Süleyman Küçük

Süleyman Küçük

Cübbenin Düğmesi

Cübbenin Düğmesi


Hâkimlerin, savcıların, avukatların, akademisyenlerin ve hatta imamların cübbelerinin neden düğmesiz olduğunu biliyor musunuz?

Evet biliyoruz.

Bize öğretildiği kadarıyla “Kimsenin önünde iliklenmesin” diye, bu kişilerin giyecekleri cübbeler düğmesiz ve cepsiz olarak imal edilir.

Anlatımda böyle, ama gelin bakalım, gerçekler böylemi bizim ülkemizde.

Hukuk camiası ile başlayalım.

Adalet sisteminin tarafları olan hâkim, savcı ve avukatlar, duruşmalarda özel cübbeleriyle görev yapmak mecburiyetindedirler.

Bu siyah renkli cübbelerin sıradan bir kıyafet olmadığı, vicdanın ve tarafsızlığın sembolü olduğu söylenir.

Adalet mensupları kimseden emir almayacağı, yani bağımsız oldukları için, kimsenin önünde iliklemesinler diye, cübbelerinin düğmeleri yoktur.

Adalet, kamu hizmeti olduğu için, cübbelerin cebi de yoktur diye bilinir.

Daha doğrusu, son FETÖ ihanetine kadar yok kabul edilirdi veya bu kadar vahim bir hale almış olduğu bilinmezdi.

Malum ihanet şebekesinin darbe girişiminde adalet camiası içinde yer alan, hâkim, savcı ve avukatlar ile bazı Baro Başkanlarının, kimin veya kimlerin önünde önlerini ilikledikleri ve kimlerden hangi talimatları aldıkları, çok açık bir şekilde ortaya çıkmıştır.

Darbe girişimi öncesinde sayıları 273 bin kadar olan adliye camiasında 34.000 i aşkın kişinin ihraç edilmesi veya soruşturma süresince açığa alınması, bu kişilerin cübbelerinde birden fazla düğmenin var olduğunun ispatı olmuştur.

Diğer taraftan geçmiş yıllarda İstanbul Barosu tarafından, kayıtlı avukatlar arasında yapılan bir araştırmada, adliyelerde rüşvetin yaygın olduğuna dair ortaya konan çalışma, bazı adalet mensuplarının cübbelerinde düğmelerden başka ceplerin de olduğunu ortaya koymuş bulunmaktadır.

Başbakan Erdoğan’ın, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’na “Edepsizlik yapma” diyerek bağırdığı törende, Danıştay Başkanının ve Baro Başkanının ilginç tavırlarının ise hiç unutulmadığı basın yayın organlarında yer aldı.

Akademi dünyasına gelince;

Üniversitelerde görev alan öğretim görevlilerinin cüppeleri de, adalet ve diyanet mensuplarına benzer şekilde her ne kadar son zamanlarda çok renkli hale gelmiş olsa da, düğmeleri ve cepleri yoktur diye bilinirdi.

Bilim için yapacakları çalışmalarda bağımsız olarak hareket edebilmeleri ve YÖK başta olmak üzere üniversite rektörleri dâhil kimseden emir ve talimat almayacakları için, onların cübbeleri de düğmesiz ve cepsiz kabul edilirdi.

Ancak son yıllarda, diplomasını ve vicdanını insan sağlığı üzerinde oynayarak, dünyayı ele geçirmeye çalışan ilaç mafyasına satan bilim adamlarının sayılarının, nerede ise dürüst olanlardan daha çok olduğunu, son virüs pandemisinde görmüş olduk.

Üniversitelerde bağımsız ve özgürce bilim yapılıyor diyenleri, Daron Acemoğlu bile yalanladı. Daha başka ispat isterlerse o da bulunur.

Diyanet camiasına baktığımızda ise, son zamanlarda cübbelerin renginin siyahtan turkuaza kadar geniş bir renk farklılığında olmasına rağmen, imamlar başta olmak üzere tüm din görevlilerinin de cübbelerinde düğme ve cep yoktur diye bilinir.

Malum FETÖ ihanet şebekesinin darbe girişimine kadar, ihanet içinde yer alacaklarına ihtimal bile verilemeyen diyanet camiasında cüppeleri düğmeli ve cepli olan din görevlilerinin bu kadar çok sayıda olabilecekleri bilinmezdi.

Son yıllarda medya maymunu haline getirilen diğer cüppelilerin, din ve diyanet konusunda nasıl büyük bir sorun olduğunu, anlatmaya bile gerek yok.

FARKINDA MIYIZ?

Darbe veya başka herhangi bir kötülük ile karşılaşmadan, akademi dünyasındaki cübbeliler ile adalet ve diyanet teşkilatlarındaki cüppelilerin, cübbelerdeki düğme ve ceplerin hala var olup olmadığının gözden geçirilmesi doğru olacaktır.

Aksi durumda cüppelilerin, cüppeleri altında sakladıkları düğmeler, bir kez daha başkalarının karşısında iliklenecek, cepleri maaşlarından başka bedellerle doldurulmaya çalışılacaktır.

Son 25 yılda siyasiler ve DSÖ ile Dünya Bankası başta olmak üzere yurt dışındaki ve yurt içindeki siyasi odaklar önünde düğmelerini ilikleyerek mevki, makam sahibi olanlar ile kısa süreli yüksek maaşlı görevlerle cüppelerindeki ceplerini doldurup emekli olanların en büyük güvenlik sorunu olduğu gerçeği ile karşılaşmaya devan edeceğiz demektir.



Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Süleyman Küçük Arşivi