Üç Kasım’da yapılan seçimlerde resmi olmayan sonuçlara göre ABD’nin 46’ncı başkanı seçilen Joe Biden özet olarak şöyle dedi: “Ülkeyi ve insanları bölmeyeceğiz. Sistematik ırkçılıkla mücadele ve ırkların eşitliğine ulaşma çabası içerisinde olacağız. Ülkemizdeki demokrasiyi sağlama savaşı vereceğiz.”

Bu sözler beylik sözler, bu sözler, yüreklere birazcık su serpip asıl hedefine ulaşmaktır. Aslanın gülümsemesi, sırıtması karşısındakinin hoşuna gidebilir; ama onun niyeti karşısındakini parçalamaktır. Tabi karşısındaki bunun farkında ise kendini kurtarabilir, aksi halde aslanın pençeleri arasında can verir.  Joe Biden’in bu demeci de aslanın gülümsemesine ve sırıtmasına benzemektedir.

Joe Biden zamanında siyahiler, beyazlarla eşit mi olacak? Yani aynı mekânda iskân edebilecekler mi? Aynı lokantada yemek yiyebilecekler mi? Aynı mekânda eğlenebilecekler mi? Polisin gırtlaklarına oturmaktan kurtulabilecekler mi? Kurşunlarına hedef olmaktan emin olabilecekler mi? Yoksa aynı şekilde kölelik devam mı edecek?

Değişen bir şey olmaz; zulüm artarak devam eder. Çünkü ABD, demokrasi üzerine inşa edilmedi; zulüm üzerine bina edildi. Yüzbinlerce Amerikalı yerli Kızılderililer katledilmiştir.

Avrupa’da öyle. Mesela 1789 Fransız ihtilalinin simgeleri, Liberté, égalité, fraternité’dir. Liberté, “özgürlük,” égalité, eşitlik, fraternité, “kardeşlik" anlamına gelir.

İttihat ve Terakki Cemiyeti, Fransız Devrimi'nin bu sloganını kendine mal ederek Osmanlı Devleti’ne karşı kullanmıştır. “Liberté, égalité, fraternité" özdeyişini, hürriyet (özgürlük), müsavat (eşitlik), uhuvvet (kardeşlik) kavramlarıyla çevirmiş ve benzer anlamlara gelecek şekilde kullanmıştır.

Kullandı da ne oldu?  Osmanlıyı 1. Cihan Harbi’ne soktu. 7. Orduyu, Filistin- Suriye cephesinden geri çekerek koskoca Osmanlı Devleti’nin paramparça olmasına sebep oldu.

8. Cumhurbaşkanı Merhum Turgut Özal, 2. Abdülhamid Han’la ilgili yapmış olduğu tarihi konuşmasında bu konuda özet olarak şöyle diyor:

Bize, tarih ders kitaplarında, bir Türk on düşmana bedeldir. Bir Türk dünyaya bedeldir. 2.Abdülhamid “Kızıl Sultan’dır diye öğrettiler.

Dedem bize gelmişti.

 “-Bunların yalan olduğunu söyledi.”

Ben de,

-“Dede, sen mi iyi bilirsin yoksa kitap mı? dedim.

Sonra inceledik araştırdık ki; “2.Abdulhamid Han Sultanlığında bir karış toprak parçası vermemiş, 33 sene devleti güzel de idare etmiş; eğitim ve öğretime…  ağırlık vermiş. Daha sonra İttihat Terakki gelmiş birlik ve gelişme adına 1909 -1918’de koskoca imparatorluğu bozuk para gibi harcamış. Şimdi onlar hürriyet kahramanı 2. Abdulhamid Han Kızıl Sultan öylemi?”

Biz de diyoruz ki, Joe Biden ırkçı değil, demokrasi yanlısı öylemi?  Fransız ihtilalini gerçekleştiren burjuva sınıfı, Liberté, égalité, fraternité’ yanlısı öylemi? Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber (s.av.) Efendimize dil uzatan, o mübarek insana hakaret eden başta Fransa olmak üzere Avrupa demokrasi yanlısı öyle mi? İnsan haklarına, din ve vicdan hürriyetine saygılı öylemi?

Aslanın gülümsemesine aldanıp ona yaltaklanırsak sonumuzun hüsran olacağını ne zaman kavrayacağız acaba?

Joe Biden da aynı,  Donald Trump da aynı sadece davranış farkı vardır. Gayeleri ve hedefleri aynıdır. ABD derin devletinin gayesini gerçekleştirmektir. Trump  görevini yaptı… Sıra şimdi Joe Biden’da.

Bu adam, katmerli bir ırkçıdır. 2017’de Virginia'da beyaz ırkın üstünlüğünü savunanların düzenlediği bir eylemi gördüğümde başkanlık için yarışmaya karar verdim ve ırkçılığa karşı savaşacağım.” demesi ve siyahi bir kadını kendine başkan yardımcısı seçmesi, aslanın gülümsemesi ve sırıtması misali, siyahilerin oyunu almak içindir.

Joe Biden daha da ileri giderek şöyle dedi: “Muhaliflere destek vererek, Türkiye'deki iktidarı değiştirebiliriz. Bence bölgedeki müttefiklerimizle bir araya gelerek onun bölgedeki faaliyetlerini izole edebiliriz.  Erdoğan’a Kürtler konusunda boyun eğmezdim…”

Türkiye’de yapılan bütün ihtilallerin ana müsebbibi ABD’dir.  Bu böyle biline. 15 Temmuz kanlı darbe girişiminde başarılı olamayan ABD inşallah bundan sonra da Ülkemiz ve Ortadoğu üzerinde olan emellerinde de başarılı olamayacaktır.

Yeter ki Türkiye saflarını sıklaştırabilsin. Yeter ki ekonomide, sanayide ve eğitimde atılım yapmayı başarabilsin. Hoşça kalın.