Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah (c.c.)’a hamdolsun. Kıyamete kadar gelecek bütün insanlığa rehber olarak gönderilen Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v)’e salât ve selam olsun.

Diyanet İşleri Başkanlığı olarak, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in dünyaya gözlerini açtığı hafta olan haftayı Mevlid-i Nebi haftası olarak kutlamaktayız. Toplumsal farkındalık oluşturmak ve insanımıza Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in örnekliğini hatırlatma gayesiyle bu yazımızı bir fırsat biliyoruz. Bu vesileyle Allah ve Resulüne iman eden bir Müslüman nasıl olur yeniden hatırlıyoruz. “Biz seni âlemlere ancak rahmet olarak gönderdik.”( Enbiyâ Suresi 107)

Allah (c.c.)’a ve Resulüne iman edenleriz biz, Elhamdülillah. Hz. Muhammed (s.a.v.)’i tanımanın, onun hayatını öğrenmenin gayretindeyiz. Onu seviyoruz. Ona, şüphe etmeden iman ediyor ve onun mücâhedesini örnek alıyoruz. Onun doğup büyüdüğü beldeleri görmek için can atıyoruz. Onunla aynı şehirde yaşamanın, onunla akraba olmanın yetmediğini biliyoruz. Hayatımızda uygulamadıktan sonra kitabî bilginin bir faydasının olmadığının idrakine varıyoruz. Ziyana düşenlerden olmamak için Hz. Muhammed (s.a.v.)’in kıyamete kadar gelecek bütün insanlığa rehber olarak gönderildiğine iman ediyoruz. “Kendilerine kitap verdiklerimiz, onu (Peygamberi) kendi öz oğullarını tanıdıkları gibi tanırlar. Kendilerini ziyana sokanlar var ya, işte onlar inanmazlar.” (En’am Suresi 20)

***

“Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, Peygamber’e itaat edin. Amellerinizi boşa çıkarmayın.” (Muhammed Suresi 33) Ayetinden haberdar olan Müslümanlarız. Peygamber Efendimiz (s.a.v)’in ahlakını ve adaletini, sözünde ve alışverişindeki dürüstlüğünü, cömertliğini ve mertliğini kendi yaşamımızda uyguluyoruz. Ve Sevgili Peygamberimizin bizlerden istediği hususları yerine getirmek için gayret ediyoruz:

“Kendi adınıza altı şeyi bana garanti edin, ben de size cenneti garanti edeyim: Konuştuğunuzda doğru söyleyin, söz verdiğinizde yerine getirin, size (bir şey) emanet edildiğinde onun gereğini yapın, namusunuzu muhafaza edin, gözlerinizi (bakılması yasak olandan) çevirin ve ellerinize sahip olun.” (İbn Hanbel, V, 323)

“Peygamber size ne verdiyse onu alın, neyi de size yasak ettiyse ondan vazgeçin. Allah’a karşı gelmekten sakının…” (Haşr Suresi 7) ayetinden haberdar olan Müslümanlar olarak Peygamber’e itaatin Allah’a itaat olduğuna, O’na isyanın Allah’a isyan olduğunu hatırlıyoruz. Allah’a karşı gelmekten sakınıyoruz; Onun emirlerinin ve yasaklarının sosyal medyayı da kapsadığını hafife almıyoruz. Ve sosyal medyada rastgele içerik paylaşmayı bırakıyoruz.

Allah’a karşı gelmekten sakınan Müslümanlar olarak Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ne verdiyse onu alıyor ve neyi de yasak ettiyse ondan sakınıyoruz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in emir ve yasaklarını hayatımızda tatbik ediyoruz. “Biz, o Peygamber’e şiir öğretmedik. Bu, ona yaraşmaz da. O(na verdiğimiz) ancak bir öğüt ve apaçık bir Kur’an’dır.”(Yasin Suresi 69) ayetine iman eden Müslümanlarız biz. Onun çağlar ötesinden bugünler için de söylediği sözlerini yeniden hatırlıyoruz: “İnsanlar zalimin zulmünü görür de ona engel olmazsa, Allah’ın onları genel bir azaba uğratması kaçınılmazdır.” (Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân, 5.)

Zulmün, insafsızlığın, şiddetin, vahşetin ayyuka çıktığı günlerdeyiz. Biz Müslümanız; Rabbimizin bizi taşıyamayacağımız yükle imtihan etmeyeceğine inanıyoruz. Rabbimizin yaptıklarımızdan ve yapmamız gerekirken yapmadıklarımızdan hesaba çekeceğine iman ediyoruz. Siyonist ve emperyalistlerin korkak planlarının boşa çıkacağına inanıyoruz. Bir gün mutlaka her hak sahibinin hakkını alacağına iman ediyoruz. Zulüm nerede ve kim tarafından işlenirse işlensin onu durdurmak için gayret ediyoruz; “Kim bir kötülük ve haksızlık görürse onu eliyle düzeltsin, eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin, buna da gücü yetmezse kalbiyle buğzetsin.”(Müslim, Îmân, 78)

Peygamber Efendimizin ahlâkı ile dirilip ümmet olmak duâsıyla “Mevlid-i Nebi” haftanızı tebrik ediyorum. Allahümme Salli Alâ Muhammed (s.a.v.). Allah’a (c.c.) emanet olunuz. 16.09.2024