Nurten Selma Çevikoğlu

Nurten Selma Çevikoğlu

Hayâtımızın içindeki bereket

Hayâtımızın içindeki bereket

Kıymetli okurlar, hepinizin geçmiş bayramı mübârek olsun. Bayram öncesi bereket kavramını yazmıştık ancak bitirememiştik o sebeple bu yazımızda da müsâdenizle, aynı husûsa devam edeceğiz efendim. Vira Bismillah;

Bereket, Allah Teâlâ’dandır. O sebeple her işe O’nun ismiyle başlamak, o işin bereketli olmasına sebeptir. Bereketin olduğu yerde huzursuzluk olmaz, sıkıntı olmaz. Bereketin olduğu yerde, gönül zenginliği ve rahatlığı vardır. Müslüman toplumlarda ilk karşılaşmada; ‘Allâh’ın selâmı, rahmeti, bereketi üzerine olsun!’ Diye bir selamlaşma adâbı vardır. Bu ne engin bir muhabbet ifâdesidir!

Kendi örnek davranışlarıyla, dînî kâideleri, sosyal hayâtın bütünüyle içine sunan, İnsanlığın Rehber Şahsiyeti Peygamber aleyhisselam, her işin bereketle yapılması için çeşitli dualar etmiştir. İlim, cihad, doğum, evlilik ve pek çok hayır işlerini duayla başlatmış ve duayla devam ettirmiştir. Yeme-içme, giyim-kuşam, ticâret-zanaat ve alışverişte hep bereketle dualar yaparak etrâfındakilere duâlı bir hayat telkini öğütlemiştir.

Bereket kavramı Peygamber sünnetinde her dâim mâkes bulduğundan dolayı, bu kutsî mefhum, İslam kültürüne kök salarak yerleşmiştir. Aslında bereket konusunun her inanç kültüründe yeri vardır. Mesela; Türkler arasında alışveriş kültüründe güzel bir söz muhabbeti vardır; ‘Allah bereket versin’ diyen satıcıya, müşteri; ‘Bereketini gör’ der. Yine sabah ilk müşteriye; ‘Siftah sizden, bereket Allah’tan’ denmesi, bereketi ne güzel anlatır!

Bereketin şu boyutları da vardır; ilmin bereketi, o ilmi başkalarına öğretmektir. Ömrün bereketi, sâlih amel işlemektir. Bâzı insanlar vardır, kısacık ömürlerine nice hayırları sığdırırlar. Bu konuya verilecek çok misaller vardır. Ama biz sâdece kırk yaşında hayâtına veda eden İmâmı Gazâli Hz.inin o kısacık ömrüne nice hayırlı eserler sığdırmasını, misal vermek isteriz. Kıymetli âlimimiz, dünyâda bıraktığı onca yararlı ilim ile hem bize faydalı olmuş hem de kendisine iyi bir ahret azığı hazırlamıştır. Kimileri de, uzun ömürlerini boşa geçirerek şükürsüz, fikirsiz yâni bereketsiz bir ömür yaşamışlardır. Yapılan hayır-hasenat, sadaka, sılayı rahim, dua ömrün bereketini, artırır. Nankörlüğün bereketi olmaz.

Malın şükrü vermektir, paylaşmaktır, infaktır. Bu hal malı azaltmaz, bilâkis malı çoğaltır, bereketlendirir. “De ki: Rabbim, kullarından dilediğine bol rızık verir ve (dilediğinden de) kısar. Siz hayıra ne harcarsanız, Allah onun yerine başkasını verir. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.” (Sebe, 39) Cenâbı Hak: “Allah fâizi tüketir (Fâiz karışan malın bereketini giderir), sadakaları ise bereketlendirir. Allah küfürde ve günahta ısrar eden hiç kimseyi sevmez.” (Bakara, 276) buyuruyor. Âyette bahsedilen sadakalar gerek farz olan zekatlar, gerekse nafile olarak verilen bağışlardır. Rabb’i Teâlâ, sadakaların pek çok sevâbı olduğu ve sadakası verilen malın bereketlendiğini bildiriyor.

 Nitekim Âlemlere Rahmet Peygamber Efendimiz aleyhisselam, paylaşmada bereket bulunduğunu zira bereketin kişi için bir tür hayır yarışı olduğunu, malı saklamada bereket olmadığını ifâde sadedinde; ‘Bereket cemaatle birliktedir.’ Buyurmuşlardır. (İbni Mâce, Et’ime 17) Günümüz dünyâsında maalesef, malı-mülkü ilk sıraya koyan yâni maddeyi önceleyen bir sistem hâkimdir. Ama İslam’da mal-mülk, Cenâbı Hakk’ın insanlara verdiği emânetlerden ibârettir. Müslüman’ın mala sâhip olması ve onu nerede harcadığı, onun kullanış gâyesini belirler. Şuurlu bir Müslüman, mutlak gidileceğinden şüphe olmayan, her şeyin hesabının sorulacağı bâkî bir âlemde, sâhip olduğu malın hesâbını vereceğinin bilinciyle hareket eder. “Andolsun ki, mallarınız ve canlarınız konusunda imtihana çekileceksiniz; sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve müşriklerden birçok üzücü sözler işiteceksiniz. Eğer sabreder ve takvâ gösterirseniz, muhakkak ki bu, (yapılacak) işlerin en değerlisidir.” (Âli İmran, 186)

Bereketi hakiki anlamda hayâtımızın içine koymak temennisiyle, cumânız mübârek, günleriniz hayrolsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nurten Selma Çevikoğlu Arşivi