Ulusal takım tarih yazdı Cumartesi akşamı Konya’da, Fransa karşısında.

Beklentilerinde ötesinde, süper bir sonuç.

Ayağa kalkın, çıkartın şapkaları. Tüm Dünya bu takıma selam durmalı.

Yıldız futbolculardan oluşan, son Dünya şampiyonu Fransa’yı yenmek çok büyük başarı. Bunun ilk olması da ayrı bir önem taşımakta.

2002 Dünya şampiyonasında 3. olan Ulusal takımı çağrıştırdı Milliler Fransa karşısında. Fransa’ya pozisyon vermeden, iki gol atmak, bir o kadar da kaçırmak her Milli takımın yapacağı iş değil.

Kutluyorum Millileri, teknik adamıyla, futbolcusuyla. Kutluyorum, bu başarıya tribünleri doldurarak katkı sağlayan Konyalı futbolseverleri.

***

Türkiye Futbol Federasyonunun genel kurul toplantısı yapıldı.

Başkanlığa seçilen Nihat Özdemir hakkında denecek bir şey yok. Politize olmuş, bugünkü hükümetin desteğinde bu ülkenin kaymağını yiyen kişilerden biri.

Birileri işaret etti, tek başına aday oldu ve eline tutuşturulan liste ile seçime girerek Başkan seçildi.

Umarım bir önceki dönem gibi olmaz ve Türk futboluna yararlı hizmetler yaparlar. Beklentimiz bu.

Mehmet Baykan’ın listede yer alması, hem Konya, hem de Federasyon için büyük şans. Kendisini kutluyorum. Öyle sanıyo6rum ki, Mehmet Baykan ve Servet Yardımcı, Federasyon Başkanından daha çok çalışacaklar. Yani her ikisinin de yükü ağır. İşleri zor.

Çünkü, Türk futbolunun geniş bir revizyona gereksinimi var. Bu nedenle kolaylıklar diliyorum.

***

Türk sporu, özellikle son 10 yılda siyasetin içerisinde iyice sokuldu.

Bu nedenle diğer branşlar ile birlikte Futbol da bu uygulamadan nasibini aldı ve alıyor.

Son sezona baktığımız zaman, futbolda olmadık dümenlerin döndüğünü görmemek için kör olmak gerek.

Hakem oyunları ile bazı takımların önünün açılması (Beşiktaş Başkanı bunu dile getirdi), şampiyonluk kadar düşme hattındaki takımların maçlarındaki gariplikler (küme düşen takımların yöneticileri açıkladılar) öyle bir anda göz ardı edilecek gibi değil.

Elbette ki, düşen takımların yöneticilerinin yaptıkları hataları da es geçemeyiz. Kulüp Başkanları ve yöneticiler suçu önce kendilerinde aramalılar, ardından da diğer bahanelerin ardına sığınmalılar.

Bursaspor, Erzurumspor ve Akhisarspor yöneticilerinin sezon başından itibaren yaptıkları akıl almaz yanlışlar her üç takımı da bu duruma getirdi.

Bu hatayı önceki sezon Konyaspor yöneticileri de yapmış, sevindirici olan sezon sonunda lige tutunulmuş, ancak o travmanın getirdiği ekonomik ve manevi yük ağrı olmuştu.

Bu nedenle, kulüp Başkanı ve yöneticiler yoğurdu üfleyerek yemeliler ki, sezon sonunda üzülen taraf olmasınlar.

Kısacası, gerçek şu ki, hata yapan lig sonunda kendisini 1. ligde buluyor.

***

Türk futbolunda geniş bir revizyon yapılmalı dedik.

Yabancı oyuncu kontenjanının yüksek olması, gelecek adına ne yazık ki olumsuz sinyaller vermekte.

Her ne kadar Yurt dışında yetişen veya son yıllarda genç futbolcular Avrupa arenasına açılsalar, bunun da Milli takıma yansımaları olumlu katkısı olsa da revizyona öncelikle yabancı kontenjanının kademeli olarak düşürülmesiyle başlanılmalıdır. Yabancı oyuncu transferinde belirli kriterler getirilmelidir. Elini kolunu sallayan her futbolcu Süper ligde oynamamalı.

Türk futbolunda ki alt yapı sistemi Federasyonunda katkılarıyla yeniden düzenlenmelidir. Takımlar, alt yapıya daha çok yatırım yapmalılar ve yetişen futbolculardan en az 2’sinin maç kadrosunda yer alması, hatta bir tanesinin ilk 11’de oynatılmasının önü açılmalıdır.

Tüm liglerde daha çok genç futbolcu oynatılması teşvik edilmelidir.

Teknik adamların eğitimi önemsenmeli. Eğiticiler, genelde Yurt dışından getirilmelidir.

Futbol hakem ve gözlemci camiası da revizyondan geçirilmeli ve eyyamcı hakem ve gözlemciler görevden uzaklaştırılmalıdır. Görevler adaletli dağıtılmalı, hiç bir hakem kollanmamalıdır. Siyasetçiler bu kurullardan elini çekmelidir.

İşte, Futbol Federasyonu yeni yönetim kurulunu bekleyen sorunlardan bazıları. İş yapma sırası onlarda. Hadi kolay gelsin.

-