Kişilerin başarı, hizmet, kahramanlık, sosyal yapım, yardımları vb. üzerine ödüllendirmeler yapılmaktadır.
Dünyada nişan, plaket (onurluk) vb. gibi ödüllenirlerken, yaptıkları işlemin manevi değeri de varsa ahir için sevap da alır. Böylece sadece yalan dünyada ödüllenmekle kalmayıp asıl olan ahrette cennet mükâfatını görebilir.
Unutamayacağımız ve dikkat etmemiz gereken bir husus vardır. Bu oluşumlardaki manevi hizmetlerin gizli olanı ile daha çok sevabın verileceği kaydı da var sayımlı. Örneğin bir çok hastane, han, hamam, aşevi vb. gibi tarihi sosyal hizmetleri yapanların adları o yerlere verilmemiştir. Yine örneğin pek çok hastane yapan Sultan II. Abdülhamid’in adı görülmez ama yakın devirlerde ideolojik bile olan ve sadece sosyal yardım hizmeti yapanların bile alayı vâlâ ile anıtları dikilir.
Dünyada ki ödüllendirmelere baktığımız zaman, oluşumların tam yerini bulup bulmadığı hususun da hayli fikirlerle serdedilirken, değerlendirmelerde yanlışlık içine girildiği de vurgulanmaktadır.
İşlem böyle olduğu zaman daha önde ödül alabilecekler de bir iç burukluğu yanında bu başkalarının da hamle yapmasına mani olabilmeyi doğurabilir.
Küçük bir örnekle başlayayım. Öğrencilerden tüm notu pekiyi olanlar arasında birkaçını ödüllendirmek yanında tüm notlarında iyi ve orta notu bulunan öğrencileri ön sıraya alırsanız! Düşünün diğerlerine olan şok yaratımını…
Keza kişilerden birden fazla okul hatta ilaveten hastane kütüphane vb. yapmış kimseler ön plana geçmesi gerekirken, sadece bir okul ve üstelik vergi mükellefi olup vergi düşümü yapabileceklerin tek okul veya hastane yaptırmalarında ön sıraya geçirilmesi ve diğerlerinin es geçilmesi…
Herhalde yanlış olacağı ve ileride yapmak isteyenlerinden bile vazgeçirebileceği düşüncesindeyim.
***
Yazımın konusu, geçenlerde okur dostumun anlatımı olan okul yaptıranlar için TBMM başkanlığınca illere gönderilen “Üstün hizmet adayı” seçimi ile ilgili konu olmakta. (https://www.merhabahaber.com/yazar/Ahmet_Guldag/2899/Odul_Secimi_ve_AK_Partisi_Tanitimi.html)
Tüm Konya ilinde onlarca okul, sağlık ocağı yapanlar hatta bir değil birkaç okul ve ilaveten sağlık ocağı vb. bile yapanlardan vergi mükellefi olmayanların bile bulunmaması yanında…
Vergi mükellefi olan ve tek okul yaptıran sadece üç kişinin adının gönderilmesine ait okuyucu dostumun eleştirisini yazmış ve Konya İl Genel Meclisi ilgililerinin açıklama istemiştim.
Sadece Konya İl Genel Meclisi Başkanı Sayın Ali Selvi Beyefendinin ilgi yazısı geldi.
Önemli kısmını sunacağım yazıda Sayın Selvi “Saygı değer Ahmet Bey” başlıklı yazısında, yüz yüze görüşme isteğinin Mart toplantıları ve yurt dışı seyahati dolayısıyla mümkün olamadığını belirterek konuya açıklık getirdiğim için teşekkür ederek açıklama yapmaktalar.
***
“T.B.M.M’ce 2005 yılında çıkarılan bir yönetmenlik ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve milletine ulusal ve uluslar arası düzeyde üstün hizmetlerde bulunanlara Türkiye’nin tanıtımına katkı sağlayanlara, halkın refahı, eğitimi, mutluluğu ve sosyal gelişimi için yararlı hizmetlerde bulunanlara, milli egemenlik ve demokrasi konularında yaptığı bilimsel çalışmalarla başarı gösterenlere “Türkiye Büyük Millet Meclisi Üstün Hizmet Ödülü” verilmektedir.
TBMM Üstün Hizmet Ödülü almaya aday gösterilecek hayırseverlerin, sanatçıların ve diğer şahısların tespiti noktasında ise aynı yönetmenliğin 12. Maddesinde belirtildiği üzere Vali, Kaymakam veya Belediye başkanlarının gösterecekleri adaylar arasından İl Genel Meclisi kararı ile belirlenecek olanlar, ödüle konu eser, hizmet çalışmalarıyla ilgili bilgilerin yer aldığı dosya TBMM Kültür, Sanat ve yayın Kurulu başkanlığına bildirilmektedir.
İlgili mevzuattan da anlaşılacağı üzere Konya İl Genel Meclisinin TBMM Üstün Hizmet Ödülüne aday gösterilecek “Aday adaylarının tespiti” sürecinde herhangi bir görevi bulunmamaktadır. İl Genel Meclisi, yönetmenliğin 12. Maddesinde belirtildiği şekilde Vali, Kaymakam ve Belediye Başkanlıkları tarafından Meclise sınılan aday adayları arasında seçim yapma durumundadır. Meclis 19 Şubat 2010 Cuma günü gerçekleştirdiği olağan üstü toplantısında valilik makamı tarafından bildirilen 8 aday adayı arasından hiçbir ayrım yapmadan Konya ili olarak 8 adayın da TBMM Kültür, Sanat, yayın Kurulu Başkanlığına bildirilmesine oy çokluğu ile karar verilmiştir.
TBMM’ce oluşturulan kurul önümüzdeki günlerde yapacağı bir toplantı ile 81 vilayetten gelecek aday adayların ilişkin bilgileri ihtiva eden dosyaları inceleyerek, 2010 yılı TBMM Üstün Hizmet ödülünü almaya hak kazanan vatandaşlarımızı belirleyecektir.” Derken ödüllerin Meclis Başkanı tarafından verileceğini ve konunun bu şekilde değerlendirilmesini belirtmektedir.
Nazik ilgilerine teşekkürlerimi sunarken işlemde ki konuda İl Genel Meclisinin değerlendirme rolü olmadığı beyanını sizlere sunmaktayım.
Bu durumda Valilik ve Belediye başkanlıkları neye göre yaptıkları? Ve Türkiye’nin 4. İli olan Konya’da bu kadarcık mı ödül almaya hak kazananlar olduğunu bir açıklasalar derken gelecek yazımda hem bunu hem de asıl ödülü kimler kimlere veriyor sizlere sunmuş olurum inşallah.
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…