Sadık Küçükhemek

Sadık Küçükhemek

Rauf Denktaş Öldü

Rauf Denktaş Öldü

Medyadan öğrendiğimize göre, Başbakanlık, geçen cuma gecesi KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın ölümü sebebiyle Türkiye’de ‘Ulusal Yas’ ilan etmiştir. Kıbrıs basını söz konusu zatın ölümünü şu şekilde dünyaya duyurmuştur: Haberdar: “Ata'mızı kaybettik.” Kıbrıs: “Bir tarih göçtü.” Halkın Sesi: “Başımız sağ olsun.” Volkan: “Türk ulusunun başı sağ olsun.” Havadis: “Bir tarih göçtü.” Vatan: “Rauf Denktaş'ı kaybettik.” Kıbrıs Star: “Türk ulusu ağlıyor.” Kıbrıslı: “Ve o artık yok, bir tarih göçtü.” Afrika: “Denktaş öldü."
 Her fani gibi KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş da öldü. Zira Kur’an-ı Kerim’de buyrulduğu gibi; “Her nefis ölümü tadacaktır.” Dinimize göre, vefat edenin arkasından konuşmak doğru değildir; onun iyi yönlerini anlatmak, günahlarını ise örtmek gerekir. Fakat söz konusu zat sıradan biri değildir. Tarih bu zatı anlatacaktır. Basın tarihe ışık tutmak için yukarıda ifade ettiğim manşetleri atmıştır. Biz de tarihe ışık tutmak istiyoruz. Denktaş, Kıbrıs’ın manevi dokusunun canlanması için bir katkıda bulunmamıştır. Kıbrıs’ta Kur’an Kurslarının, İmam Hatip Liseleri’nin ve İlahiyat Fakülteleri’nin açılmasını engellemiştir. İnşallah bundan sonra söz konusu ilim ve irfan yuvaları açılır; böylece Kıbrıs’ın manevi dokusu yeniden canlanır. Tek kanatlı kuş uçmaz, yerde sürünür; bunun gibi materyalist bir toplum ayakta duramaz. Kıbrıs’ta bazı çevrelerin Türkiye ile sorun yaşamalarının ve Türk askerine “İşgalci güç” demelerinin ve devlet okullarında yazın Kur’an öğretimi verilmesine karşı çıkmalarının sebebi budur. 21.07.2004 tarihinde DENKTAŞ VE HAÇ isimli Merhaba’da yayınlanan yazımın bir bölümü şöyledir:
Devletin görevi, vatandaşına seçtiği dini, devlet okullarında sağlıklı bir şekilde öğretmek; hak ve batıl yolları tanıtmaktır. Rum devlet okullarında en az beş saat din dersi okutulur. Rum tarafında kilise ve okul yan yana ve iç içedir. Kısacası, Rumlar, vatandaşlarına seçmiş olduğu Hıristiyanlık dinini devlet okullarında sağlıklı bir şekilde öğrenme imkânını vermektedir. Bunu devletin varlık sebebi kabul etmektedir.
Her devlet başkanı, vatandaşının maddi ve manevi gelişiminden sorumludur. Siz bunu çok iyi biliyorsunuz ama yanlış itikadınızdan ve yanlış din anlayışınızdan dolayı görevinizi kötüye kullanıyorsunuz. Yani halkınızın dinini, devlet okullarında öğrenmesine laik devlet anlayışını bahane ederek engel oluyorsunuz. Efendimizin buyurduğu gibi, “Ölüm insana ayakkabı bağından daha yakındır.”
Bu nedenle size şu ayet-i kerimeleri hatırlatırız: Allah’ın nimetine nankörlükle karşılık veren ve sonunda kavimlerini helâk yurduna sürükleyenleri görmedin mi?(2) “Onlar cehenneme girecekler; o ne kötü karargâhtır.!” (3) “(İnsanları) Allah yolundan saptırmak için O’na ortaklar koştular. De ki: İstediğiniz gibi yaşayın! Çünkü dönüşünüz ateşedir.” (4)
Şimdilik köşkünüzde, sarayınızda istediğiniz gibi yaşayın bakalım! Kapitalistler gibi “Din vicdan işidir.” “Din, Allah ile kul arasında bir şeydir” deyip, vatandaşının dinini sağlıklı bir şekilde okullarda öğrenmesine engel olun bakalım. İmam- Hatip liselerinin, İlâhiyat Fakültelerinin ve Kur’an kurslarının açılmasına engel olun bakalım. Halkının materyalist/ putperest olarak yetişmesine gayret edin bakalım. Halkının Hıristiyanlık dinine geçişine bu şekilde köprü olun bakalım. Hesap günü yakındır! İşte hesap günü geldi çattı.
Kaynak
1. Bakara, 256
2. İbrahim, 28
3. İbrahim, 29
4. İbrahim, 30

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sadık Küçükhemek Arşivi