Türk futbolunda kurumsallaşma adına bazı adımlar atılmasının zamanı çoktan  geldi, hatta geçti bile.
Bunların başında da kulüpler yasasının çıkartılması, profesyonel yöneticilik ve gerçek anlamda menajerlik sistemi gelmekte.
Dahası, büyük düşünme ve kurumsallaşma adına bir kere menajerlik sistemine işlerlik kazandırılması kaçınılmaz oldu. Endüstrileşen ve büyük gelir kapısı olan profesyonel futbolumuzun profesyonelce yönetilmesinin zamanı çoktan geçti. Türk futbolunda artık bu adım atılmalı.
Evet, futbolumuzu yönetenler buna çok sıcak bakmazlar. Futbol şube sorumluluğu altında bu işi yöneticiler reklam ve ön plana çıkmak için kendileri yapmaya çalışırlar.  Torku Konyaspor içinde geçerli bunlar. Yeşil-beyazlı tamımda Seyit İçgül menajer olarak görev yapmadı mı? Evet yaptı. Ama  bu anlamda değil. Daha profesyonel olan, yönetimle teknik kadro  ve futbolcular arasında köprü oluşturan, teknik direktöre katkı sağlayabilecek kapasite de bir teknik menajerden .bahsediyorum.   
Evet, bugün bir İngiltere’de uygulanan sistem Türkiye için geçerli olmayabilir. Bunu gerçekleştirmek için Türk futbolunun daha kırk fırın ekmek yemesi, kulüplerin profesyonelce yönetilmesi lazım.
Ama, Türkiye’de bir Almanya modelinin uygulanması artık kaçınılmaz oldu.
Bu nedenle, Torku Konyaspor’da da bu sistemin gerçekleştirilmesi kulübün geleceği açısından yararlı olacaktır.
Tabi ki, teknik direktör Aykut Kocaman bunu kabul eder mi? bilemiyorum. Çünkü, Türk teknik direktörler işlerine karışılacağı için buna karşı çıkarlar.
Teknik menajerlik sistemini Kayserispor yıllardır uyguluyor. Aynı menajer yeni sezonda Trabzonspor’da görev yapacak.
Beşiktaş geçen yıl sistemi başlattı, iyi bir yapılanmaya girildi, ancak sonradan vazgeçildi. Bunun yanlışını da lig sonunda şampiyonluğu kaçırarak gördü siyah-beyazlı kulüp.
Fenerbahçe ise, yeni uykudan uyandı ve menajerlik sistemine geçmeyi kararlaştırdı. Hem de tam profesyonelce düşünülerek, takımın başına İtalyan menajer getirildi. Şayet uygulama devam ederse Fenerbahçe bunun yararlarını görecektir.
Türkiye’de artık menajerlik sistemi oturtulursa kazanan Türk futbolu olacaktır. Torku Konyaspor yönetimi de Seyit İçgül’den sonra spor direktörü olarak Murat Erdoğan ile anlaştı ve Erdoğan göreve başladı. Ama, bu menajerinde Seyit İçgül’den farklı bir çalışma yapacağını sanmıyorum. Çünkü, Konyaspor’a genel menajer değil, yönetimle teknik kadro arasında iletişimi yapacak, teknik adamlara hesap sorabilecek, transferlerde aktif rol oynayacak, takımın yapılanmasını sağlayabilecek teknik menajer lazım. Umarım yönetim ve teknik kadrodan bu konuda gerekle işlerlik sağlanır ve Murat Erdoğan için bu kapı açılır.
Hani, söz Türk teknik direktörlerden açılınca ilk planda Aykut Kocaman’ı örnek gösterdik.
Yönetime karşı burnundan kıl aldırmayan, işine karıştırmayan ve bu konuda da eleştirilen Aykut hocanın bu tavrı futbolumuzun bugün bulunduğu durum göz önüne alınacak olursa yerinde gibi geliyor bana. Dahası, iş disiplini açısından benimde düşüncelerim bu yönde. Profesyonelce yönetilmeyen kulüplerimizde bir yöneticinin teknik adamın işine karışması küçük çapta da olsa kaos yaratır.  Bir yanlış olan da transferi yönetim yapması var Türk futbolunda.
Hatta, yönetimler teknik adamların işine karıştığı zaman kulüplerimiz bir Fenerbahçe ve Gençlerbirliği örneklerini yaşayabilirler.
Hayır yanlış anlamayın, bu işe karışma konusunda yönetici ve  teknik menajerleri veya spor direktörlerini aynı torba içerisine koymuyorum. Profesyonel olarak düşünen teknik menajerlerin yapacağı görev başka..
Kısacası, Türk futbolunda taşların yerine oturması için kulüpler yasasının çıkması zorunlu hale gelmiştir. Bu konuda yeni dönemde gerekli adımların atılması en büyük beklentimiz.