Peygamberimizin cömertliği
Şu güzel, özel üç ayların, ‘Şaban benim ayım’ dediği günlerinden bir Cuma gününde, O seçkin Peygamberi satır ve sadırlarımıza dâvet etmekle şereflenelim yine inşaALLAH.
Ancak yarın da nasipse farklı bir güne gözlerimizi açacağız. O da “Berat Günü ve Gecesi’ne efendim. Bilindiği gibi; ‘Bu sene içinde doğacak ve ölecek olanlar bu gece yazılır. Bu gecede canlıların rızıkları tâyin ve taksim olunur. Kulların amelleri bu gece Allâh’a yükselir.’ Diyor sevgili Resul. O sebeple Cumartesi gecesini ibâdetlerle, dua ve niyazlarla geçirelim inşaALLAH. Hepinizin Berat Gecesi’ni mübârek ediyorum, nice hayırlı istifâdeler diliyorum.
Efendim şimdi başlayalım kâinâtın en mükemmel özelliklerine sâhip Habîibullah’ın cömertliğini konuşmaya. Haydi buyurun:
Peygamberimiz aleyhisselâm’ın her davranışında insanı hayrete düşürecek ayrı bir güzellik vardı. O’nun tüm özellikleri insana bu kadarı da olmaz bunlar ancak peygamberlerde olur dedirtir. Rasûllullah aleyhisselam insanların en cömertiydi. O her zaman başkalarını kendi nefsine tercih ederdi yâni diğerkâm idi. Ümmetinin derdi, üzüntüsü, sıkıntısı O’nun derdiydi. Cömertliğinin sınırı yoktu. Kendisinden bir şey istendiğinde asla geri çevirmezdi. O’nun cömertlikteki hal ve tavırları Kurânu Azûmuşşan’da: “…Malını infak eden muttâkinin gönlü temizlenir ve o kimse ateşten uzak tutulur.” (1) Ve “…Kendi iyiliğiniz için infakta bulunun. Kim cömert olursa, işte onlar, bu imtihanda başarıya ulaşanlardır.” (2) Âyetlerinin dünyâdaki tezâhürüydü.
Yine “..Onlar, bollukta ve darlıkta Allah için harcarlar.” (3) Âyeti mûcibince Efendimiz aleyhisselam fakir-fukarayı, yoksulları, aç ve kimsesizleri her dâim düşünür elinde ne varsa hep ihtiyaçlılara dağıtır bu sebeple kendisi aç kaldığı olurdu. ‘Allah cömert ve ihsan sâhibidir, cömertliği sever.’ Buyururlardı. (4) O aleyhissalâtu vesselam zerre kadar dünya malına iltifat etmezdi. Bu hususta ibretli şu sözleri sâhip olduğu fazileti anlatmaya yeterdi; ‘Yalnız iki şeye gıpta edilir; Biri Allah Teâlâ’nın mal verip hak yolunda harcamaya muvaffak kıldığı kimsedir. Diğeri de Allah Teâlâ’nın kendisine verdiği ilimle amel eden ve onu başkasına öğretendir.’ (5)
O cömertliğiyle fakir ve düşkünlerin en büyük teselli ve ümit kaynağıydı. Vefat edenlerin varsa borçları sordurur ya kendi öder ya da ödetirdi. Borcu ödenmeden meftânın cenâze namazını kılmazdı. Hiç kimse cömertlikte O’na yetişemezdi. İnsanların en cömerti O aleyhisselam idi. ‘Uhud Dağı altın olsa ve hepsi benim olsa, üç günden fazla elimde tutmaz ve hemen dağıtırdım.’ (6) Derdi. Başka bir sözlerinde; ‘Cömert insan Allâh’a, Cennet’e ve insanlara yakın, Cehennem ateşine uzaktır. Cimri ise Allâh’a, Cennet’e ve insanlara uzak, Cehennem ateşine yakındır’ (7) buyurmuşlardır. O’nun hayâta ışık tutan sözleri, geleceğe her vakit olumlu yön veren davranışları bizlere örnek olmalı. O’nsuz geçen hayat sorgulanmalı, kendimize çeki düzen vermeli, değil mi? Hep bencilliğin telkin edildiği bir devirde cömertlik dile getirilmeli ve öneminden bahsetmeli, yeni nesle bu güzel haslet aşılanmalı.
Cömertlikte kimse Efendimiz aleyhisselâm’a yetişemezdi. O kendisine hediye edilen malları, savaşlarda hissesine düşen ganimetleri bir gün yanında bekletmeden dağıtırdı. Huneyn Savaşından sonra Cirâne denilen mevkide ele geçen ganimet mallarından hissesine düşen 100’ün üzerindeki deveyi o zaman henüz Müslüman olmamış Safvan b.Ümeyye’ye veriverdi. Bunun üzerine Safvan; ‘Peygamber kalbinden başka hiçbir kalp bu derece cömert olamaz.’ Diyerek şehâdet getirip Müslüman oldu. Sonra Safvan sâhip olduğu büyük servetiyle kavminin yanına döndü ve onlara; ‘Ey kavmim! Koşun, Müslüman olun! Çünkü Hz. Muhammed aleyhisselam, öyle büyük ihsan ve ikramlarda bulunuyor ki, yokluktan ve yoksulluktan hiç korkmuyor.’ (8) Dedi. Bu konuda daha sayısız misaller mevcuttur ancak yerimiz musâit olmadığından burada sonlandırıyorum efendim.
Ne mutlu bize böylesi en kâmil ahlâkî vasıflara sâhip bir Peygamberin ümmetiyiz. Nasiplenebilmek niyâzıyla sizlere hayırlı Cumâlar ve hayırlı kandiller diliyorum.
--------
1- Leyl, 18
2- Tegâbun, 16
3- Âli İmran, 134
4- Tirmîzî, Edeb 41(Tirmîzî Muhammed b.Îsâ, Sünen (VI Cilt), Çağrı Yay. İst, 1992)
5- Buhârî, İlim 15(Buhârî Muhammed b.İsmâil Ebû Abdillâh, Sahîh_i Buhârî Muhtasarı Tecrîd-i Sarîh tercemesi ve Şerhi (XII Cilt), DİB Yay, Ank, 1982 )
6- Buhârî, İstikrâz 3
7- Tirmîzî, Birr 40
8- Müslim, Fezâil 57-58 (Müslim b.Haccâc Ebu’l-Hüseyin, Sahîhi Müslim, (VIII Cilt), Çağrı Yay. İst, 1997)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.