Türkiye Futbol Federasyonu yeni yönetim kurulu işe hızlı başladı.

Tabi ki, yapılan her şeye onay vereceğimiz anlamında söylemiyorum.

Örneğin, Federasyonun, kulüplerin harcamalarına getirdiği limite katılmamak elde değil. Her dönem savunduğumuz bir doğru. Hatta, Spor Yasası çıkartılmış olsa da bu konular onun içerisinde yer alsa. Kulüplere fazla harcamaları konusunda verileceği açıklanan yaptırımların yanı sıra, spor yasasıyla kulüp başkanlarına da bazı sorumluluklar yüklenebilse, Bu cesareti gösterebilsek. Böylece, transfer harcamalarından belirle limitin dışındaki harcamalar için Başkan sorumlu tutulabilse daha iyi olmaz mı?

Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu, 2019-2020 sezonunun Cemil Usta Sezonu olarak oynanmasına karar verdi. Bu bir yerde Trabzonspor camiasına sus payı olarak mı yapıldı, bilemiyorum. Her ne kadar Trabzonspor kadar şampiyonlukları olmasa da kronolojik olarak sanırım öncelik, isim uygulaması konusunda Göztepe’de olmalıydı. Çünkü, ilk olarak onlar ‘Adnan Suvari’ sezonu olmasını istediler. Türk futboluna damga vuran, futbolcu ve teknik adam olarak hizmet veren, milli takımda çalışan Adnan Suvari ismi daha yakışırdı bence.

***

Dünya Bisiklet Birliği (UCI) yönetimi, 19 Haziran 2019 tarihinde yaptığı yönetim kurulu toplantısında Türkiye Bisiklet Federasyonu'nun, Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu'nda yeterli profesyonel takım yarıştıramadığı için 2020 yarışma takviminden Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu'nu çıkardığını açıkladı.

Her ne kadar içimize sinmiyorsa da doğru ve yerinde bir karar.

Geçtiğimiz aylarda düzenlenen ve İstanbul’da başlayıp İstanbul’da sona eren 5 etaplık mini tur, Türkiye adına yakışmamıştı. Mini Tur’u, sporu yönetenlerle birlikte spor kamuoyu ve basın da eleştirmedi.

Cumhurbaşkanı adına düzenlenecek Tur’a yeterli takım çağırmıyorsun, birde 5 etap olarak koşulmasını sağlıyorsun.

Tur neden İstanbul’da başlayıp İzmir’de sonlandırılmadı? Siyasiler mi izin vermedi?

Hiç kimse kusura bakmasın ama, bu Türkiye’nin ve Bisiklet Federasyonunun çok büyük bir ayıbı.

***

Konyaspor yönetimi, yeni sezon öncesi çalışmaları yoğun bir tempoda sürdürmekte.

Her ne kadar dış transferde Bajiç dışında ikinci transfer Alper ile bir hafta sonra gerçekleştirilmiş olsa da tesislerin onarımı ve yenilenmesi, kombine bilet satışları yanı sıra sanırım mali kaynak araştırması da yapılıyordur.

Kolay değil, bir yandan futbolcu alacaklarının ödenmesi, bir yandan yeni transferlerin gerçekleştirilmesi, diğer yandan da vadesi dolan borçların ödenmesi Hilmi Kulluk Başkanlığındaki yönetim kurulunu sanırım bir hayli zorlayacaktır. Bu nedenle, yeni sezonda iyi bir takım izleme, 2022 hedeflerine ulaşılması için kadro planlamasının şimdiden adım adım yapılabilmesi için tüm Konya’nın destek olması gerekiyor.

Zamanımızda bir endüstri haline gelen futbolda kulüplerin ekonomik zorlukları aşabilmesi için mali yapının dengede tutulması zorunlu hale gelmiştir. Bunun yapılabilmesi için de hiç vakit kaybetmeden ‘Spor Yasası’nın bir an önce çıkartılması gerekmektedir. Kulüplerin mali yapısı anca bu şekilde kontrol altına alınabilir.

Futbol Federasyonunun yeni uygulaması bir yerde kulüpleri bu konuda zorlayacak. Ama, yukarıda da belirttiğim gibi yeterli değil. Kulüp B:aşkanları ve yöneticiler yapılacak transferlerde belirli limitin dışında mutlaka sorumlu tutulmalıdırlar. Ayrıca, kulüp yönetimlerinde profesyonel yöneticilere, Akademi mezunu spor uzmanlarına yer verilmelidir.

Spor sadece futbol olarak algılanmamalıdır. O nedenle Yasa’nın çıkartılması çok önemlidir.

Mali konuda herkes elini taşın altına koymalı. Başarı sadece kadro yapılanmasının iyi olmasıyla gelmez, tüm şehir birleşmeli ki başarı yolu daha da açılsın.

Dediğimiz gibi, bu sezon kadronun yeni oyuncularla güçlendirilmesi, kadronun alternatif açısından da en az 4-5 transferle daha takviye edilmesi için vakit kaybedilmemeli. Hazırlık dönemine kadar transferler mutlaka bitirilmelidir.

Teknik adamlar bilirler ki, hazırlık dönemine katılmayan ve iyi bir hazırlık geçirmeyen futbolcuların takıma katkı sağlaması belirli bir süre beklenemez.