Peygamber nasıl muvaffak oldu?
Bugün bizlerin yaşadığı pek çok zorluk, çirkinlik ve ahlaksızlık asrısaadet devrinde de yaşanmaktaydı. Hatta o devirdeki câhiliye âdetleri değiştirilmesi imkansız gibi görülen sıkıntılardı. Rasûlullah aleyhissalâtu vesselam devrin en zorlarını başardı. Peygamber aleyhissalâtu vesselâm bu zorlu vazifesinde, vahyin kutsî hakikatleriyle insanları değiştirme ve dönüştürme işinde muvaffak oldu.
Bu başarının alt yapısında bilindiği üzere o kutlu Nebi, daha çocukluğundan beri halk arasında güvenilir ve emin bir kişilikte bulunması gerçeği yatıyordu. O vakitlerde insanlar aynen bugün olduğu gibi birçok günahlı davranışları işliyor, hadde tecâvüz ediyor, verilen sözleri tutmuyor, çeşitli zâlimlikleri alenen gerçekleştiriyor, zina yapıyor, yakışıksız işkenceler icra ediyor hatta kız çocuklarını kendi elleriyle toprağa diri diri gömerek öldürüyorlardı. Bunlar nasıl işti? Elbette bu kadar çirkinliği bitirmek çok ama çok zor bir işti ama O aleyhissalâtu vesselam bu zor işi başardı. Zirâ;
O Kutlu Nebi’nin yüce Kur’an’da övülen pek çok özelliği insanların şahsî ve içtimâî problemlerini giderecek ahlâkî, fikrî ve rûhî olgunlukta idi. O’nun insanlarla olan muaşeretinde tâkip ettiği metod bütün insanlığı kuşatıcı mâhiyette, engin genişlik ve ince bir derinlikteydi. İnsanlık târihinde siyâsî, hukûkî, sosyal ve ekonomik sahalarda Hazreti Muhammed aleyhisselâm’ın başarısına denk bir başarıya imza atacak şimdiye kadar tek bir lider çıkmamıştır. O’nun mânevî keşif istidâdı sâyesinde Arap âleminde mevcut sosyal gerginlikler çözüme kavuşmuştur. Peygamber aleyhisselam devrin nice problemlerini derin ferâsetiyle bir dâhi gibi kolaylıkla gidermiş, engin aklî bilgeliği ile Arap âlemi arasında reform olabilecek pek çok yeniliğe öncü olmuştur.
Şu kutlu ‘Mevlidi Nebevî’ ayında, bugün insanların çözüm bulamadığı, üzerinde kafa yorduğu pek çok problemli meselelerin giderilmesi için Sevgili Peygamberimiz’in uygulamaları yegâne çözümdür. Bu sebeple çeşitli konularda O’nun sünnetlerini ve hâdiseler karşısında gösterdiği örnek davranışlarını bilmek gerekiyor.
Meselâ, toplumsal sorumluluk açısından şu muhteşem hadisleri bizim dertlerimize derman mâhiyetindedir: Buyuruyorlar ki aleyhissalâtu vesseselam; ‘İnananlar birbirini sevmede, birbirine merhamette ve birbirini korumada bir vücûda benzerler. Bir vücûdun bir organı hastalanınca diğer organları da onun gibi uykusuzluk ve rahatsızlık duyarlar.’ (Buhârî, Edeb 27) Yâni bananecilik yok herkes birbirinden haberdar olacak kimse diğer kardeşinin derdine omuz silkmeyecek, sâhip çıkacak. Bu ne muhteşem bir bakış, insana saygı insana sevgi…
Başka bir hadislerinde buyuruyorlar ki; ‘Varlığımı elinde tutan Allâh’a yemin ederim ki, ya iyiliği emreder ve kötülükten sakındırırsınız ya da Allah katından yakın zamanda üzerinize bir azap gönderir. Sonra Allâh’a yalvarıp yakarsanız da duânız kabul edilmez.’ (Tirmizî, Fiten 9) Şimdi farz edelim İstanbul günah dolu bir şehir hâline gelmiş vaziyette. -Diğer sâhil şehirleri de bunun dışında değil- Toplumsal duyarlılık adına yanlış gördüğünüz ahlaksızlığı düzeltmek adına bir ikazda bulunsanız insanlar âdeta üzerinize saldırıp; ‘Sen ne karışıyorsun? Herkes özgür, dileğini yapar.’ Diyerek bir ‘mahalle baskısı’ oluşturuyorlar. Halbuki şimdiye kadar hepimiz peygamberî sorumlulukla ‘emri bil mâruf’ yapsaydık belki ahlaksızlık bu kadar yaygınlaşmayacaktı…
O’nun sünnetleri hayâtı doğru yaşama için en ideal ölçülerdir. Bugün ölçüleri kaymış müminler ne kendi hayatlarına ne âile efrâdına bir şey katmıyorlar. Toplumda uydum kalabalığa cinsinden yaşamak, yaşamak sayılıyorsa, huzur kabul ediliyorsa onlara diyecek sözümüz yok ama kendini şu kutlu ayda geliştirmek isteyenlere, O’nun sünnetlerine ittiba edememenin üzüntüsünü taşıyanlara yazılarımız faydalar dokundura inşaALLAH. O’na tâbi olanlara selam olsun…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.