Nurten Selma Çevikoğlu

Nurten Selma Çevikoğlu

Sünnetleri önemsememek

Sünnetleri önemsememek

Bugün fert ve toplum planında başımıza ne geliyorsa insanların en kâmili O örnek Nebî’nin sünnetlerini yaşamamamızdan geliyor. Peygamberi Zîşân Efendimiz aleyhissalâtu vesselâm’ın hayâtını inceleyen herkes ister Müslüman olsun ister olmasın eğer yanlı bir bakışla hâdiselere bakmaz ise O’nun insanlığa en güzel numune teşkil eden ne kadar mükemmel davranışlar ortaya koyduğunu görecektir. Nitekim pek çok yabancı mütefekkirin bu hususta çeşitli beyanları vardır. İşte bunlardan sâdece bir tânesi;

Michael Hart; ‘Dünyâyı en çok etkileyen şahıslar listesinin başına Muhammed’i (aleyhisselâm’ı) koymuş olmam, bâzı okurları şaşırtacak, bâzılarınca da sorgulanacaktır. Fakat, târihte hem seküler hem de dînî alanda mutlak mânâda muvaffak olmuş tek insan O’dur. Denilebilir ki; Muhammed (aleyhiiselâm’ın)’in İslam üzerindeki şahsî tesiri, İsa Mesih ve Aziz Pavlos’un Hıristiyanlık üzerinde birlikte bıraktıkları tesirden daha fazladır. Seküler ve dînî tesirin, târihteki eşi görülmedik bir şekilde birleşmesi, Muhammed’in (aleyhisselam), en etkili şahsı olmasına yetmektedir.’ Diyor. İşlemek istediğim konu bu olmadığı için bu hususta bir örnekle iktifa ediyorum.

Bütün mahlûkâta karşı son derece şefkatli ve merhametli olan Hz. Muhammed aleyhissalâtu vesselâm’ın sünnetlerini yaşamayı savsaklamak veya terk etmek büyük bir vebaldir, aymazlıktır, nankörlüktür. Hayâtı incelendiğinde, O’nun sergilediği birbirinden eşsiz güzel tavırları, topyekûn insanlık için en büyük kazançtır. O’nun sünnetlerini terk ettiğimizden dolayı bugün insanlık böylesine merhametsiz ve zulümde tavan yapmış hallere düşmüştür. Bu sebeple O’nun sünnetlerine omuz silkmek veya bigâne kalmak kişiler için ne büyük bir kayıptır!

Peygamber aleyhisselâm’ın sünnetlerini yaşamamak ya da terk etmek çeşitli bidatların ve değişik sapkınlıkların ortaya çıkmasına vesiledir. Cenâb-ı Hakk’ın: “Bugün sizin için dîninizi kemâle erdirdim.” (1) Âyeti kerimesi ve diğer âyetlerde de dînî hükümlerin insanlar için en güzel kâideleri muhtevasında bulundurduğunu ve dînî hususları en kâmil mânâda yaşayan kişinin Peygamber aleyhisselam olduğunu ve müminlerin O’nun yaşantısını tatbik ederek en güzel hayat tarzına ulaşabileceklerini ifâde ediyor. Sünneti seniyyelerin yaşanması Kur’an’ın kopyası olmak demektir. Bu husustaki ihmal, Müslümanlar adına kayıptır. Doğruların yaşanmadığı yerde yanlışların ve hurâfelerin yayılacağı açıktır.

Sünnetleri önemsememek Allâh’ın Rasûlünü önemsememek anlamına gelir. Bu korkunç bir yanlıştır. Zira Cenâb-ı Hakk, kendisine uyulsun diye peygamberleri göndermiştir. “… Nitekim Biz size, âyetlerimizi okuyacak, sizi her türlü kötülükten arıtacak, size Kitâb’ı ve hikmeti öğretecek ve bilmediklerinizi bildirecek aranızdan bir Peygamber gönderdik.”  (2) Peygamber aleyhisselam dünyâda Hakk’ın temsilcisi ve en güzel ahlâkın yayıcısıdır, O’nun hal ve hareketleri vahiyden süzülenden başkası değildi: “…O kendiliğinden konuşmamaktadır… ..O(nun konuşması kendisine) vahyedilenden başkası değildir…” (3) Peygamber, Hak Teâlâ Hazretlerinin vahiylerinin en kâmil tatbikçisidir. O’nu taklit etmeyen yâhut bile bile terk eden müthiş yanlışlar işler, gaflete düşer, hüsrâna uğrar. Şurası bir hakikattir ki sevgili Peygamberimiz en güzel davranışları şahsında yaşamış, insanları hep doğruya, huzûra ve en güzele çağırmıştır. “.. Sen şüphesiz peygamberlerdensin. Doğru yol üzerindesin.” (4) “.. Gerçek şu ki; sen onları doğru yola çağırıyorsun.” (5)

Rasûli Ekrem Efendimiz aleyhissalâtu vesselâm’ın sünnetlerine ittiba, O’nu sevdiğimizin göstergesidir. O’nun en büyük ahlak üzere olduğunu Kur’an söylüyor. O’na uymak huzurdur, saadettir, felahtır, edeptir, gafletten uyanıştır, günahlardan kurtuluştur, Hakk’a yaklaşmaya vesiledir. Cennete girmenin bedeli ‘Muhammedur Rasûllullâh’a ittibâdır. Sünnete tâbi olan her zaman kazançtadır. Şu son âyeti kerimeler yazdıklarımızı özetler mâhiyettedir:

“.. Hiç şüphesiz Senin için bitip tükenmeyen bir mükâfat vardır. Ve sen elbette yüce bir ahlak üzeresin.” (6)

“… Ey îman edenler! Andolsun ki, sizin için, Allâh’a ve ahret gününe kavuşmayı umanlar ve Allâh’ı çok zikredenler (müminler) için Resûlullah en güzel örnektir.” (7)

------------

1) Mâide, 105

2) Bakara, 151

3) Necm, 3-4

4) Yasin, 69-70

5) Müminun, 73

6) Kalem, 3-4

7) Ahzab, 21

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nurten Selma Çevikoğlu Arşivi