Salı günü saat 14.00’de, Türk Kütüphaneciler Derneği Konya Şubesi’nin, Kütüphane Haftası dolayısıyla hazırladığı, “Bir Kitap Bir Can: Başak tutan eller kitap da tutsun” projesi kapsamında yaptığı faaliyetlerin tanıtıldığı programdaydık.

 Başkan Sahura Yağmur Arıcan’ın sunumunda ve konuşmasında, hizmet aşkıyla dolu bir iradenin, azmin sesini işittik.

Değerli Şairimiz İsmail Detseli, kitapla ilgili samimi duygularını dile getirdi okuduğu şiirinde. Bazı hatıralarından bahisle, acıklı cehalet izlerinden misaller verdi.

Prof. Dr. Saim Sakaoğlu, “Dinî millî bayramlarımızdan sonra,  Kütüphaneler haftasının,  bayramlarımız arasına katılıp, kutlanmasını isterken”; şüphesiz okuma eyleminin, kitap ve kütüphane sahibi olmanın öncelendiği, bir şehrâyin, bir bayram gibi telakki edilip değerlendirildiği kutlu zamanlara da işaret ediyordu.

Necmeddin Erbakan Üniversitesi’nden Sayın Aziz Ayva, konuşmasında kütüphaneler ile alâkalı müessif bazı hadiselere değindi.

Uzak olmayan bir tarihte Diyarbakır Ziya Gökalp Müzesine saldırılmış, çok sayıda kitap yanmış, çocukların kütüphanesini bile yakmışlardı. Kültür merkezlerine de benzer saldırılar gerçekleşecek, kütüphane yakma olayları devam edecekti. Vandallığın, terörün günümüzdeki lanetlik örneklerindendi.

Gazeteci Yazar Anuş Gökçe’nin kıymetli kütüphaneci Hasan Yüğrük ile yaptığı söyleşi de, biz irfanla bütünleşmiş meslek aşkını gözledik. Paris’teyken yaşadığı bir anısını anlatan emektar kütüphaneci, çocuklarının isimlerini soran bir Tunusluya, ikisinin ismini hatırlayamayınca, gerekli cevabı veremediğini ifade etti.

Bazen içine daldığımız âlem, o kadar derin ve zengindir ki; hakikat sandığımız dünya veya bizim gerçeklerimiz geriye itilir; aslîsi artık ilkidir. Kitap sayfaları, kebikeci de, delileri de velileri de yutar. 

Hazretin çocuklarının isimlerini bir an unuttuğunu söylediği geçmiş zaman yaprağı, bu gark oluş hadisesinin emarelerinden olsa gerek.

…

“Kelebek” denince ilk aklıma gelenler:

 Âşıklık istidadı ve cüreti, narin bünye güçlü kalp(görüntü perdesi); kınlan kabuk, istiridyedeki inci, kumru deyişleri, bülbül işleri, ateşe adanmış ve ateş yazgılı ömür, renklerin dansı, güzellik olgunluk safhaları, tekâmül basamakları…

  Henri Charriere ve otobiyografik (bir kürek mahkûmunun kurtulmak için verdiği mücadeleleri) anlatan romanı Kelebek; yeryüzünde kelebekler gibi uçuşan, arzulu avuçlara konan kitaplar, kanatlanmış kelebek gönüller…

28 Mart- 2 Nisan tarihleri arasında kutlanan 52. Kütüphane Haftası Etkinlikleri münasebetiyle; Selçuklu Belediyesi’nin davetlisi olarak TYB üyeleriyle birlikte Ahmet Keleşoğlu Kütüphanesi ve Konya Tropikal Kelebek Bahçesi’ni gezdik. Bilgilendik. Neticede öyle bir atmosfer şekillendi ki kitaplar ve kelebekler birleşti.

Kütüphanelerde “Konyalı Yazarlara ait eserlerin bulunduğu bir bölüm meydana getiren”, Selçuklu Belediye Başkanı Sayın Uğur İbrahim Altay’a yakın ilgisi ve öncülüğünde gerçekleşen kültürel sosyal hizmetler için teşekkür ediyoruz.

…

Hafta münasebetiyle düzenlenen bir başka etkinlik de, Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi’nin Kule Site AVM’deki “Okur-Yazar Buluşmasıydı”.

Oldukça zevkli geçen programda, günün en güzel olaylarından biri de kanaatimce “engelsiz yazar” Hande Dağ’ın; zorlu bir dağı tırmanıp çıkarttığı, ikinci kitabı Dağ Yürüyüşleri’ni de sevenlerine sunması ve gördüğü sıcak alâkaydı.

Birbirimizden güç ve şevk aldığımız programı düzenleyen İl Halk Kütüphanesi, TYB Konya Şubesi ve değerli yazar Duran Çetin’e teşekkürler ediyorum.