Bir seçim daha geride kaldı. Sonuçlar vatana millete hayırlı olsun.

Önce kazananlardan! başlarsak Ak Parti kendilerinin dahi beklemediği bir oy oranı ile tekrar tek başına iktidara geldi. Türk demokrasi tarihinde ender görülen bir hadise bu. Kendilerini tebrik eder, yanlış gördüğümüz her icraatlarının takibinde olduğumuzu hatırlatırız. Kazanmasının en büyük nedeni tabii ki korku siyaseti gütmeleri idi. Ak Parti ölüyü gösterip milleti hastalığa razı etmeyi başardı(!)

HDP 7 Haziran’a nispeten oy kaybetmiş olsa da barajı aşmayı bir şekilde başardı. Aşırı sol gurupların oyu olmasa belki de barajı aşamayacaktı. Umarız demokrasi çerçevesinde kalırlar, sadece siyaset yaparlar. Diğer türlü bu millet ne yapacağını çok iyi bilir bunu da unutmasınlar.

CHP ise her zamanki CHP. Ne uzar ne kısalır. Oy oranında herhangi bir farklılık (yaşanmaz) yaşanmadı. 

Bu arada Cemaatin oyu buharlaştı galiba! Cemaat bu ise oyu nerede oylar bu ise cemaat nerede? (Cemaatin oyunun en az yarısı AKP'ye gitmişe benziyor) 

MHP bu seçimin en çok kaybedeni idi. Devlet Bahçeli’nin uzlaşmaz tutumu sayesinde % 4.3 kaybı 39 milletvekili kaybetmesine neden oldu. Tuğrul Türkeş'in Ak Partiye gitmesi, Meral Akşener'in aday yapılmaması da diğer etkenler.

MHP barajın altında kalmamasını HDP karşıtı gençlere borçlu birazda.

Saadet Partisi’ne gelince her ne kadar bu seçimde de kaybetmediklerini iddia etseler de 325.910 oy alıp % 0.7’ye geriledi.

Saadet Partisi 8. seçiminde tarihinde en az oyu aldı. Kimsenin moralini bozmaya, acımasızca eleştirmeye niyetimiz yok, lakin nerede hata yapıyoruz diye konuşulması gerek artık açık açık.

Bir kere şunu peşinen söyleyelim muhalif guruplar hiç sevinmesin! falan Saadet Partisi’nin başında genel başkan olsaydı sonuç farklı olurdu yada falan genel başkan olsun diyenler hiç heveslenmeyin! bu tabloda sizinde katkınız azımsanmayacak kadar çok.

Sosyal medyada Merhum Hocamızı, Davasını, Siyonizmi anlatmak yerine partiye vuranlar bilmeli bu tablo sizinde eseriniz!..

Teşkilat ise nerede hata yaptık yerine ''biz yine kazandık'' söylemine hiç sığınmasın. Kaybettiğimizi kabul edelim. Kaybettiğimizi kabul edersek kazanmak için yollar bulur, çareler üretiriz.

Biz her seçimde 'kazandık' dedikçe ümmet kaybetti. 

Kendimizi teselli için kazandık dedikçe Irak üçe bölündü!

Mısır ortada... Afganistan, Filistin, Libya, Yemen vd bölündü yada işgal altında. Biz kazandıkça göz göre göre Suriye bölünüyor... Kazandık mı hakîkaten?

Bizim derdimiz ne Genel Başkanı eleştirmek ne başka bir şey...

Genel Başkan Sayın Mustafa Kamalak’ın tüm gücü ile çalıştığını, elinden geleni yaptığını düşünüyoruz, lakin halk tarafından neden kabul görmedi bunu sorgulamak lazım gelmez mi?

''Millet bizi neden anlamıyor.'' söylemi doğru bir yaklaşım değil. 

Soruyu tersten soralım. Biz kendimizi neden anlatamıyoruz?

Suçlu hep halkmış gibi görürsek oyu kimden alacağız söyler misiniz? 

Genel Başkan değişsin, genç biri olsun derdinde değiliz buna teşkilat karar verir. 

Sultan Mehmet İstanbul'u feth ettiğinde 21 yaşında idi. 

Köprülü Fazıl Mehmet Paşa Sadrazamlığa getirildiğinde ise 78 yaşında. Aynı zamanda zor bir süreçte devleti ayakta tutmayı başardı. 

Aynı şekilde Kanunu Sultan Süleyman 26 yaşında tahta çıktı ve İslamın ''Altın Çağ''nı yaşattı 72 yaşında padişahken çıktığı Zigetvar Seferi’nde can verdi. Örnekleri çoğaltabiliriz. Mesele kimin gelmesi veya yaşlı-genç olmasında değil..!

Gençleri cezbedecek siyaset yapamıyoruz bir yana, % 2.1’lik oy oranımızı dahi koruyamadık mesele burada.

Kazanmanın en kestirme yolu nitelikli adam yetiştirmek ve yetiştirdiklerimizi elde tutmaktan geçiyor.

Bu meyanda Milkolar geliştirilmeli yada revize edilmeli. Sadece siyasetçi değil, edebiyat, sanat, spor, tarih, hukuk, televizyon, bilim insanları her alanda en nitelikli kişileri bizler yetiştirmeliyiz. 

Ak Parti 14 senedir iktidarda olmasına rağmen Recep Tayyip Erdoğan öldüğü vakit yerini dolduracak siyasetçi yetiştirdi mi?

Neden dünya çapında bir edebiyatçı, hukukçu, tarihçi, televizyoncu vd. yok, yetiştiremedi? demek ki Ak Parti çooooktan kaybetmiş. Ak Partililer kabul edin kaybettiniz aslında.

Biz biliyoruz ki Milli Görüş birgün iktidar olacak inşaAllah!

O zaman geldiğinde Ak Parti’nin durumuna düşmemek için şimdiden kolları sıvayıp adam yetiştirmek gerekiyor. Bunu sağlayacak olanlar ise nerede hata yaptıklarını çözüp, bir an önce işe koyulmalı. 

Velhasıl ''Pekmezin ballı ise Bağdat'tan alıcısı gelir.''

Selam ve dua ile...