İbibik hikayesi…!
En başta sakin olun, o herkesin bildiği meşhur ibibik hikâyesini anlatmayacağız…
Uzun zamandır fıkra yazmıyoruz…
Malum gündem ile birlikte siyasi hava bir kurşun kadar ağır ve mecalsiz…
Her konuya, her duruma bir fıkrası olan Konya Eski Milletvekili Mustafa Kabakcı ile görüştük… Bu kadar celalli ve karışık bir gündem içinde;
“Ağabey bu duruma uygun bir fıkra var mı?” soruma hayli şaşırdı…
***
Süre istedi…
“Düşünüp seni arayacağım…” dedi…
Birkaç saat sonra keyifli bir ses tonuyla telefonda gündemi özetleyecek bir hikâye anlattı…
Yörükler bahar gelince, yaylaya göçer…
İşte o yörük beylerinden biri, ne zaman göçüleceği ile ilgili enteresan bir yol takip edermiş… Kafes içerisinde üzerine titrediği bir İBİBİK kuşu varmış…
***
İbibik ne zaman ötse, Yörük Beyi için yaylaya göçünün vaktinin geldiğini bilirmiş…
Kış sonu bir sabah, kafesin içerisinde sevgili ibibiğinin ötüşüyle heyecanla uyanmış… Büyük bir keyif ile göç hazırlıklarına başlamış… Göç kervanıyla yaylanın yolunu tutmuş…
Yaylaya ulaştığında keyfi ikiye katlanmış;
Hava muhteşem, yerlerde taze bir karış yemyeşil çimenler, o keyif ve yolculuğun yorgunluğu ile ibibiği kafesiyle birlikte çadır dışında bırakarak uyuya kalmış…
***
Ertesi sabah yataktan titreyerek uyanmış…
Çadırın örtüsünü bir kaldırmış ki ne görsün;
Dışarısı boran, fırtına, yerde iki karış kar… İbibik ise kafesinde tepetaklak olmuş vaziyette donmuş kalmış…
Yörük Beyi kafesin başında derin bir iç çektikten sonra, öfkeyle;
“Tedbirsiz ötüşünle, bizi de kendini de, yaktın mübarek…” demiş...
***
AK Parti Konya Eski Milletvekili Mustafa Kabakcı’nın kıssa üzerinden gündemi yorumu bu şekilde…
Bakalım kar altında kalan gündemle, yaylada mahsur kalanlar, bu süreçte hangi zorluklarla mücadele edecekler, hep beraber izleyip göreceğiz…