Dyt. Aslı Çolak

Dyt. Aslı Çolak

Şeker Hastalığı ve Beslenme

Şeker Hastalığı ve Beslenme

Şeker hastalığı diğer adıyla ‘Diyabet’ dedelerimizin, amcalarımızın, anne ve babamızın, komşumuzun karşılaştığı en sık hastalıklardan biri…Ailemizde en az bir kişinin mustarip olduğu ve toplumda oldukça yaygın bir hastalık.

Pankreasımızdan insülin ve glukagon dediğimiz temelde iki tane horman salgılanmaktadır. İnsülin hormanı kan şekerini indirmekte glukagon ise yükseltmektedir. Şeker hastalığı temelde bu insülin dediğimiz hormonun ya hiç üretilememesi, eksik üretilmesi ya da üretiminin çeşitli sebeplere bağlı olarak engellenmesi sonucunda gelişmektedir. Temelde TİP 1 ve TİP 2 olmak üzere ikiye ayrılır. TİP 1 dediğimiz diyabet hastalığı genelde küçük yaştaki bireylerde ortaya çıkar ve ani gelişir. Diyabet hastalığının yarattığı olumsuz etkilere bağlı birey hastaneye başvurur ve bir anda diyabet tanısı alır. Tip 1 diyabeti olan bireyler genelde zayıftır fakat vücut ağırlığı yüksek olanlar da olabilir. Bu bireyler ömür boyu ilaç kullanırlar.

Tip 2 diyabet türü ise daha sık görülen ve daha ileri yaştaki bireylerde görülen türüdür. Ama illa ileri yaşlı bireyler TİP 2 diyabete yakalanır demek doğru değildir. Her yaş grubunu etkiler. Beslenme düzeni, hormonlar gibi pek çok faktörden etkilenir. Beslenme düzeninin bozuk olması bu diyabet türünün gelişmesi için risk faktörüdür.

İNSÜLİNİN SİNDİRİMDEKİ ROLÜ NEDİR?

Yemeği ağzımıza aldığımızda dişlerimizle daha küçük parçalara ayırırız. Tükürük salgısının etkisiyle de sindirim ağızda başlar. Yemek borusundan geçer, mide ve ince bağırsakta daha küçük moleküllere parçalanır. Öyle küçülür ki damarda dolaşacak dokulara, organlara iletilecek kadar küçük boyutlara ulaşır. Yediğimiz gıdalar küçük moleküllerine parçalandığında kan şekeri yükselir, insülin işte burada devreye girer. Yükselen kan şekerini düşürür. Diyabet hastalığında ise insülin bu görevi yerine getiremez ya da eksik getirir. Bunun sonucunda aşırı susama, ağız kuruluğu, açlık hissinde artma ve çok yeme, gece idrara çıkma gibi semptomlar görülür.

Diyabetin kontrol edilmesi çok önemlidir. Kontrol edilemezse göz sinirleri, böbrekler ve pek çok organ hasar görür. Bireyler daha sık hastalanır ve hastalandığında hastalıktan kurtulmaları zorlaşır. Yani insülin diye geçmemek gerekir.

Diyabetin tedavisinde insülin tedavisi, ilaç tedavisi ya da beslenme tedavisi uygulanmaktadır. En kolay ve zahmetsiz olanı tabi ki beslenmenin düzenlenmesidir. Diyabetin beslenme ile düzenlenmesi için çok ilerlememiş olması gerekir. Bu yüzden diyabet hastası olmadan doğru beslenmenin öğrenilmesi ve hayata geçirilmesi önemlidir.

DİYABETTE UYGULANABİLECEK 3 BESLENME YAKLAŞIMI

1. Meyve gibi doğal şeker kaynaklarını tek başına tüketmek yerine proteinlerle tüketirseniz kan şekeriniz daha dengeli olur. Yani yediğiniz elmayı yoğurtla yerseniz daha iyi bir tercih olur.

2. Posanın kan insülin değerlerini dengeleyici görevi vardır. Meyve ve sebzeler, nohut gibi kuru baklagiller posadan zengindir. Mümkün olduğunca beslenmenizi posa içeriği bakımından zenginleştirin.

3. Diyabetli bireyin öğün atlaması, aşırı fiziksel aktivitede bulunması kan şekeri dengesizliklerine yol açabilir. Bu nedenle mümkün olduğunca düzenli öğün saatine sahip olmaya ve kontrollü egzersiz yapmaya özen gösterin.

Sağlıcakla kalın…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Dyt. Aslı Çolak Arşivi