Üniversite sınav sonuçları açıklandı. Dün itibarıyla da yerleştirme sonuçları belli oldu. Öncelikle tüm öğrencilerimize hayırlı olsun. Kazanan kardeşlerimizin en iyi şekilde okullarını bitirerek ümmete, ülkemize, ailelerine ve kendilerine faydalı olmalarını ümit ediyorum.

Kazanamayan kardeşlerimize de söyleyeceğim ilk şey: Dünyanın sonu değil! Üniversite kazanarak hayatınızı kazanmıyorsunuz; üniversite kazanamazsanız da her şey bitmiyor.

Günümüzde en çok unuttuğumuz ve belki de en önemli mefkûremiz burada başlıyor aslında. İsmet Özel’in, tüm evlere asılması ve tüm gençlere ezberletilmesi gereken bir sözü aklıma gelir her ne zaman bu konuyla ilgili düşünsem; hemen herkese ders vermeye kalkarım.

Neydi o söz peki?

“Kadınlar kocalarına veya oğullarına 'Ben senden yüksek gelir değil, sadece helal para kazanmanı istiyorum' dese Türkiye'nin yüzü değişir.”

Maalesef, şimdi kaybettiğimiz en önemli ülkülerimizden biri bu. Geçmiş dönemdeki vazifelerimizden ve şimdiki bulunduğumuz konumdan dolayı, tercihler döneminde birçok öğrenci ile görüşme imkânımız oldu. Her birinin önceliği ise aynıydı:

“Daha kolay nasıl atanırım?”

“En çok nerede rahat ederim?”

“Maddi olarak hangisi bana daha çok imkân sağlar?”

Elbette bunlar önemli. Ancak daha önemli olan, ne kadar fayda sağlayabileceğimizdir. İstersek dünyanın en variyetli insanı olalım ya da alanındaki en iyi mühendis, doktor veya mimar olalım, emin olun bunların zerre miskal önemi yok.

Mazlum ve mağdur insanlara yardım etmedikten sonra, çevresine, şehrine, ülkesine faydası olmadıktan sonra, ana babasının hayır duasını alamadıktan sonra neye yarar ki?

Tabii, bu hassasiyetler bakkalda satılmıyor veya okullarda öğretilmiyor. Nihayetinde tüm bunlara sahip olmanın yolu da aileden geçiyor.

E o zaman ne oldu okul, üniversite, bilmem kaç yıl dirsek çürütme? İnsanoğlu bu ve benzeri hassasiyetleri yaşlılık döneminde kazanıyor. Veya "hatırlıyor" demek daha doğru olur herhalde. Ama gençlik döneminde bu hasletlere sahip olup hayatının merkezine alabilenler, asıl kazananlar ve hayatın zevkine varabilenler oluyor.

Hasılı, üniversite kazanılmış ya da kazanılmamış, bölüm iyiymiş ya da değilmiş, üniversitesi başarılıymış ya da değilmiş, emin olun önemli değil. Çünkü tüm dünya birleşse, senin kazanacağın rızka engel olamaz, olamıyor.

Yani demem o ki, “Fazla şiitmeye gerek yok!”