Nazmiye Gülbaş

Nazmiye Gülbaş

Sosyal medyada farkındalık oluşturmak

Sosyal medyada farkındalık oluşturmak

Dünya teknolojik ilerleme ile artık insanların avucunun içine kadar sığabiliyor. İçtimai hayatımıza hızlı bir şekilde giren internet ile bugün bilgisayar, tablet, akıllı telefonlar derken, minicik aletler ile dünyadan anında haberiniz oluyor. Bilgiye her daim bir hareketle ulaşabiliyorsunuz . Sosyal medya ile herkes herkese ulaşırken, sabah-akşam günün her saati arzu ettiğiniz siteye, dilediğiniz vakit, istediğiniz gibi girebiliyorsunuz.

Mamafih, bir nevi bilgi kirliliği de yaşıyoruz.

Teknolojinin gelişmesi elbette iyidir. İnsanın hayatını kolaylaştırıyor, bir çok yeniliğe sahip oluyorsunuz. Fakat bazı-an her şeyde olduğu gibi interneti kullanma konusunda da sorunlar yaşanmıyor değil.

Aslını isterseniz sorun internetin kullanılmasından ziyade, bilinçsizce kullanılmasında.

Altyapısı yapılmadan apar topar hayatımıza girdi. Halbuki dünyada çoğu devlet İnternet'e sınırlama getirerek toplumun hizmetine sundu. Bizde ise öyle olmadı. Teknoloji, modernleşme derken, kendimizi birden sosyal medyanın içinde bulduk.

İnstagram, Facebook vd sosyal paylaşım siteleri o kadar yaygınlaştı ki, küçücük çocuklar dahi bu gibi sitelerde hesaplar açabiliyorlar. İşin tuhafı yıllardır bu böyle devam ediyor, ancak bunun için icap eden tedbirlerin alınmış olduğunu düşünmek istiyoruz fakat...bilemiyoruz!

Çocuklarımızı koruma noktasında sorumluluğu sadece ailelere yüklemek devletin sorumlu olmadığı anlamına gelmez sanırım. (İnterneti bir de sırf kötü emellerine alet etmek isteyen, dikkat edilmesi gereken dolandırıcı, vurguncu, sapkın, sapıklar var ki, bunlar başlı başına bir yazı konusu)

Anlayacağınız sosyal medyada isteyen istediği gibi cirit atıyor.

Yine kimi zaman öyle paylaşımlar görüyoruz ki insanın zihni karışıyor.

"Kızımı bugün toprağa verdim" diyen kadının kendisi aynı gün Facebook'ta gördüğünüz an bir şaşkınlık yaşıyorsunuz.

Kimisi ölmüş dedesinin cenazesiyle sırıtarak resim çektiriyor(!)

Tekrar bir başkası sekaratta yaşlı ninesinin fotoğrafını çekiyor ve zavallı nineye dua istiyor. Hayatı boyunca namahremden kaçınan ninenin o halde internete düştüğünden haberi dahi yok tabii.

Tesettürlü hanımlar! facebook, İnstagram da yarı çıplak resimlerini halka arz ediyorlar. Oysa sayfası herkese açık, ya bunun farkında değil ya da ona göre fark etmiyor.

El kadar bebelerin resimleri sosyal medya fenomeni oluyor. Eskiden kırkı çıkana kadar (hatta 3-5 yaşına kadar) en yakın aile efradı hariç kimsenin yüzünü kolay kolay göremediği sabileri, doğar doğmaz sosyal medyaya servis edenler çoğalıyor.

Yediğini içtiğini Facebok vb. yerlerde paylaşanlar ise ayrı bir alem. O tarafına hiç girmiyorum...

Sosyal medyada daha çok beğeni almak için bu ve benzer şeyleri yaygınlaştırmak, meşrulaştırmak ne kadar doğrudur?

Eskiden biz edebe, adab-ı muaşerete dikkat eden bir toplum idik. O büyük medeniyet kültürümüz bunu katmıştı.

Osmanlı medeniyetinden uzaklaşıp, Batılı gibi düşünmeye, Batılı gibi yaşamaya ve Batılı gibi inanmaya başladık.

Hakîkaten bizlere neler oluyor böyle?

Her şeyde olduğu gibi Sosyal medyada da bir farkındalık oluşturulması lazım geliyor.

Elbette hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Haddizatında hiç bir şey aynısı ile yaşanmaz, lakin yeni bir medeniyet inşa edilebilir. Bu ise Batı'yı taklit ile değil kendi değerlerimizi, inancımızı koruyarak olur. Başkalarının teknolojisini bilinçsizce kullanarak değil, kendi teknolojinizi geliştirerek yeni bir medeniyet kurulabilir.

Onca vakıf medeniyeti kuran bu milletimiz sosyal bilinçlenme konusunda da gereğini yerine getirecektir diye bekliyoruz.

Selam ve dua ile...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nazmiye Gülbaş Arşivi