Küçük bir nefes… Bir can suyu oldu Karabük karşısında alınan galibiyet.

Hatta, 6 puandan da öte.. Bir moral, bir özgüven… Bir toparlanma, kendine gelme aralığı.

Ne kadar güzel, sevinmek.

Ne kadar güzel daha geçen hafta yönetimi istifaya çağıran, futbolcuları protesto eden o cefakar taraftarların stadı neşe içerisinde, mutlu olarak terketmesi.

İçerisinde bulunduğumuz ligin kıymetini bilmeliyiz.

1. Lig maçlarını izliyoruz. Keyifsiz, tatsız. Bununda ötesinde Konyaspor’un düşmesiyle Konya’da küme düşecek. Futbolumuz küme düşecek.

O nedenle, daha lig bitmedi, her ne kadar tehlike devam etse de bundan kurtulmak, yönetimin, teknik adam, futbolcu, taraftar ve basının birlik olmasından geçer. Dahası,. Tüm Konya kenetlenmeli.

Telaşlanmadan, stres yapmadan, el ele vererek bu krizden kurtulmak yakışır Konya’ya, Konyaspor’a.

…

Atiker Konyaspor, son 4 hafta da aldığı sadece 1 puanın getirdiği stresle çıktı maça. Tabi ki, karşısında son 7 haftadır kazanamayan ve 8 puanla ligin dibine demir atan Karabükspor vardı.

O nedenle, 6 puanlık maçtı.

Alınacak bir galibiyet, Konyaspor’un tehlike hattının hemen üzerine çıkması, moral motivasyonu sağlanması, rakiplerle aradaki puan farkının açılmaması açısından çok önemliydi.

Son haftalarda üzerine basa basa söylediğimiz gibi, golcü sıkıntısı çeken Atiker Konyaspor, maça Mehdi Burabia’nın 3. bölgede, yani forvette değerlendirilmesiyle başladı. Teknik adamlar doğru karar vermişler, iyi mücadele eden ayakta kalan bir 11 ile çıkarttılar takımı sahaya. En azından, Eze, Ezekiel gibi sahada gezinen, takımı 10 kişi bırakan bir kadro yoktu önceki akşam.

Atiker Konyaspor, ilk 45 dakika da daha etkili göründü. Her ne kadar teknik adamlar defans kurgusuyla yine oynasalar da rakibe pozisyon vermeyen, orta alanda Karabüksporlu futbolcuların pas trafiğini keserek oyun kurmasını engelleyen, dönen topları alan ve pres yapan  bir takım izledik.

İkinci yarıda doğal olarak kaybedeceği bir şeyi olmayan Karabükspor cesaretle Konyaspor’un üzerine geldi. Bunun sonucu da net pozisyonları vardı. Buna karşılık, Konyaspor da kontrataklarla pozisyonlar üretti, ama her maçta olduğu gibi yararlanılamadı. . . 

Musa ve Vedat ilerleyen dakikalarda  fizik olarak oyundan düşseler de görevlerini yaptılar. Mehdi, Konyaspor’a geldiği günden buyana belki de en iyi, en etkili futbolunu oynadı.  Skubiç ile birlikte takımın en iyisiydi dersek yanılmayız. Miloseviç çok çalıştı, ancak gol yollarında etkili alamadı. Ama, uzatma dakikalarında attığı şık golle sonucu ilan etti.,

Kısacası, kazanılması gereken bir maçtı. 14 puan yeterli mi? değil. Ama, ilk yarının bitmesine daha iki hafta var. Her ne kadar rakipler güçlü olsa da ortada kazanılması olası bir 6 puan var. Oynanmamış hiç bir maç kaybedilmiş sayılmaz.

Karabük karşısında alınan 3 puan Konyaspor adına bir nefes, bir can suyu oldu. Umarım gerisi gelir.

…

Geçtiğimiz hafta içerisinde basından izlediğimiz kadarıyla, Atiker Konyaspor’da iki yöneticinin istifa ettikleri şeklinde bir haber vardı. İstifaları kabul edildi mi, göreve devam ediyorlar mı? bilmiyorum.

Ama, zamansız bir istifa gibi geldi bana.

Dahası, her iki yönetici de istifa ederek sorumluluktan kurtulduklarını mı? sanıyorlar!.

Asla, Konyaspor’u bu duruma düşüren herkes, en üst kademesinden, en alt sorumlusuna kadar herkes bunun hesabını verecek.

Konya’ya ve Konyaspor’a bu sıkıntıyı yaşatmaya kimsenin hakkı yok. Bundan kaçışta. 

--