Sizde O Vizyon Var mı?
Mart ayı sonunda yapılacak belediye seçimleri için adayların belirlenmesi ile birlikte partilerin çalışmalarının daha belirginleştiği bir döneme girmiş olduk.
Seçimde ister kendisi aday olsun, isterse de bir parti adayını desteklemek amacı ile size siyasetten bahseden kişilere soracağınız bir takım sorular vardır elbette.
Gelecek kişinin belediye başkanı, meclis üyesi veya muhtar adayı olması fark etmez.
Kim olursa olsun önünüze çıkacak veya kapınıza gelecek veya elinizden tutup bir söz söylemek isteyen kişilere bize kalırsa soracağınız ilk soru “sizde o vizyon var mı?” olsun.
Konuşacağınız ve sonrasında söylediklerinden ikna olursanız seçilmesi için oy vereceğiniz kişiye “sizde o vizyon var mı?” diye sorun ki; seçildiğinde neler yapabileceği ortaya çıksın.
Bu soruda ısrar ettiğinizde göreceksiniz ki gelecek için söylediklerinin yanında, geçmişte ne yaptığı ve ne yapamadığı ortaya çıkmış olacaktır.
Seçeceğiniz kişiye “sizde o vizyon var” mı diye sorun.
Bu sorunun kişileri ifşa etmesi gibi siyasetlerini de ifşa etme özelliği vardır.
Çünkü bu ülkede siyasetçi tanımı değişti.
Mahalli seçimlerde bile kendisini seçecek olana değil de, başkentte kendisini seçecek olanlara selam çakanlara siyasetçi denilir oldu.
Seçeceğiniz kişiye “sizde o vizyon var” mı diye sorun.
Çünkü bu ülkede şehir tanımı da değişti.
Bu ülkede yüzyıllara varan geçmişiyle varlığını sürdüren kadim şehirler, siyasetçiler elinde kent oldu.
Seçeceğiniz kişiye “sizde o vizyon var” mı diye sorun.
Çünkü tabir caiz ise kent tanımı da değişti.
Bu ülkede şehirler rant paylaşımının eş-dost ve siyasi birliktelikler arasında paylaşıldığı yerler oldu.
Seçeceğiniz kişiye “sizde o vizyon var mı” diye sorun.
Çünkü bu ülkede zenginlik tanımı da değişti.
Şehir tarla alıp, kentte arsaya dönüştürerek satmak zenginlik yolu oldu.
Seçeceğiniz kişiye “sizde o vizyon var mı” diye sorun.
Bu ülkede belediyeye seçildikten sonra partilileri belediyeye doldurmak marifet sayılır oldu.
Bunun nedeni belediyeye kapağı atanlara verilen asgari ücret bile bu ülkede artık zenginlik sayılır oldu.
Seçeceğiniz kişiye “sizde o vizyon var mı” diye de sorun.
Çünkü bu ülkede çoktandır yönetici tanımı da değişti
Yönetici zannederek seçilenlerin zannettiklerimiz gibi değil de günü kurtarmaya çalışan idareciler oldukları ortaya çıktı.
Seçeceğiniz kişiye “sizde o vizyon var mı” diye de sorun.
Sorun ki, seçildiklerinde insanları açlığa mahkum edenlerden mi, açlığı ve yoksulluğu ortadan kaldırabileceklerden mi olduğu ortaya çıksın.
Bilgi, tecrübe ve marifetleri ile insanlar açlıktan kıvranıyor ve yardım alabilmek için yalvarıyorken market çöplerinin çöplerle dolu görüntüleri yaşanmasın bu şehirde.
Ya da, insanlara maddi ve manevi hiçbir fayda sağlamayacak işlerle vakit geçirerek belediye imkânlarını har vurup harman savururken Mubarek Ramazan ayında şu kadar yardım yaptık diyemesinler.
Daha doğrusu insanları neden kendilerinden yardım isteyecek hale düşürdükleri ortaya çıkmış olsun.
Seçeceğiniz kişiye “sizde o vizyon var mı” diye de sorun.
Sorun ki, Camilerde sadece Mubarek gecelerde ve Cuma namazlarında gösteriş için vatandaşla iç içe görünüp, sonrasında randevu alınmayan bir hale düşenlerden olmasınlar.
FARKINDA MIYIZ?
Bu ülkede siyaset seçmen için yapılmaz.
Bu ülkede siyaset vatan millet edebiyatına rağmen, vatan millet için de yapılmaz.
BU GÜN BU ÜLKEDE YAPILAN SİYASETTE TEK AMAÇ, KOLTUĞUN DEVAMLILIĞIDIR.
Seçmen hiçbir zaman siyasette belirleyici değildir ve belirleyici konuma gelmesine asla izin verilmez.
Biraz olsun olup bitenlerin farkına varmaya başladığı zaman ise kutsallaştırılmış devletin devamlılığı adına bir dahaki seçimlere kadar sesi bastırılır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.