Oğuzhan Kara

Oğuzhan Kara

Niyet Ettim

Niyet Ettim

Âlemlerin Rabbi, rahman ve rahim olan, din gününün sahibi, yaratan, yaşatan, yöneten, rızık veren, kendisine kulluk yapılan, rızası gözetilen ve kendisinden yardım istenilen Allah’a (c.c.) hamdolsun. Kıyamete kadar gelecek bütün insanlığa rehber olarak gönderilen Peygamber Efendimize salat ve selam olsun.

Bir fıkra: Oltasına bir türlü balık takılmayan cimri balıkçı dua ediyordur: “Allah’ım akşam olmak üzere ve balık sepetim boş. Allah’ım bir balık gönder de komşulara ikram edeyim.” Tam bu esnada olta bir sağa, bir sola hareket etmeye başlar. Balıkçı oltanın ucunda balık var diye sevinmektedir. Balığı, sevinçle kendine doğru çekmeye başlar cimri balıkçı. Balıkçı, oltadan ayırdığı balığı eliyle şöyle bir tartar; Tahmin ettiğinden çok daha büyüktür balık. Bu balık da çok büyükmüş, komşuya ziyan edilmez ki diye söylenmeye başlar. İşte tam bu esnada balık balıkçının elinden kayar ve suya düşer. Cimri balıkçının pişmanlığı dilinden dökülür: Allah’ım şaka! yapmıştım, komşuya ikram edecektim.

* * *

Yapılan işler niyetlere göre değerlenir. Herkes yaptığı işin karşılığını niyetine göre alır. Kimin niyeti Allah’a ve Resûlü’ne varmak, onlara hicret etmekse, eline geçecek sevap da Allah’a ve Resûlü’ne hicret sevabıdır.” diyerek niyetin önemini hatırlatır Peygamber Efendimiz. (s.a.v.) Yine iyi niyete dayanmayan, sadece gösteriş için yapılan davranışların Allah katında hiçbir değerinin bulunmadığını şöyle bir misal ile ortaya koymuştur Peygamber Efendimiz (s.a.v.):

Kıyamet gününde ilk defa bir şehit hakkında hüküm verilecek. Allah’ü Teâlâ şehit zannedilen kimseye ne yaptığını sorduğunda:

- Senin uğrunda çarpıştım, şehit edildim, diyecek. Allah-ü Teâlâ ona:

- Yalan söyledin. Sana cesur adam desinler diye çarpıştın, buyuracak ve o adam yüz üstü sürüklenerek cehenneme atılacak. Daha sonra ilim öğrenip öğreten ve Kur’an okuyan bir kimse getirilecek. Ona da ne yaptığı sorulacak.

- İlmi öğrendim ve öğrettim. Senin rızânı kazanmak için Kur’an okudum, diyecek. Allah Teâlâ ona:

- Yalan söyledin. İlmi, sana âlim desinler diye öğrendin. Kur’an’ı ise, güzel okuyor desinler diye okudun. Nitekim öyle de denildi, buyuracak. O adam da yüz üstü sürüklenerek cehenneme atılacak. Daha sonra zengin bir kimse huzura getirilecek ve ona kazancını ne yaptığı sorulacak.

- Kazancımı senin uğrunda harcadım, diyecek. Allah-ü Teâlâ ona: Yalan söyledin. Sen, insanlar sana cömert desinler diye vermiştin diyecek ve o da sürüklenerek cehenneme atılacak. (Allah muhafaza eylesin.)

Canım Kardeşim;

İnançlı insan; kalp kırmayan, insanları karalamayan ve insanları kalıbına göre değerlendirmeyendir. Kalbin yarılıp bakılmasıyla bile niyetin bilinemeyeceğini bilen inançlı insan, niyet okuyuculuğu da yapmayandır. Ve kalp kırmayan, kalpleri birleştiren elinden ve dilinden emin olunandır. Allah’ a ve ahiret gününe iman eden insan; diline ve kalbine dikkat ederek, Peygamber Efendimizin (s.a.v.) ikazına kulak verir: “Kulun kalbi doğru olmadıkça imanı doğru olmaz, dili doğru olmadıkça kalbi doğru olmaz. Komşusu zararlarından emin olmadıkça kişi cennete giremez.”

Allah’ a ve ahiret gününe iman eden insan; niyetine dikkat eder. Namazını, “Ne güzel namaz kılıyor.” denilmesi için kılmayan inançlı insan, “niyet ettim ayıp olmasın diye namaza” da demez. Bir simidi paylaşırken, bir garibi sevindirirken, hiç tanımadığına bile selam verirken âlemlerin Rabbi olan Allah’ın rızasını gözetir inançlı insan.

Allah rızası için Kerim Kitabını okumaya devam eder inançlı insan. Okuduklarını anlamak, anladıklarını da yaşamak ve yaşatmak üzere gayret eder. Zamanın emanet olduğu bilinciyle saatlik, günlük, haftalık, aylık ve yıllık çalışmalarına devam eder inançlı insan.

Niyetin hedefe kilitlenmiş bir füzeden daha etkili olduğunu bilir inançlı insan. Ve niyetin odaklanmış enerji olduğunu bilen inançlı insan, niyetini sağlam ve tam yapar. Şimdi niyetlenelim:

Niyet ettim; bu günümün güzel geçmesine.

Niyet ettim; yediklerimin ve içtiklerimin şifa olmasına.

Niyet ettim; kötü, çirkin, yanlış ve zararlı olan davranışlarımı terk etmeye.

Niyet ettim; iyi, güzel, doğru, faydalı ve adil olanı yapmaya.

Niyet ettim; Kendime, aileme, memleketime ve Müslümanlara faydalı olmaya.

Niyet ettim; Kıyamete kadar gelecek olan bütün insanlığa faydalı olmaya.

Niyet ettim; ibadetlerimi daha planlı ve îtina ile yapmaya.

Niyet ettim; Bu köşe yazımızın dünya ve ahiret hayatında salih amel olarak karşımıza çıkmasına.

İhlasla gayret eden inançlı insanın hedefinde, hep Allah (c.c.) rızası vardır. Neyi, nerede, ne zaman, nasıl ve ne kadar yapması gerektiğinin bilincinde olan inançlı insan, yaptığı bütün çalışmaları el âlem için değil, âlemlerin Rabbi olan Allah (c.c.) için yapar. “Şüphesiz benim namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabbi olan Allah içindir.” (En’am Suresi 162)

Allah’a emanet olunuz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Oğuzhan Kara Arşivi