Mevlid Kandili dolayısıyla
Rabbimiz (cc) “OL DEDİ”, varlık âlemi var oldu.
Rabbimize (cc) sonsuz hamd ve sena ederiz.
“OL DEDİ”, kâinat O’nun (sav) nurundan yaratıldı.
“OL DEDİ” de, O’nun (sav) ümmetinden olduk.
Kâinatın yüzü suyu hürmetine yaratıldığı Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)’e sonsuz salat ve selam olsun.
Zamanı geldi ve Hz. Resul’ümüzün (sav) doğum günü olarak kabul ettiğimiz Mevlid Kandili geldi.
Hoş geldin efendim (sav). Hoş geldin…
Mevlid Kandili gelince her yıl olduğu gibi Müslümanlar sevinirken, coşku ile Hz. Peygamberimizi (sav) hatırlarken, birileri yine kin ve nefretlerini kusmaya başladılar.
Her fırsatta Müslümanlarla tartışma içine girmedikçe bunalıma giren ve genel adı artık Kur’ancılar olarak biline güruh için Hicri yılın ilk kandili olan Mevlid Kandili’nin gelmesi ile tartışma mevsimi açıldı.
Kandil gecelerinin kaynağı var mı, yok mu? ne zaman çıktı? kim başlattı? ifadeleriyle başlayan tartışma, sonunda her zaman olduğu gibi Hz. Peygamberin (sav) Sahih Hadislerini ve Sahih Sünnetini red etmeye kadar varıyor.
Namazda niyazda gözü olmamasına rağmen her fırsatta Müslümanların inancından ibadetine, ezanından mübarek gecelerine kadar her şeye maydanoz olmaya çalışanlara yine fırsat doğdu Mevlid Kandili’nin gelmesiyle.
Kur’an-ı Kerim’i yüzünden okumakta bile sıkıntısı olanlardan kandil geceleri için “Kur’an’da yoktur” gibi ahkâm kesenleri duyacaksınız.
Kandil gecelerinin sonradan kutlanır olmasından söze başlayarak kandil geceleri için bidattır diyenden kandil geceleri şirktir diyenlere kadar pek çok çağdaş fetva duyacaksınız bu günlerde.
Hatta kendi doğum gününde birlikte oldukları ile bir araya gelip “KUR’AN’DA YOK” dedikleri bir işi yaparak pasta kesip yaktıkları mumu üfleyerek söndürenlerin Mevlid Kandili dolayısıyla Müslümanlara yine ağız dolusu hakaretamiz laflarla saldırdığını göreceksiniz.
Bunlar koro halinde mübarek gün ve gecelerin aslı yoktur, bunlar sonradan çıkmıştır diyorlar ya, bu ifadelerin hiçbirisi kesinlikle doğru değildir.
Müslümanlar bilirler ki mübarek gecelerin hepsini ümmetine Hz. Peygamber efendimiz (sav) bildirmiştir.
Rebiulevvel ayının 11. ve 12. günleri arasındaki Mevlid Kandili gecesine Hz. Peygamberimiz (sav) nübüvvetten sonra her yıl bu geceye önem vermiş ve ümmeti olarak Müslümanlarda bir bayram ve neşe içinde kutladıkları bir sevinç günü olarak kabul etmişlerdir.
Kur’an-ı Kerim’de ve İslam’da doğum gününü kutlamak var mıdır diyenlere Sahihi Müslim’e, Ebu Davud’un Sünen’ine ve İmam Ahmed ibni Hanbel’in Müsned’ine bakmalarını tavsiye ederiz.
Adı geçen Sahih, Sünen ve Müsned eserlerdeki kayıtlara göre malum dur ki Hz. Peygamber Efendimiz (sav) Pazartesi günleri oruçlu olurlardı.
Sahabe Efendilerimiz (ra) sebebini sorduklarında, “Bugün dünyaya geldim. Şükür için oruç tutuyorum” buyurmuşlardı.
Bu sebepledir ki doğum gününe önem veren bir Peygamberin (sav) ümmetinin o kutlu güne önem vermemesi düşünülemez.
Yine bu Sahih Hadislerden yola çıkan Müslümanlar Kadir Gecesi’nden sonra en kıymetli gece olarak Mevlid Kandili gecesini kabul etmişler hatta pek çok İslam âlimi Mevlid Kandili gecesinin Kadir Gecesi’nden de kıymetli olduğunu bildirmişlerdir.
Müslüman erkek ve kadınların yaptıkları işlere haram ve günah karıştırmadan Kur’an-ı Kerim okumak, nafile ibadetler yapmak, salatü selamlar okumak, Allah (cc) rızası için ikramlarda bulunup hayır ve hasenatlar yaparak bu kutlu şükrünü yerine getirmekten ibaret olan amellere bidat veya şirk diyenler ya ne dediklerini bilmiyorlar veya birilerinin sözcülüğünü yapmaktan ileri gidemiyorlar demektir.
Buhari’nin Sahihinde yer alan hadiste ifade edildiği üzere “Beni ana, baba, evlat ve herkesten daha çok sevmeyen, mümin olamaz” hükmünden yola çıkarak Hz. Rasulullah’a (sav) olan sevgisini her vesile ile izhar ederek Şefaati Uzma’dan nasiplenenlerden olan Müslümanlardan olmayı umarak bir kez daha tüm varlığımızla dosta düşmana ilan ediyoruz.
Hoş geldin efendim (sav). Hoş geldin…
Doğum Günün kutlu olsun. Ümmetin için yeni hayırlara vesile olsun İnşaallah.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.