Süleyman Küçük

Süleyman Küçük

Ekran Hocalarına Dikkat

Ekran Hocalarına Dikkat

Bu memlekette Müslümanlar özellikle Mubarek Ramazan günlerinde ibadetlerini güçleri yettiğince yapmaya çalışırlarken bir takım isimlerinin önüne hoca unvanı takılan kişilerce yıllarca yanlış bilgilerle oyalanmaya çalışıldılar.

Kimisi gazete köşelerinden fırlayarak televizyon ekranlarında boy gösterdiler.

Kimisi ilahiyat fakültelerinden ortaya salındılar.

Kimileri de kerameti kendinden menkul eğitimlerden aldıkları hoca unvanı ile pazarlandılar.

Yıllarca Müslümanların Kelimei Şahadetlerini yanlış anladıklarından tutun da Kuranı Kerimi yanlış okuduklarına varıncaya kadar uluorta Müslümanlara saldırdılar.

Bir kısmı ise sap ile samanı birbirine karıştırarak Hz. Allah(cc) ile Hz. Peygamberi ayırmaya çalışıp Sahih Sünnet ve Hadisleri toptan ret ettiler.

Bazıları din ile ilgisi olmayan şeyleri din olarak kabul ediyorlar diye Müslümanlara saldırırken kendileri dinde olmayan pek çok şeyi din diye satmaya kalkıştılar.

Bu öylesine bereketli bir satıştı ki kimileri yazdıkları kitapları n ekranda adını vererek pazarlama yaptılar.

Kimileri önce meal sonra tefsir yazarak küplerini doldurma yoluna gittiler.

Önceden kendilerinin ekrana çıkarılmadığından dert yanan medrese ve dergâhlarda yetişmiş hocalar bile ekranda görünmenin şehvetine kapılarak savruldukça savruldular.

Bu dönemde kravatlı hocalardan çektiğimizden daha fazlasını sarıklı ve cüppeli hocalardan çektik desek yalan olmaz.

Kendilerine hoca sıfatının yakıştırılmasından rahatsız olan bir başka ekran güzelleri var ki onların adı ise İslamcı yazar” .

Ekrana çıkan herkesin bilgisi ve kapasitesi ne olursa olsun meşhur olma potansiyeli görülünce ağızlarından çıkan sözlere hâkim olamayanlar daha fazla şöhret olabilmek din konusunda ahkâm kesmekten geri durmadılar.

Çünkü şöhretin zenginliğin kapısını açan altın anahtar olduğunu artist şarkıcı takımından sonra ekran hocaları da keşfetmişti.

Bu öyle bir garip savrulma idi ki sonuçta Müslümanların zihin yapılarındaki hoca kavramının ihtiva ettiği tüm mefhumlar bir bir yok oldu.

Ekranların görünür demirbaşı olma pahasına ilim adamlığının vakarı adı ilim adamı olan hocalar eliyle yok ediliverdi.

Ekran hocalarının mektep görmüş olanlarının dekanlık ve rektörlük makam, mevki, beklentileri nedeniyle savrulması bir nebzeye kadar anlaşılabilirdi.

Hatta diyanet işleri başkanı olma arzusunda olanların göreve getirilmediklerinde savrulmalarının daha da şiddetlenmesini bile görmüştü bu millet.

Ama ilmi ve tasavvufi bir gelenekten gelen ve uzun yıllar medrese eğitiminden geçtikten sonra ekran ve mikrofonun büyüsüne kapılanların savrulmalarına hazır değildi Müslümanlar.

Sadece bizim ülkemizde değil tüm dünyada ümmetin varlığı ve dirliği için bir turnusol kâğıdı görevi gören Filistin özellikle de Gazze direnişinden sonra medrese eğitimi gören ve Kuranı Kerim için bu günkü akademik düzeyin çok üstünde bir eğitim aşan sarıklı ve cübbeli hocaların kravatlı hocalar karşısında dimdik durmaları beklenirken savrulmaları kabul edilir bir şey değildir.

İşgalini soykırıma çeviren siyonist katillerle yapılan ticarete hayır diyemeyen bu mikrofon müçtehitlerinin de akademik müçtehitlerden bir farkının olmadığının ortaya çıkması nihayetinde Müslümanların hayrına olacaktır diyoruz.

FARKINDA MIYIZ?

İnternetle tanışıp sosyal medyada açtıkları alanı televizyon ekranlarında genişleterek hayli müşteri kitlesi edinen ekran hocalarının Filistin topraklarını işgalden sonra Müslümanları açlığa mahkûm edercesine ambargo uygulayan siyonist katillerle olan ticareti onaylamaları İslam Ümmetine yapılmış bir ihanettir.

İşgalci siyonist yönetimle olan ve savaş malzemesi olabilecek malları Filistin’deki Müslümanlarla ilişkilendirerek İslam insanları açlığa mahkûm etmez sözleri ile normalleştirmeye çalışan şaşkınlar Gazze Şeridinde açlıktan ve ilaç yokluğundan ölen tüm Müslümanların vebalini yüklenmiş olmaktadırlar.

Televizyon ekranlarında kurulan şöhret sahnesinde yer alabilmek için mahrem konuları bile fütursuzca ifşa edenlerin durumu görünce bu şaşkınlıklarına sadece üzülüyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Süleyman Küçük Arşivi