Güzel Teklif
Mazinin unutulmaz, ayrı bir çocukluk rengini çağrıştıran dergilerinden biri de, Ayşegül serisiydi. Türk adı taşımasına rağmen yaşadığı çevre, ailesi Anadolu’ya, insanımıza hiç benzemezdi. Bir yabancılık vardı. Bir türlü aşinalık kuramazdım, arkadaşlığı mesafeliydi. Mağazalar, hava alanları, kırı bile ayrı bir dünyanın eseriydi.
Bazen çocuk zihnimle, gerçeği ve Ayşegül dizisindeki mukayese eder, sonra da bizim namımıza üzülürdüm. Batılı çocuk klasiklerine gömüldüğümde de, benzer duygular hâkim olurdu.
Ayşegül sıklıkla; cicili bicili elbiseleri, memleketimizden ileri teknolojisi, görkemli ve konforlu hayatıyla sanki bir üstenciliği, gizli bir kibri de işaret ederdi. Batılı sarışın, beyaz bir sembol olarak, belki Taşralı/Köylü/Doğulu ve esmer kafalı olmayı da küçültürdü. Bazen Ayşegüllerin kültürü ezer geçerdi.
“Yerli oyuncak bebek” kısmı ayrı fasıl, bir kenara bırakıyorum. Özellikle kitap, dergi, ve çizgi de “yerli kahraman” ihtiyacını hep hissettim. Oysa sayıca da, kalite bakımından da üstün olmalıydık.
Günümüz çocukları, olağanüstü, dört koldan bir kültür bombardımanıyla karşı karşıya. Bu da titiz, kapsamlı ve çağdaş çalışmaları elzem kılıyor.
Gelenekten de izler taşıyan bir Türk tipi çizmek, tanıtmak; güzel gayretler bulunsa da yenilerini ortaya çıkarmak ve yaygınlaştırmak.
Ayşe Göktürk Tunceroğlu hanımefendi’nin Türk Edebiyatı Dergisi Mayıs sayısında yer alan yazısında; çocuk kitapları yayınlayan yayınevlerinin dikkatine sunduğu; “Türk Kızı Kitap Projesi” teklifi, tam da bu ihtiyaca denk düşüyor.
Ayşe hanımefendi, bize Amerikan çocuklarına yönelik hazırlanmış “Amerikan Kızı” isimli bir projeden söz ediyor. Eğitimci yazar Pleasant Rowland; çocuklara tarih sevgisi ve bilgisi aşılamak için harekete geçmiş. 45 santim bebekler imal ederek, her bebekle birlikte bir de kitap yayınlamaya başlamış. Bebeklerin her biri, belli bir tarihi döneme ait olan, 9-11 yaşındaki kız çocuklarını canlandırıyormuş.
Dizi, halk tarafından ilgiyle karşılanmış; Amerikan Kızı kulüpleri kurulmuş, Amerikan Kızı mağazaları, kafeleri açılmış, hediyelik eşyalar, mobilyalar, dergiler, oyunlar piyasaya sürülmüş…
Amerikan Tarihinin 1764’den 1944’e kadar olan zaman dilimini işleyen tarihî hikâyeler, sekiz ayrı kız kahraman ve sekiz ayrı tarihi dönemden meydana geliyormuş.
Renkli resimlerle süslü kitaplarda; mesela ilk kahraman olan Kaya isimli Kızılderili kız; henüz Amerikan’ın kurulmadığı, koloniler dönemine işaret ediyormuş. Beşinci kahraman Addy, 1864’de İç Savaş döneminde yaşamış siyahî bir kız çocuğuymuş. Sekizinci kahraman Molly ise, İkinci Dünya Savaşına şahit olan bir kız.
Amerikan tarihinin kilometre taşlarına işaret eden seriye; son yıllarda başka karakterler de eklenmiş.
Her bir kahraman için, altı ayrı kitap, altı ayrı hikâye meydana getirilmiş.
“Mesela, beşinci kahraman Addy’i ele alalım. Birinci kitabın adı: Addy ile Tanışalım. İkincinin adı: Addy Öğreniyor-Okul Hikâyesi. Üçüncünün adı: Addy’nin Sürprizi-Noel Hikâyesi v.s.”
Değerli Yazar, “Ben bu serinin eğitici ve öğretici mükemmeliyetini göz önüne alarak, Türk Kızı adı altında Göktürkler devrinden başlatıp XX. Asrın sonuna kadar bir zaman perspektifi içinde yaşanılan coğrafyalara bağlı olarak tarihimize uygulanmasını teklif ediyorum” diyor.
Türk tarihinin mühim olayları, kilometre taşları gözetilerek hazırlanacak Proje; hikâyeci, tarihçi, ressamlardan oluşan, belki psikolog danışmanların da bulunduğu bir ekip tarafından yürütülmeli. Bizim serimiz de sekiz kahraman değil, belki on sekiz kahraman olacaktır.”
Yazarın önerilerinden bazılarını şöyle sıralayabiliriz:
“Birinci kitap Göktürkler devrinden başlamalı. Umay ile Tanışalım, Umay Öğreniyor, Umay’ın Kahramanlığı, Umay’ın Bayram Hikâyesi… gibi(…)
Söz gelimi Malazgirt ile Anadolu’ya girdiğimiz yıllar… Orta Anadolu’da bir kasabada yaşayan, ailesi Alpaslan orduları ile yeni yurda getirilmiş bir kız çocuğunun hayatı nasıldı? Selcan ile Tanışalım, Selcan Okula Gidiyor.(...)
İstanbul’un fethi günlerinde Üsküdarlı bir kız ne yapıyordu? Kumru İle Tanışalım… Tanzimat Dönemi sonra…
Ayşe Hanım; “Hatta her Türk devleti, Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Azerbaycan kendi tarihlerinden birkaç dönemi diziye dâhil edebilir” şeklinde konu üzerinde yoğunlaştığı, güzel düşüncelerini sıralıyor.
Körcesine değil ama bir gurur, şerefi de duyuran; köklerine varmak, kendi aidiyetlerini hissetmek isteyen Türk çocuklarının eğitimine, gelişimine yönelik önemli bir çağrı. Usta yazarların elinden çıkmış, güzel çocuk kitapları ve çeşitli çocuk dergileri yayınlanıyor şüphesiz. Fakat kâfi derecede doldurulmamış bir alan.
Yazarın teklifi ise, gerçekten şiddetle muhtaç bulunduğumuz; “tarihi içinde yaşayanların gözüyle gören”, geçmişi yaklaştırıcı ve bir şuur, kimlik bilinci aşılamak adına yepyeni, heyecan verici, devâsâ bir proje.
Seri hâlinde olması, etki ve uzun ömürlülüğünü de arttıracak; bir mayanın şekillenmesine katkı sağlayacaktır.
Dilerim ilgililerini, sevenlerini bulur, ciddiyetle üzerine eğilinir ve gerçekleşir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.