Nevbahar
Erişti nevbahar eyyamı... *
'4 mevsimin sultanı' diyebilir miyiz ilkbaharlara?
*
"Evet, diyebiliriz" diyeceğimi sanıyorsanız fena halde yanılıyorsunuz. Zira yaz mevsimidir o sultan. Şimdi kendisi burada değil diye satmam onu. Fakat ilkbaharlar da daha çok bati kültüründe 'nedime' diye addedilen, o asıl kadının esas yardımcısı, ona eşlik ve yarenlik edenidir. Arkasında zorlu kış şartlarını bırakan muzaffer savaşçı ve önündeki anlı şanlı yaz mevsimine kapı aralayan vefakâr, endamı şanlı ve sohbeti ballı güzeldir. Onun hakkında yazalım o halde şimdi.
*
Eskisi gibi kapıdan baktırmayan ve kazma kürek yaktırmayan mart aylarında, bir telaş düşmüyor içime artık. Erkenden çiçeklenen bitkilerin, üşüme ihtimalleri artık pek yok. Bunun yerini, içimdeki telaşsız ve huzurlu bir sevinç ve coşku alıyor şimdi, çiçeklenen ilk ağacı gördüğümde. Ve midemdeki kelebeklerin şöyle bir kanatlanıp havalanmalarını ise zaten hiç anlatamam, çiçeklenmiş ağaçları ve diğer bitkileri görme mutluluğuna eriştiğim zaman. Havaya, suya ve toprağa birer hafta arayla düşen cemrelerin ışıklı, parlak ve cisimsiz varlıklarını ise gözlerinizi biraz kıstığınız zaman net bir şekilde görebiliyorsunuz. Ki hepsi o ağaç, o çiçek, bütün ağaçlar ve bütün çiçekler içindi. Yavru kedileri ise sormayın. Bir kaç aya kadar aramıza katılırlar, bir aksilik olmazsa. Onların her yıl milli bayramlarını kutladıkları mart aylarının bu sene Ramazan Ayı'na denk gelmiş olması, onları hiç ilgilendirmiyor ne de olsa. Aylardır bahçemde beslediğim dişi kedilerin mürüvvetlerini kucağıma almayı bekliyorum şimdi.
Bir tören ambiyansında yaşanan, ağır ve kalın olan kışlık giysileri bohçalayıp dolabın en arka rafına kaldırma ve 'mevsimlik' denilen daha ince, hafif ve yer yer çiçekli giysileri, neşeli bir heyecanla gün yüzüne çıkartıp ortaya sermenin, aylardır dallarınızın üzerinde birikmiş ve çamurlaşmış olan sert ve susuz kar birikintilerini nasıl da silkelediğini göreceksiniz. Dallarda çiçeklere yer açmak lazım değil midir zaten? Cemrelerin aslı ve esası da gönül ülkemize düşmüyor mu hem sanki?
O halde, bu, ilk bakışları hayranlıkla üzerinde toplayan güzel nedimeye yol verin ki bastığı toprağı çiçeklendirip renklendirsin şimdi. Zaman, onun zamanı... Çerağan vakti geldi lalezarın.* Havaya yayılan envai çeşit çiçek kokusu, gönül beldemizi sarıp kuşatsın. 4 mevsimin sultanının has dostu geldi, saygıda ve özellikle de sevgide bir kusur, cimrilik ya da eksiklik yaşanmasın.
*Güftesi, divan edebiyatı şairi olan Nedim'e, bestesi ise Arif Sami Toker'e ait olan nihavent şarkı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.