Oğuzhan Kara

Oğuzhan Kara

Yolun Sonu

Yolun Sonu

Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan, din gününün sahibi, yaratan, yaşatan, yöneten, rızık veren, kendisine kulluk yapılan, rızası gözetilen ve kendisinden yardım istenilen Allah’a hamdolsun. Kıyamete kadar gelecek bütün insanlığa rehber olarak gönderilen Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’e salat ve selam olsun.

Akıl ve irade gibi iki nimetle donatılmıştır insan. Kendi irademizle iyi ile kötü, güzel ile çirkin, doğru ile yanlış, faydalı ile zararlı, adalet ile zulüm, helal ile haram arasında tercihte bulunuyoruz. Tercihte bulabiliyor olmamız, bu tercihlerimizden sorumlu olmamızı gerekli kılar. Selim akıl, bunu kabul eder. İnançlı insanlar olarak, bu tercihlerimizin karşılığını hem dünya hayatında hem de ahiret hayatında göreceğimize iman ediyoruz.

İmtihan, sadece hınzır eti ve türevlerinin kullanımı olarak karşımıza çıkmaz. Bu yazıyı okuyan kardeşlerimiz hınzır konusunda zaten hassastırlar. İmtihan, bazen kredi, bazen yarış atı, bazen iddia, bazen kumar olarak karşımıza çıkar. Bazen şans oyunu, bazen de bir başka haram olarak karşımıza çıkar.

Bir ses gelir kulağımıza, “şansını dene, kaybedecek neyin var ki, bir kereden bir şey olmaz.” O ses, bize teklifler sunarak, bizi cazibesine çekmeye çalışır. Sesin kimden gelmiş olabileceği düşünülmez. Ne de olsa kaybedecek bir şeyi yoktur! O ses, bazen torunumuza besmele çektirerek içine çeker bizi. Dikkat edesin canım kardeşim. “Hayır” diyelim. İki dakika içerisinde yapılan bu davranış (aldığımız sıra numarası vb.) bizi harama bulaştırmasın ne olur.

Canım kardeşim; yeryüzündeki her kötülüğü, her zulmü iyi imiş gibi gösteren İblistir, bunu unutmayasın. Ve İblis, kişiye göre hareket eden profesyonel bir düşmandır bunu bilesin. “İblis, “Rabbim! Beni azdırmana karşılık, andolsun ki yeryüzünde kötülükleri onlara güzel göstereceğim, içlerinde ihlâsa erdirilmiş kulların hariç, onların hepsini azdıracağım” dedi.” (Hicr Suresi 39,40)

* * *

Hırsızlık, gasp, zimmet, rüşvet, karaborsacılık, ölçü ve tartıda hile gibi haramlardan uzak duran benim canım kardeşim; Alın terinle kazandığın rızkını nerelerde harcadığın da önemli. Her ne sebeple olursa olsun kendini ve aileni heder edemezsin. Alkolün sahtesinin de sahte olmayanının da dinimizce yasak olduğunu biliyorsun.

Yıl Sonu eğlencesi adı altında dinimiz İslam’ın uygun görmediği organizasyonların peşine takılıp gidemezsin. Bilesin ki, herhangi bir kumarın ya da haramın yılda bir defa yapılmış olması onu helal kılmaz. Bu doğrultuda günlük hayatta verdiğimiz kararlarımızı yeniden bir gözden geçirmeliyiz. “Ey iman edenler! (Aklı örten) içki (ve benzeri şeyler), kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak, şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz.” (Mâide Suresi 90)

Benim canım kardeşim;

İnsanın umudunu çalan kumar, insanı tembelleştirir de aynı zamanda. İnsanlar arasına düşmanlık sokar bahisler. Dostlar arasına fitne sokar kumar. Kişiye kul olduğunu unutturur içki. Ailede mutluluğu, toplumda huzuru ve güveni bitirir alkol. Helalin peşinden koşalım canlarım; cazibenin değil. “Şeytan, içki ve kumarla, ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçiyor musunuz?” (Mâide Suresi 91)

* * *

İman edenler, Kerim Kitabımızın emrine uyarlar, kararlarını kendi nefislerine göre vermezler. Müslüman için her zaman ve durumda ölçü, İslam’dır. Ekranların ve reklamların cazibesine kapılıp kendini helak edemez Müslüman. Kelimelerin anlamlarından uzaklaştırılmasıyla, dinen uygun olmayan bir şeyin cazibesine kapılamaz Müslüman.

Bir kereden bir şey olmaz, kötü bir niyetim yok, sadece eğleniyoruz.” diyerek yanlışın peşinden gidemez Müslüman. Ve Peygamber Efendimizin (s.a.v.) tabiriyle “şirkten kaçınır, cana kıymaz, faiz yemez, yetim malına el uzatmaz, kötülüklerin anası olan içkiden, ömrünü zayi eden kumardan, Allah’ın gazabını gerektiren zinadan uzak durur” Müslüman.

Allah’a ve ahiret gününe iman eden benim canım kardeşim; Bilesin ki hayatımızın tamamı bir imtihandır. Ve bu imtihan son nefese kadar devam edecektir. Elhamdülillah, iman eden kimseler olarak ölçümüzün İslam olduğunun idrakindeyiz. Bundan dolayı bir tercihte bulunacağımızda cazibenin değil; câizliğin peşinden gidiyoruz. “Öyleyse Allah’a itaat edin, peygambere itaat edin ve Allah’a karşı gelmekten sakının. Şayet yüz çevirirseniz bilmiş olun ki, elçimize düşen sadece apaçık tebliğdir.” (Mâide Suresi 92)

Kerim Kitabımız Kur’an’ın emir ve yasaklarına uyan, aklını ve iradesini, yolun sonunu düşünerek kullanan benim canım kardeşim; Allah’a emanet olasın

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6 Yorum
Oğuzhan Kara Arşivi