Kutluyorum; yöneticisiyle, teknik kadrosuyla, futbolcusuyla bir bütün olan ve kupada finale yükselen, tarihi bir gece yaşatan Atiker Konyaspor’u.

Konya olarak onlarla ne kadar övünsek yeridir.

Yarı finalin ilk ayağında ki yenilgiye rağmen inandılar, mücadele ettiler, golleri attılar, kazandılar ve Konya’nın, Konyaspor’un adını Ziraat Türkiye kupasında ilk kez finale yazdırdılar.

Doğrusu, final Atiker Konyaspor’a yakıştı.

Stadı dolduran taraftarları kutluyorum, verdikleri destekten dolayı.

Taraftarları alkışlıyorum, kupada yeni bir Anadolu devrimi yapma adına “Yüreğinle oyna, yık hegemonyayı” kareografisini mükemmel uyguladıkları ve tüm Türkiye’ye Konyaspor taraftarının ne olduğunu bir kez daha gösterdikleri, teknik direktör Aykut Kocaman’ı ilk kez gülümsettikleri için.

Kısaca, Konya ve Konyaspor adına muhteşem bir gece yaşandı.

…

Konya Büyükşehir Belediye stadındaki bu muhteşem görüntülerden sonra ne yazılabilir ki.

Stresli, telafisi olmayan  bir maçtı. Yenilen taraf kupaya veda edecek, Final şansını yitirecekti.

Galip gelen taraf final sevincini yaşayacaktı.

Böylesine zor bir karşılaşmaya Konyaspor daha istekli ve kontrollü başladı.

Ancak, ilk 10 dakikadan sonra Kasımpaşa kontratakları vardı.

Ama, alan savunmasını iyi yapan ve oyun disiplininden kopmayan, futbolun gereklerini yerine getiren Atiker Konyaspor Kasımpaşa kalesine etkili olarak 15. dakikada ilk kez geldi ve bu atak kornerle kesildi.

Korner atışını Douglas kullandı, gelen topu defans uzaklaştıramadı, Konyasporlu futbolcular vurdu, kaleci Ramazan’dan döndü, Ali Çamdalı ikinci kez vurdu, hakem haklı olarak top rakip futbolcunun kolundan dönünce penaltı noktasını gösterdi. Atışı Bajiç kullandı ve Kartalları öne geçirdi.

Bu gol Konyaspor’un finale çıkması için yeterliydi. Bunun sonucu da rahatlattı yeşil-beyazlıları.

Ama, ilerleyen dakikalarda Konyaspor’un bu sezonki klasik sıkıntısı ortaya çıktı ve ileride top tutamamanın getirdiği eksiklik rakip takıma atak şansı tanıdı, Bunlardan birinde Turgut Doğan müsait durumda topu dışarı atınca derin bir oh çektik.

İlk 45 dakika Atiker Konyaspor’un 1-0’lık üstünlüğüyle kapandı.

…

İkinci yarıda Kasımpaşa tüm riskleri alarak topu Konyaspor kalesine daha çok taşıma gayreti içerisindeydi.

Atiker Konyaspor ilk bölümlerde topa çok sahip olamasa da kontrollü savunma ile rakibe etkili pozisyon ve geçit vermedi.  

Buna karşılık Kartallar 57. dakikada Ömer Ali ile geliştirdiği kontratakta Bajiç ile ikinci golü bulunca hem rakibin, hem de maçı anlatan spiker Cüneyt Şen’in sesini kesti. Öyle ki, spiker adeta şoka girdi ve sesi  kısıldı.

Bajiç, böylece ligde olduğu gibi kupada da gollerine devam etti.

Bundan sonra Konyaspor’un  sakin olması gerekirdi. Öyle de oldu. Buna karşılık rakip futbolcular ise oyunu sertleştirdi. Bu da Konyaspor’un işine yaradı. Sonuçta da Kasımpaşa’nın en agresif oyuncusu Turgut Doğan ikinci sarı karttan kırmızı kart görerek oyun dışı kaldı.

Maçta başka gol olmayınca Atiker Konyaspor’un net galibiyetiyle sona erdi ve finale haklı olarak adını yazdıran yeşil-beyazlılar oldu.

…

Hakem Ali Palabıyık’a gelince:

Öyle sanıyorum ki, Palabıyık’ın soy ismi gibi yüreği de pala olsaydı Konyaspor işi daha ilk yarıda bitirebilirdi.

Öyle ki Ali Palabıyık,  ilk 45 dakikada önü açık olmasına ve pozisyonu çok net görmesine karşın Bajiç’in çekilerek düşürülmesi sonucu net bir penaltıyı vermedi.

Hakem bununla da kalmadı, Konyaspor’lu futbolculara yapılan iki net tehlikeli faulde de sarı kart göstermeyerek rakip takıma kıyak geçti.

Futbol otoritesi, yorumcu Ömer Üründül’ün, Konyaspor’un verilmeyen penaltısına “bu penaltı verilmez, verilse ağır olurdu* şeklindeki yorumu ise tam bir rezaletti. Bu usta yorumcunun kendisine yakışmadı.

İnanmak istiyorum ki, gözlemci gerekli raporu verir ve Merkez Hakem Kurulu da bunu değerlendirir. Bekleyip göreceğiz.

--