Nurten Selma Çevikoğlu

Nurten Selma Çevikoğlu

Şehrullah

Şehrullah

Efendim bugün itibârıyla Allah Teâlâ’nın ayı yâni Şehrullah’ın ikinci haftasına başladık. Mübârek Regâib kandilini geride bıraktık önümüzde 21 Mart Cumartesi günü erişeceğimiz Miraç Kandili var. Rabb’im hayırlısıyla bu güzel günleri en kâmil bir şekilde değerlendirebilmeyi nasip etsin inşaALLAH.

Müslümanlar için kutsal aylar olan üç ayların kutlu zeminleri istifâde etmesini bilenler için bütün bir ömre bereket ihsan etmesine vesile olabilir. Ömür neyle bereketlenir? Dersek hayâtımızdan ötelediğimiz ibâdetlerle deriz. Hep söyleriz; insan hayâtına kalite katan davranışlardır. İnsan kendisi neyse davranışları da odur. Ancak ibâdet, davranışlara seviye getirir, bozukluklar düzelir, aksaklıklar giderilir, yanlışlar doğrulara inkılap eder. İbâdetler yaşantımıza bir düzen ve intizam sağlar. Günümüzde –af buyurun- abur-cubur yeme, abur-cubur yaşama, canı ne istiyorsa oraya takılma hayat tarzı hâline geldi. Halbuki insanın hem kendine hem âilesine en önemlisi de yüce Yaratıcısına olan sorumlulukları var. Bunlar göz ardı edilemez. Edilirse işte bugünkü sıkıntılı, problemli insan modeli çıkar karşımıza.

İbâdetler insanın kalbini uyandırır, mâneviyâtını diriltir dolayısıyla ruh güzel tecellileri almaya hazır hâle gelir. İbâdet şevki ile dolan ruhtan doğru davranışlar sâdır olur. Bu sebeple yanlışlıklarımızı düzeltmek için ibâdetlere yönelmemiz şarttır. Kendiliğinden emek sarf etmeden hangi şey olur düşünsenize? İbâdet emeği, rahmete vesiledir. Kişi dâima kendini sorgulamalıdır? Ben bugüne kadar nasıl yaşadım, neler yaptım? Yapıp ettiklerim beni cennete mi cehenneme mi taşıyacak?

Bilisin ki bizler insanlar olarak bir sonsuzluk yolculuğuna çıkmışız. Hiç tanımadığımız, bilmediğimiz daha önce hiç görmediğimiz bir âleme gideceğiz. Biz inanan insanlarız burası net. Toprağın altına girince kıyâmet kopana dek boylu boyunca yatmıyoruz. Büyük din günü gelene kadar bir kabir âlemi var ki adına ‘berzah âlemi’ diyoruz, orada bulunacağız ve ilk hesap orada başlıyor. Dünya ahretin tarlası hükmünde! Bu dünyâda tarlasını iyi sürenler ahret âleminde hasatını toplayacak. Dünyâda nasıl iyi yaşamak için servetler biriktiriliyorsa hiç bilmediğimiz bir âleme giderken ahret serveti biriktirilmez mi?

Ancak bugün ahret istenmiyor hatta düşünülmek dahi istenmiyor. İnsanı meşgul edecek zihnini alt-üst edecek o kadar çok lüzumsuz şey var ki neticede insan hakka odaklanamıyor. Bilgisayar, televizyon, internet, sosyal medya, eğlence insanı âdeta zapt ediyor kişide mâneviyâta yönelecek hal, ibâdete yönelecek vakit bırakmıyor. İnsan rûhen beslenemeyince farkında olmadan imânından tâvizler veriyor. Elbette bu durum bizi gaflete düşürüyor. Hele bir de hep gaflete düşmüş insanlarla birlikteyseniz bu hal kişinin artık karakteri hâline geliyor. Dolayısıyla insanlar bir türlü iflah olmuyor.

Olsun yine de bütün bu olumsuzlukların yanında Rabb’imizin engin merhameti var bunu bilmek bizi ümitlendiriyor. Bilhassa içinde bulunduğumuz Allah Azze ve Celle’nin ayı ‘Şehrullah’tayız. Nu mutlu bize! Ömrümüzü Rabb’imizin ayı ile bereketlendirebiliriz, ölü rûhumuzu canlandırabiliriz. Neden olmasın ki? Ne kadar günahlarla kirlensek de O Rabb’i Rahim’den ümit kesilmez. Zira O hep bağışlayıcı, kucaklayıcı, af dileklerini kabul edicidir.

O zaman O’nun ayında O’nun seveceği, beğeneceği, râzı olacağı davranışlar geliştirebiliriz. Tabi bu Kur’ân’a ve Sünnete sıkı yapışmakla mümkün olur. İslâm’ın şanlı peygamberi de rahmet insanıydı. Ölçümüz O’dur bizim. O aleyhissalâtu vesselam başkalarını yedirmekle kendisi doyardı. O aleyhissalâtu vesselam kendisine kötülük edene iyilik ederdi, vermeyene verirdi. Bugün bu ölçüler nerede??? Biz ki Âlemlere Rahmet Peygamberine Ümmetiz aleyhisselam o halde bizim ölçümüz O olacaktır, devrin genel geçer ölçüleri değil. Hak peygambere tâbi olanlar hakça, pakça davranışlar geliştirirler. Sahabe öyleydi. Biz de öyle olalım. Aradan asırlar geçmiş ne önemi var. Cenâb-ı Hak onlara verdiği donatıları bize de vermiştir. Haydi davranalım dostlar.

Hakk’ın ayını hakça idrak edelim inşaALLAH.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Nurten Selma Çevikoğlu Arşivi