Ebubekir Mücevher

Ebubekir Mücevher

Hacı What?

Hacı What?

Odunun yaşı, kesildiği yerden…
İnsanın yaşı, konuştuğu dilden ortaya çıkar..
Ve kibrit olan ekabirler…!
Ormanı cayır cayır yakar..!
(Ebubekir MÜCEVHER)

Türk gölge oyununun; unutulmaz kahramanları var… Hepinizin bildiği ve tebessümle seyrettiği KARAGÖZ ve HACIVAT…
Karagöz: Okumamış bir halk adamı, içten ve bizden biri, yabancılaşmaya ve aykırılaşmaya uzak, Hacivat’ın karşısına geçip, ekabirliğine, nükteler katabilen, anlamaz göründüğüyle kalmayan anlayışlı ve içerleyişli bir yapıya sahip halk adamı.
Diğer en önemli özelliği dobradır, içinden geldiği gibi yaklaşır.
Velhasıl başı beladan kurtulmaz.. (Biz’dir Bizdendir.)
Hacivat: Tam bir düzen adamı. Şerbetinin kıvamını hep zamanında ve yerinde tutturup kullanan. Kişisel çıkarlarını ön planda tutup, az buçuk bilmişliği ile yabancı sözlerle konuşmayı seven. Alın teriyle çalışıp kazanmaktan çok başkasının sırtından geçinen bir sistem insanıdır.
Ve işleri hep tıkırındadır.. (Bize Benzemez…)
Bunları neden yazıyoruz?
Laf olsun torba dolsun, köşe boş kalmasın diye değil..!
Ey KARAGÖZLÜ, kardeşler, arkadaşlar, dostlar ve okurlar…!
Buraya perde indirip, bir oyunda ben sergilemek istiyorum…!
Alkış, ıslık, bravo sözleri duymak istemiyorum..
Senelerdir karagözlerimizin içine bakarak, hiç çekinmeden Hacivat’lık yapan, bu cav cav çenebazların, bir tutam ottan farkı olmayan, sakallarının arkasında saklanan, gerçekleri beraber görelim…!
Ve her 11 ayda bir, Ramazan sefası yaşacağımız yerde…
Ramazan serasından, turfanda ve GDO’lu (Geveze Din Oyuncuları) medyanın meydanına fink atmaya başlar ..
Ve ahkamlara mahkum edilir, üç beş maddiyat cüzamlısı olmuş beyinler…
İhtiyaç ne ise onu pazarlar, renkli kutular…
Ve hepsi birden, en koyusundan bir yeşile bürünürler…
En çok “HAYIRLI RAMAZANLARI” Coca Cola Diler. :)
Guruplaşır, kümeleşirler bir sininin etrafında, öpülmeyi bekleyen kurbağalar…
Asrı saadeti, anlatırken… içlerinde banka hesaplarının saadetinin, yükselişini yaşarlar…
Bir yerlerde, insanlar açlıktan ölürken…
Onlar program başına 20 Bin TL alır, ve bir günde 40 Bin TL Ramazan Boyunca tam olarak BİR MİLYON İKİYÜZ BİN TL kazanmanın mutluluğu ile, millete bol keseden sevap dağıtırlar..
İnancı bir psikolojik metafor olarak görüp.
Yazık yahu, oruç tutmasalar da olabilir derler. Ve bu inanç asla insana zulmetmez diyerek sıyrılıverirler.
Fırıncılar, inşaat işçileri, kamyoncular, ağır işte çalışan bütün insanlara, ÖZERKLİK Verip, sınırlarında oruç olmayan ülkeler kurarlar….
İmanlarının gereğini, idmanlara dönüştürüp, secdede tavuğun yem toplaması gibi didiklenirler..
Yahu hocam şöyle değilmiydi dediğinizde…! Sen ne biliyorsun diye diklenirler..
Ve ben merak ederim..!
Hoca, hacı zümresi neden hep tez elden göbeklenirler..!
Medyanın şezlongunda, neden hep ramazanda, dinle güneşlenirler…!
(Medya çıkarmıyorsa 11 ay sende çıkma 1 ay, koşa koşa medyanın kucağına gitmek neden?)
Baktılar serinletemiyorlar, yakmakla tehdit ederler…!
Yahu bu hacılar, hocalar 11 ay nerde gizlenirler…! (Biri bana söylesin..)
Asrı Saadet’i anlatırlar (Hoş ve güzel), Zamanın saadetsizliğinden, insanların bölük pörçüklüğünden istikametsizliğinden, Arakan’dan, Filistin’den, Suriye’den, Irak’tan, ırkçılık belasından, günümüzün mahvoluşlarından, ve kurtuluş yollarından neden bahsetmezler?
Domuz yetiştirmenin teşvik edilmemesi gerekliliğinden…!
Zina’nın bir suç sayılması gerektiğinden…!
İçki satılan yerden, alışveriş yapılmamasından…!
Bir müslümanın, banka kuyruklarında değil, cami önlerinde kuyruğa geçmesinden…!
Neden bahsetmezler..!
Bu ayda ardına din kuyruğu takan kertenkeleler, ay bittiğinde bu kuyruğu nerde bırakıp, Ehli Sünnet oldukları bir zaman diliminden sonra, Ehli KEYF oluverirler..
Hiç düşündünüz mü KARAGÖZ’LER…
Siz WHAT demedikçe…
Bu HACI WHAT’lar, kendi değirmenlerinin cıvatalarını, evlerinin musluklarını, tuvalet kağıtlarını ve klozetlerini, altınızdan, üstünüzden beslenerek, altına çevirecekler…!
Amin’lerinizle ceplerini şenlendirenler var…!
Amin derken iki kere düşünün, KARAGÖZ’ler…!

ÜÇ SORU :
1-) Sanayideki Camii’lerde kaç vakit namaz kılınıyor ?
2-) MEDAŞ neden bize ELEKTİRİK ORUCU TUTTURUYOR…?
3-) Büyükşehir Belediyesi halen neden? İftardan sonra, Kültür Parkta İnsanları Kudurtuyor?
KARAGÖZLER, KÖR GÖZLER OLDUKÇA, KOR BİLE KALMAYACAK, ALEVSİZ YÜREKLERDE…!
ALLAHIM SEN KORU..!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ebubekir Mücevher Arşivi