Lütfu ve keremi ile bizleri bir kez daha Mübarek Ramazan Ayına kavuşturan Rabbimize (cc) şükürler olsun.

Ramazan Ayını bu sene ister hilali gözetlemek ister hesapla tespit etmek suretiyle nerede ise tüm İslam ülkelerinde aynı günde başlaması insanlarımızı daha bir mutlu ederken diğer taraftan yine bazı konuların gündeme getirilmesi ise can sıkan olay olmuştur.

Ramazan Ayı geldi ya.

Gazete ve televizyonlarda eskisi kadar hoca(!)lar rağbet görmeseler de, asıl harp yazılı ve görsel basından geri kalmayan sosyal medya da başladı.

Yıllardır Müslümanlarla ve Müslümanların inançlarıyla savaş edenler fırsat bu fırsat diyerek yine saldırılara başladılar.

Kimileri açık seçik Kur’an ayetlerine rağmen Ramazan Ayı diye bir ay yok bile demeye başladılar.

Kimileri ise Rasulullah’ın (sav) sahih uygulamalarına rağmen Kur’an’da oruç diye bir ibadet yok, siyam var o da sadece hac zamanında veya yemin yasağı çiğnendiğinde yerine getirilir demekteler.

Müslüman geçinen bu ahmakların bir kısmı ise Rasulullah’ın (sav) Ashabının (ra) icmaına rağmen Teravih namazı konusunda kendilerince bir takım hükümler üretmekteler.

İftar ve sahur vakitleri için ise Diyanetin tespit ettiği zamanlar üzerindeki tartışma her yıl olduğu gibi yine bazı çevreler tarafından köpürtülmekte.

Sadece Ramazan, Oruç ve Teravih mi tartışmaya açılmak isteniyor?

Ne gezer?

Bizim milletimiz diğer bir farz ibadet olan Zekât ibadeti sorumluluklarını da Mübarek Ramazan ayında ifa ediyorlar ya.

Bu sebeple Zekât için de başlı başına bir tartışma ortamı oluşturmak istiyorlar.

Zekât ibadeti için Kur’an-ı Kerim’de açık bir hüküm yok diyerek Rasulullah (sav) tarafından belirlenen kırkta bir oranını da beğenmiyorlar bu Müslüman kılıklı müsteşrik artıkları.

Elhasıl velkelam bunların derdi İslam, Müslümanlık, Ramazan, Oruç, Zekât ve Müslümanlık değil.

Bunların derdi İslam Dininden ve Kur’an-ı Kerim’in hayata uygulamalarından Allah (cc) Resulünü (sav) çıkarmak.

Rasulullah’ı (sav) devreden çıkardıktan sonra oluşturacakları tartışma ve kargaşa ortamında işlerini daha kolaylaştırmış olacaklar.

Dikkat ediyor musunuz?

Ramazanla birlikte İslam’a, İslam’ın Peygamberine (sav) ve Müslümanlara saldıranların hiçbiri tevhidi, cihadı, zalimin karşısında mazlumun yanında olmayı anlatmıyorlar.

Yine hiçbirisi İsrail'e, Amerika’ya veya zalim batıya karşı sesini yükseltemiyor.

Müslümanların dinine saldıranların anlattıkları çağdaş hurafelerin hiç birisi zalimlerin dünyayı parmağında oynatmasına da engel olmadığı gibi zulümlerini daha da artırmalarına sebep oluyor.

İslam düşmanlarının Hz. Peygamberimizi (sav) ve sahih sünnetini dışlamaya dönük bu oyun ısrarla ifade ettiğimiz gibi yeni bir olay olmadığı gibi bu sene de başlayıp bitecek bir tuzak değildir.

İster İngilizler eliyle olsun isterse onlardan çok daha önceki asırlarda Yahudiler eliyle başlatılmış olsun oynanan bu oyun, Rasulullah’ı (sav) devreden çıkarmak suretiyle sahih İslam’ı ortadan kaldırmaya yöneliktir.

Allah (cc) Rasulü’nün (sav) ve İslam’ın kurucu nesli olan Sahabelerinin (ra) 1400 yıldır uygulayageldikleri dini yaşayarak Ramazan Ayında elde edilen güzel hasletleri hayatımız boyunca yapmaya azmetmek dileğiyle, sadece mideyi aç bırakmak şeklinde değil de Dinimizin yasakladığı başta faiz olmak üzere tüm günahlardan sakınmak ve özellikle de kul hakkının kulun rızası hariç affedilmediğinin idrakiyle yaşayacağımız hicri 1438 yılı Ramazanı şerifimiz tekrar mübarek olsun.