Nazmiye Gülbaş

Nazmiye Gülbaş

Aileden Sorumsuz Bakan!

Aileden Sorumsuz Bakan!

Aile toplumun temel taşıdır. Toplumun en küçük birimi, aileye bir nevi toplumun kılcal damarlarıdır da denilebilir.

İnsanın inancının ilk şeklini aldığı, gelenek görenek, örf ve adetlerin ilk öğrenildiği kurumdur aile.

Batı toplumlarında nedense doğu toplumları kadar önem verilmez aileye.

Ülkemizde aileyi koruma amaçlı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı kurulu.

Bir yerde bir şeyin var olması o kurumun görevini, doğru, tam hakkıyla yaptığı anlamına gelmiyor.

Malumunuz Ensar Vakfı ve KAİMDER’de yaşana erkek öğrencilere yönelik ''Nitelikli İstismar'' epey gündemimizi meşgul etti. 

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sayın Sema Ramazanoğlu'nun bu konuyu bakışı ise adeta tüm toplumda şok etkisi yaptı diyebiliriz.

Sayın Bakan: ''Buna bir kere rastlanmış olması Ensar Vakfı’nı karalamak için gerekçe olamaz! Oyuna gelmeyelim!'' “Bir kereden bi'şey olmaz'' diye garip bir açıklama yapmıştı. Gelen tepkiler üzerineyse nihayet söylemini değiştirdi.

Devletin tepe noktası olaya bu şekilde yaklaşırsa o toplumun halini varın siz düşünün!

Bir Bakan, bir kadın, bir anne bu sözleri söylüyor(!)

Hadisenin akabinde MHP'nin 'Çocuk İstismarını Engelleme Komisyonu' önerisi Meclis'te yapılan oylamada Ak Partililerce reddedilmişti. Yine gelen tepkiler üzerine yeniden yapılan oylamada 4 partinin uzlaşmasıyla kabul edildi.

Aileyi korumaktan sorumlu bir bakanlık var ve ülkemizde bu ve buna benzer pek çok hadise yaşanıyor ne yazık ki!

Yine kadına yönelik istismarlar, cinayetler her geçen gün çoğalıyor.

Benzer olaylar her dönemde az da olmuş, olacaktır tamamen yok etmek mümkün değildir elbette. Lakin en aza indirmek mümkün.

AB Uyum Yasaları çıkartıldığı günden beri toplum yeni bir şekil aldı.

Hep söyledik, söylemeye de devam edeceğiz, % 99’u Müslüman bir ülkeye AB Uyum Yasaları o toplum için intihardır, cinayettir. İlk 5-10. yıllarında bu pek belli olmadı, toplum değerlerini muhafaza etmeye çalıştı ancak son yıllarda alarm zilleri çalmaya başladı. Hiç farkında olunmasa da son 15 yıldır büyük bir toplumsal dönüşüm yaşanıyor.

Buna karşın yöneticilerin rahatlığı insanı şaşırtıyor.

Evvelki bakanların icraatlarını da görünce aile kurumunun çok önemsenmediğini düşündürüyor insana.

Önceki Aile Bakanlarından Sayın Ayşenur İslam çocukları korumak için annelere tavsiye olarak, ''Çocuklarınıza çığlık atmayı öğretin.'' demişti hatırlarsanız. Sahi ormanda tecavüze uğradıktan sonra oracıkta katledilip yakılan Özgecan'ın çığlığını duyanınız oldu mu?

Yine aynı kurumun bakanlarından Ayşen Gürcan aileyi korumaya yönelik, ''Müslüman bir kadın börek yapmasını bilmemesi halinde ailesi dağılır.'' diyerek çok daha farklı bir boyut getirmişti aileye yönelik. Bu sözlere tepki gelince de söyleyip söylemediğini arkadaşlarının araştırdığını ifade etmişti.

Sayın Ramazanoğlu'nun aileye bakışıysa hepsinin üstüne tuz biber oldu. 

''Bir kereden bi'şey olmaz'' zihniyetiyle aile korunabilinir mi sizce?

Bunca çocuk, kadın istismarları yaşanırken, toplumsal cinnetler cinayetler her geçen gün artmaya devam ederken kalıcı çözüm sağlanamıyor maalesef.

Hep söyledik ve hep söylemeye devam edeceğiz toplumda huzur ve istikrar istiyorsak ''Önce Ahlak ve Maneviyat'' deyip icraat yapılmalı.

Ak Parti hükumetinin getirdiği AB Uyum Yasaları ile kaldırılan idam teröristler, tecavüzcüler, vd. için geri getirilmediği sürece bizler bu yaşanan rezillikleri sadece izlemeye devam ederiz o kadar.

Hükumetin uygulamalarına baktığımız zamansa bunun pek mümkün olamayacağını görüyoruz. 

Selam ve dua ile...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nazmiye Gülbaş Arşivi