Nazmiye Gülbaş

Nazmiye Gülbaş

Hani Adalet ve Kalkınma idi?

Hani Adalet ve Kalkınma idi?

Birkaç gün önce emeklilere verilecek zam miktarı açıklandı. Maalesef emeklileri hüsrana uğratan bir rakam verildi yine!

Dört kişilik bir ailenin açlık sınırının 19 bin 44 lira olduğu, asgarî ücretin 17 bin 2 lira olduğu bir ülkede en düşük emekli maaşı 12 bin 500 lira olarak açıklandı(!)

Mamafih diğer emekli maaşları da yüksek olmadığı için ekonomistlerce onların maaş ortalamasının da anca 14-15 bin liraya yükseleceği söyleniyor. Yani kısacası emeklilerin genel çoğunluğunun maaşı gene açlık sınırının, asgarî ücretin altında kalacak.

Mart ayında TUİK verilerine göre Türkiye enflasyonda dünya sıralamasına göre dördüncü sırada yer alırken ENAG'a göre üçüncü sırada. Tercümesi Afrika ülkelerinde bile enflasyon bizden iyi durumda.

Düşünsenize açlık sınırının çok çok altında maaş alıyor bizim emeklilerimiz. Çalışırken aylık kesintisinde yüksek oranda kesiliyor ancak emekli edip aylık vermeye gelince düşük oranda veriliyor!

Sahi adalet bunun neresinde?

Son yıllarda insanlarımız yüksek oranda geçim sıkıntısı yaşadığından şikâyet ediyor. Geçinememek şöyle dursun açlıktan ölen kişilerin nice haberleri yapıldı bu ülkede! Buna karşın AKP'liler Türkiye'de açıktan ölenlerin olmadığını açıkladılar defalarca. Bununla da yetinmeyip halka iktisat etmeleri yönünde birtakım tavsiyelerde bulundular! Ekmek bulduğu sürece aç olunmayacağını açıklayanlardan tutun da porsiyonları küçültmekten bahsedenlere kadar pek çok tavsiye verildi. İyi de fakirin porsiyonu zaten küçük değil midir? Daha nasıl küçülecek?

Zenginlere porsiyon küçültmeyi niye kimse tavsiye etmiyor hiç?

Maliye 800 kişinin aylık harcamasının 5 milyonun üzerinde olduğunu lüks araçlara bindikleri lüks harcama yaptıkları hâlde hiç gelir beyanında bulunmadıklarını hiç vergi mükellefi olmadıklarını açıkladı!

Ekonomistler ise bu oranın 800'ün çok çok üstünde bir rakama tekabül ettiği görüşünü savunuyorlar.

Bir tarafta lüks yaşantılar diğer yanda yokluktan kıvrananlar...

Hal böyle olunca milyonlarca insanın açlık sınırının çok çok altında verilen maaşla yaşaması bekleniyor?

Emekliye verilen bu rakamlara bakınca aslında öyle birkaç kişinin değil milyonlarca insanın aç olduğu da tescillemiş olmuyor mu?

Türkiye'de bazı sendikalar dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırını 61.820 lira olduğunu açıkladılar.

Yani yine milyonlarca insanımız yoksulluğa mahkûm!..

Hani kalkınma olacaktı?

Yaklaşık 23 yıldır AKP iktidarda ve bugün geldiğimiz noktada milyonlarca insanı açlığa ve yoksulluğa mahkûm etmiş durumda!

Bu mu adalet bu mu kalkınma?

Üstüne üstlük alınan bu küçücük maaşlara birde bir sürü vergi getiriyorlar!

Sahi insaf bunun neresinde merhamet bunun neresinde?

Kalkınma kalkınma deyip de ülkeyi Afrika ülkelerinden bile geriye götürmek nedir, bu mudur başarı?

"Yaparsa Ak Parti yapar." dediler bunu başardılar!

Üretim yapılmıyor...

Sılayı rahîm için memleketteyiz. Çiftçi bitmiş durumda. Hayvancılık içler acısı. Köylerde ekmek, yumurta, süt, yoğurt, peynir vd. gibi köyde herkesin üretebileceği gıdalar hep hazır alınıyor.(Üç harfli marketler her tarafı kaplamış)

Bir ülkede köylerde dahi tüketim üretimi katmerlemişse bu durum uygulanan politikalarda bir sorunun olduğunu göstermez mi?

Üretmeyen bir ülkede neyin kalkınması olur?

İthalat ihracatın kat kat üstünde maalesef!

Dert bir değil ki elvan elvan!

Bu sıkıntılardan kurtulmanın bir yolu var. O da adı Adalet ve Kalkınma Partisi olup ancak ülkeyi uçurumun eşiğine getiren partinin anahtarları Milli Görüşçülere teslim etmesidir.

Diğer türlü akibetimiz pek parlak görünmüyor!

Dua ile...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Nazmiye Gülbaş Arşivi