hastalığından, Hz. İbrâhim (A.S)’ın Nemrud’un ateşinden kurtulduğu günlerin, Muharremin onuncu günü yâni âşura günü olduğundan bahsedilir. Bu husustan daha önce bahsettiğimiz için üzerinde çok durmuyoruz efendim. Bu vesileyle Muharrem ayı yüce Mevlâ’mızın izzet ve ikrâmının bol olduğu bir ay olduğunu tekrardan vurgulamış olalım.

Muharrem’in bu ilk gününde duâya yönelmeli. Bilhassa ümmeti Muhammed’in dirliği, birliği, berâberliği, selâmeti ve esenliği için çok duâlar etmeli. Müslümanların kardeşlik şuuruna sâhip olarak birbirlerine kenetlenmeleri, bölünme ve parçalanmalara meydan verecek davranışlardan şiddetle kaçınmaları gerekiyor. İslam düşmanlarının İslam coğrafyasını talan ettikleri hatta Ortadoğu’daki târihsel birikimlerimizin savaşlar, bombalar vesilesiyle nasıl da yok edildiği gâyet açıktır. Böylesi bir vahşet ve tekrarlanan acımasız zulümler dahi bizi birbirimize yanaştırmayacaksa, kardeşlik bilincini oluşturmayacaksa, cihad rûhunu ortaya koymayacaksa doğrusu yazık bize!!!

O halde elimizle bir şeyler yapamadığımızda duâya sarılmalı, istiğfara yönelmeli. Burada bir kıssa anlatmama müsâde edin lütfen: Zamânın birinde evliyâdan bir zâta bâzı sıkıntıları olan kişiler müracaat ederler. Kimi der ki; ‘Efendim, benim çok fazla maddi problemim var, ne yapayım?’ O zat der ki: ‘Evlâdım çok tevbe istiğfar et.’ Bir diğeri: ‘Efendim amansız bir hastalığım var, ne yapayım?’ O yine: ‘Evlâdım çok tevbe istiğfar et.’ Der. Kimileri de: Hanımla geçinemiyoruz, ne yapayım?’ ‘Çocuğum olmuyor, ne yapayım?’ derler. O yine ayni cevâbı verir. Orada bulunanlar duruma hayret ederler, her birinin sıkıntısı başka hepsine ayni şeyi tavsiye etmesinin sebebi hikmetini o muhterem zâta sorarlar. O da cevâben: ‘istiğfar öyle bir anahtardır ki, açılmaz kapılar onunla açılır.’ Buyururlar.  Zâten bu konuda iki cihânın Rasûlü’de buyuruyorlar ki; ‘Bir kimse istiğfârı dilinden düşürmezse, Allah Teâlâ ona her darlıktan bir çıkış, her üzüntüden bir çıkış yolu gösterir ve ona beklemediği yerden rızık verir.’ (Ebû Dâvud, Vitr 26)

Dolayısıyla yeni gireceğimiz senede kendimiz, âilemiz ve ümmeti Muhammed adına çokça tevbe ve istiğfar etmeliyiz. Bizim için açılacak yeni amel defterimize yüce Rabb’imizin rızâsına uygun ameller yazdırmamızı, Allah Azze ve Cell’in gazabından muhafaza olunmamız için duâlar isteyelim. Bu yeni senede nefsimizin azgın isteklerimizin kölesi olmaktan, kovulmuş şeytanın içimize fısıldadıklarından, hile ve oyunlarına kanmaktan yüce Mevlâ’dan bizleri muhafaza etmesi için duâlar ederek Rabb’imizden yardımlar talep edelim inşaALLAH.

Hicrî yılbaşı hepimize hayırlar getirsin ve kutlu olsun efendim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nurten Selma Çevikoğlu Arşivi