Ahmet Güldağ

Ahmet Güldağ

Sevgi Köprüsü

Sevgi Köprüsü

Muhterem okuyucular hatırlarsanız KonTV de de yayınlandığı gibi “Arkadaşlık” , “dostluk” üzerine anlatımlarım olmuştu.
Bu günde Tarihi yazılara ara verip “Sevgi” üzerinde mistik bir öyküyü anlatmak isterim.
***
Babalarından kalan tarlayı ikiye ayırsalar da yıllarca iki kardeş beraberce ekip biçmişler.
Tam 40 yıl boyunca tarlalarını beraber sürüp, beraber ektikten-biçtikten sonra her nasılsa aralarına bir soğukluk düşmüş.
***
Şimdi hatırlayamayacakları kadar sudan bir sebepten dolayı önce makinelerini, aletlerini, işçilerini paylaşmamaya başlamışlar, sonra birbirlerine kırıcı sözler sarf etmişler, nihayet selamı sabahı da kesmişler.
***.
Bir sabah Mehmet’in kapısı çalınır. Açıp, bakınca: elinde alet çantası olan bir marangoz ile karşılaşır.
“Birkaç günlük bir iş arıyorum” der adam, “marangozluk bir işiniz var mı?”
Adamı süzerken birden aklına gelir Mehmet’in: “evet” der, “şu kanalı görüyor musun?
O kanalın ötesindeki tarla bir komşuma ait. Aslında abime.”
Geçen haftaya kadar o kanalın yerinde çayır vardı. Geçen hafta bir kepçe getirtti ve o kanalı açtırdı. Çünkü bana garezi var.
Ama ben de altta kalacak değilim. Şu ahırın yanındaki kütükleri görüyor musun? O kanal boyunca tam iki metre yüksekliğinde bir duvar yap ki bir daha onun ne toprağını ne de yüzünü göreyim.”
***
“Anladım efendim” der marangoz, “bana kazma, kürek, büyük testere ve çivi tedarik ederseniz hemen çalışmaya başlarım.”
Marangozun ihtiyaç duyduğu malzemeleri tedarik eden Mehmet ertesi gün ailesiyle birlikte kasabanın panayırına gider.
***.
Panayırdan döndüklerinde marangoz işini bitirmiştir. Ama Mehmet gözlerine inanamaz.   
Ağzı açık kalmış, gözleri fal taşı gibi açılır
              ***
Çünkü, ortada duvar filan olmadığı gibi kanalın üzerine bir köprü yapmıştı marangoz!
İki tarlayı birbirine bağlayan, sanat işi bir köprü.
Yürüyerek köprünün başına gelir.
Ve o anda öbür taraftan köprüye yaklaşan ağabeyi Ali’yi de görür.
Ali de köprüye gelir, biraz durakladıktan sonra,
Köprünün üzerinden geçerek, doğruca Mehmet’in yanına gelip, kollarını açarken:
“Ben ayırdım, sen birleştirdin. Yaptıklarımdan utanıyorum. Beni affedecek misin?”der.
             ***
Ve iki kardeş köprünün ortasında sıkıca kucaklaşırlar.
***
İyilikle kötülük bir olmaz, Sen (kötülüğü) en güzel bir şekilde sav. O zaman seninle arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki candan bir dost olur. (Fussilet,)
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle
***
Not:
26 Mart 2013 Salı günü saat 15,05 de KonTV Televizyonunda
Sayın Bn. Melahat Ürkmez Hanımefendinin sunduğu yaşam programında.
Bendenizin hayatından parçalar yayınlanacaktır.
KonTV Televizyonu Çatı, Kablo, Uydu, Digitürk vb. den yayın yapmaktadır.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Güldağ Arşivi