Yaz Mevsimi
Belki de en güzeli, zamanı, mevsim mevsim yaşamak. Hayatı senelere; bir seneyi 4 eşit parçaya bölüp yaşamak en doğrusu olmasaydı, her mevsimin kendine has meyveleri olur muydu, hiç? Baksanıza, havanın ve suyun, göklerden ve dağlardan inişi, gelişi ve akışı da hep mevsim mevsim, zaten. Öyle, çünkü en güzeli de zamanı mevsim mevsim yaşamak.
**
Ben öyle yapıyorum en azından. Giyeceklerimin, yiyeceklerimin ve yapacaklarımın hepsi ve tek tek her biri, o an içinde bulunduğum mevsime odaklıdır. Şimdi de, yaz’ım. Yazı’ım… O değil de, yazım’da bir mevsim dile gelecek zaten, bakın…
***
Ağzımdan laf değil; elimden iş gelir benim. Eh, yaz’ım! Ardımdan yağmur diye ağlayan bir sonbaharım; önümden, yoluma çiçekler seren bir ilkbaharım vardır, benim. Lafı da fazla uzatmayacağım. Dedim ya, ben konuşmam; yaparım. Mevsimlerin hası ve şahı; hepsinin içinde en gösterişlisi olduğumu kim inkar edebilir ki, benim? Gerçi, neredeyse benim kadar namlı bir kış mevsimi de vardır, zamanın. Onun bozduklarını, ben yerine koyarım. Öldürdüğü doğaya suni değil; gerçek bir teneffüs yaparak… Ben… çiçekleri bile elimin tersiyle ağaçlardan silip, dalları meyvelerle donatanım.
**
Şöyle göz ucuyla buraya bir göz attım da… Ne de doğru söylenmiş, en baştaki sözler! “zamanı mevsim mevsim yaşamak”mış, falan. Gerçi şu atlanmış ki, o 4’ün aslolanı da, hep benim. Demiş miydim? Ne o? Kibirli mi geldi bu sözler? Ah siz insanlar…
**
Ah! Beni bile yordunuz, sizler. Kibirmiş, vakarmış, hepsi bir yere kadar. Konu siz olunca, dünya bana bile dar. Bir yarımküreden başka yarımküreye dolaşmaktan, o ‘devamlı yapmaktan’, edip eylemekten falan değil de… Bir ufak küreciğe; yeryüzüne ve gökyüzüne karşı böyle nankör oluşunuzdan; kadir kıymet bilmeyişinizden… Çok yoruldum!
**
Belli etmemeye çalışsam da, inanın, bir yere kadar. Vakti zamanı değilken bir oraya bir buraya çağrılıp koşmaktan, çok yoruldum. Buzulları eritip taşırdım, dengeyi şaşırdım ve haddi çoktan aşırdım. Küresel ısınma diye ismini takıp, gerçekte kafanıza ve aklınıza hiç mi hiç takmadığınız şey var ya, onu diyorum. Yoruldum. Meyvesiz yazların ve susuz kışların hepsi, artık size müstahak.
**
Zamanı mevsim mevsim yaşamak, artık olmayacak. Zamanı mevsim mevsim yaşamak… İnsan, ne de nankördür, özünde. Boşa gitmesin bari, güleyim de! Yaz’ım! Bu mudur benim kader yazı’m?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.