Ahmet Güldağ

Ahmet Güldağ

Neden Öyle? Niçin Böyle?

Neden Öyle? Niçin Böyle?

Türk – İslam âleminin büyük düşünür ve mutasavvıfların en önde gelenlerinden, İrfan ve ilim sahibi olan, kendini tüm Dünya âlemine kabul ettiren Büyük mutasavvıf Hz. Mevlâna Celâlettin-i Rûmî Diyar’ın ünlü Mesnevisinin her satırı bir manevi hazine bolluğunu nakşeder.
Okurken kendinizden geçercesine dalarsınız mânâlara
İşte bunlardan bir damla olan ve dünya âlemine ışık tutan eşsiz eseri Mesnevi’de “Neden ve Niçin”leri karşıt yaparak her yönde ki çeşitlemeleriyle bizleri mânâ âleminin derinliğine götürmekte
Yaşamımızın şu günlerindeki haline de uyan bizlere ışık tutan yol gösteren bu mânâ âleminde bir kez daha gezinelim.
 ***
Hepsi Mâden de, niçin bu faydalı şu zararlı?
Neden bunun aklı başında, şu sarhoş?
Irmakların kaynağı aynı denizlerin, niçin bu tatlı, şu zehir zemberek?
Hür, esir, akıllı ve şaşkın aynı karından doğuyorsa “Çocuk, Babanın sırrıdır” sözü niçin doğru?
Âşığın kararsızlığı, sevgilinin karar ve sebatındandır. O dağ gibi nazla durdukça âşık yaprak gibi titrer...
Eş ne demek? Misil, benzer; İyinin kötünün misli...
Burası, anlayışlının anlayışsızdan daha âciz olduğu bir yerdir. Burada parlak güneş bir zerreye kulluk eder.
Aslan, ceylanın önüne baş kor. Bunlara inanmıyorsan, Allah Resûlü niçin yoksullardan devamlı dua isterdi?
O padişahların kıymetli definelerini yıkık yerlere gömdüğünü biliyordu... Kötü zan define yolundaki ters çakılmış nal izlerine benzer...
Peygamberler dert ve sıkıntılara sabırla başlarını yüceltirler...
Bu âlem insana ebedi gülse ve kaşlarını hiç çatmasa ne vardı?
Devamlı değişerek zahmete sokmasa, aşına acı katmasaydı. Gündüzün ışığını gece çalmasa, zevk ve neşe bahçesini kış dondurmasaydı. Saadet ve huzuru âlem endişesi ile bozmasaydı. Allah’ın iyilik ve rahmetinden ne eksilirdi?..
Konuşanın sözündeki güzellik, dinleyicidendir...
Öğretmenin heyecan ve verimi çocuğun tesiriyledir...
Çalgıcının dinleyeni olmazsa, çalgısı yüktür ..Ne gönlüne bir nağme doğar, ne güzel yansır, nede parmakları hünerle tellerde gezinir...
Allah Resûlü; Allah diyenlerin arzusuna göre konuşanların diline güzellik ve incelik lütfeder, buyurdu.
Ama halk, yemek ve kadın sevdâsından Hak’ın san’atını görmeye ve aşkını görmeye vakit bulamaz.
Her işte yardımını dilediğimiz Allah isterse hiç ziyan etmeyiz.
Ateşi (Hz. İbrahim’e) gül bahçesi haline getiren, zararsızda kılabilir. Dikenden gül bitiren, kışı bahara, derdi neşeye çevirebilir.
Her şeyi yoktan var eden varlığı ebedi kılsa nolur?
Bedene can veren canı geri almasa ziyan mı eder? Kula çalışıp yorulmadan verse, insanları şeytanın hilesinden korusa ne olur ki?
Acı, tatlı olmasa, güzel, çirkin, zor, kolay bulunmasaydı nasıl birisine sabırlı, iyi, cömertlik ve yiğitlik sahibi denirdi... ( Mesnevî; Cilt 6 Sah. 120-141)
 ***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…
***
Mutasavvıf: Gafletten uzak olarak yâni her an Hakk’ı zikreden, kalbini mânevî kirlerden temizleyen ve Allah’tan başka her şeyi gönlünden çıkaran, rûhunu Hakk‘ın zikri ile süsleyen tasavvuf ehli, velî, mürşid, ahlâk-ı hasene sâhibi

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Güldağ Arşivi