Efendim bugün, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı olması hasebiyle, birkaç yazı gençlik üzerinde duralım istiyoruz müsâdenizle. Eğitimci yönümüz cihetiyle, gençliğin konuşulduğu yerlere hep müdâhil olup, geleceğimizin ellerinde yükseleceğine inandığımız genç evlatlarımıza tavsiyelerimiz, nasihatlerimiz olsun istiyoruz. Zira, ‘din nasihattir.’ Denir.

Bilindiği üzere, gençlik çağı, yeniliğe ve değişime açık bir devredir. Gençler iyiliğe, güzelliğe meyillidir, enerjiktir, yürekleri incedir. Saadet asrında, İslam davâsını gençler omuzlamıştır, Kâinâtın Efendisine büyük destek vermişlerdir. Bugün de, olanca olumsuzluğa rağmen, İslam davâsının, yine gençlerin eliyle yükseleceğini umut ediyoruz. Ancak bize hedefine, adanmışlık ruhuyla kilitlenmiş, bilinçli gençler gerekli.

Öteden bu yana insanların ve özellikle de gençlerin; doğru, dürüst, düzgün ve ahlaklı davranamamasının önündeki en büyük engel, nefsin arzuları ve şeytanın çeldirici fısıltılarıdır. Bilhassa nefis, insanı kötülüğe, çirkinliğe, günahlara, haramlara sevk eder. Nefsin en güçlü ve isteklerin en fazla dorukta olduğu dönem, gençlik dönemidir. Terbiye edilmemiş, azgın nefse, elbette güvenilmez. Bu sebeple, nefsin menfi arzularını yapmamak için, çok gayret sarf etmek gerekiyor. Çünkü nefis tüm çirkinlikleri, hoş ve güzel gösterir. Gençlik, günahlara ve kötü alışkanlıklara açık bir devredir. Bu devrede genç, akıldan çok hisleriyle hareket eder. Dolayısıyla eğlence yerlerini, hep gençler doldurur.

Bütün bu tehlikelere karşı, Peygamber Efendimiz, aleyhissalâtu vesselâm’ın hadisleri, gençlere yol gösterici, rehberlik yapar niteliktedir. İnsanların hayâtı yaşarken sorumluluklarını hatırlatma sadedinde; ‘İnsanoğluna şu beş şeyden hesap sorulmadıkça, onun ayakları Kıyâmet Gününde Rabb’inin huzurundan ayrılmayacaktır. Ömrünü nerede tükettiğinden, gençliğini nerede yıprattığından, malını nerede kazanıp nereye harcadığından ve öğrendiği ilimle nasıl amel ettiğinden.’(Tirmîzî, Sıfâtü’l-Kıyâme.1) Bu hadisi şerif, insana verilen nimetlerin özellikle de, ‘hayat’ ve ‘zaman’, ’yâni ‘ömür’ nimetlerinin doğru değerlendirilmesine dâir, insanlara ciddi mesajlar veriyor. Pek tabi, mutlak vâr olduğuna inandığımız, her şeyin hesâbının sorulacağı ebedî bir âlemde, gençlere, gençliğini nerede yıprattığı, vaktini ne ile geçirdiği sorulacaktır. Çünkü ömür, gençlere gülüp-eğlensin, çalıp-söylensin, diye verilmedi. Gençlere doğru yerlerde tüketilsin, diye bahşedilen güç-kuvvet, sağlık ve afiyet nimetleri, yüce Yaratıcının müsâdesi çerçevesince kullanılarak da, hoşça vakit geçirilebilir. Gençler, yaşları gereği eğlenmeye meyillidirler, bu sebeple onlar helal dâiresindeki meşru eğlencelerle, karârınca, meşgul olabilirler. Fakat gençken, güç ve kuvvetliyken, sağlık ve afiyetteyken yapılabilecek ibâdet ve hizmetler, ebedî saadeti kazanmak adına, sevap biriktirme zamanları olsa, ne güzel olur!

Bu hususla ilgili gençlerin ilgisini çekecek farklı aktiviteler, onların önüne konabilir. Mesela, geçtiğimiz senelerde, ‘GENÇ DERGİSİ’nin düzenlediği bir faaliyette, üniversiteli gençler Balkanlara giderek, Câmi ve eski eser resterasyonlarda işçi gibi çalıştılar. Onların arasında tanıdığım gençler var giden. Afrika’ya da gittiler, orada Ramazan kumanyası dağıttılar. Gittikleri yerlerde Osmanlı evlatları gelmişler, diye bu gençleri, onlar ağlayarak karşılamışlar, neredeyse yememiş, yedirmişler. Gitmemeleri, oralarda kalmaları için, ne teklifler yapmışlar. Hatta kızlarını vermeyi dahi teklif etmişler, düşününüz. Gençler, çok duygu yüklü olarak gelmişlerdi. Bilhassa Afrika’dan gelen gençler, uzun süre kendileri, yemek yemek istemediler. Karşılığında; ‘Orada yemek-içmek bulamayan kardeşlerimiz aklımızdan gitmiyor’, dediler İşte tablo bu! Tabi yaşayarak görmek, daha çok samimi bir etki oluşturuyor gençlerde. Ayrıca bizzat kendilerinin bir işe yaramaları husûsu da, gençlerde farklı bir düşünce kulvarı oluşturuyor. Bu tür çalışmaları, TİKA’da (TİKA=Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı) yapıyor. Çok memnun oluyoruz. Hatta bu tür organizasyon oluşturan vakıf ve dernekler bünyesindeki faaliyetlerde, gençlerin uçak biletlerini alarak, maddi destekler sağlanıyor. Bunlar onur verici, güzel davranışlardır. Kutlarız.

Tabi 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı vesilesiyle belirtilmeli ki, sportif aktiviteler de, gençler için çok önemlidir. Bu konuda devletimiz, hemen her şehirde, son derece büyük, her türlü donanıma sâhip spor salonlarını, spor saraylarını inşa etti. Gençlerimiz ilgilerini çekecek alanlarda, buralardaki sportif imkanlardan faydalanıyorlar. Çeşitli müsabakalara katılıyorlar. Yanı sıra, ‘Gençlik Merkezleri’nde yine, çeşitli sanatsal etkinliklerle kendilerini meşgul ediyorlar. Yaptıklarını sergiliyorlar. Genç, boş vaktini olumlu yönde değerlendirebileceği sahalarda enerjisini sarf ederek yanlışa dalması önlenebiliyor. Gençler sportif faaliyetlerle ne kadar çok meşgul olurlarsa, kötü alışkanlıklar edinmekten beri olurlar.

İnşallah gençlerle, daha güzel yarınlara yürüyebilmek ümidiyle, efendim Cumânız hayrolsun.