Unutan insan, 8 Kasım 2021 Pazartesi saat 21.43’te10 saniyelik bir sarsıntıyla yolcu olduğunu yeniden hatırlamıştır. Düşünmeye başlamıştır insan. Acaba yolculuk devam mı edecek, yoksa yaklaşmakta olan gelmiş midir? Saniyeler saatleri getirirken “namaz uykudan hayırlıdır” nidaları yükselmiştir Konya semalarında. Elhamdülillah. Ve yolcu olduğunu bilen her bir insan bir kez daha söz vermiştir; Alemlerin Rabbi olan Allah’tan Başkasına kulluk etmeyip yardımı da O’ndan isteyeceğine. Dua dua yalvarmıştır;( Allah’ım!)Yalnız sana kulluk ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayan ve sapıtanlarınkine değil. ( Fatiha Suresi 5-7) Göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin Rabbi olan Allah (c.c.) her şeyi tastamam ve en mükemmel olarak yaratmıştır. Güneşin ısı ve ışık saçmasında, rüzgarın esmesinde, toprağın nefes alıp vermesinde, ağacın meyve, arının bal vermesinde… Her şeyde düzen, hikmet ve ibret var. Tabiat, Alemlerin Rabbi olan Allah (c.c.) tarafından koyulan muhteşem bir ahenk içerisindedir. Akıl ve irade sahibi insandan istenen ise bu dengeyi korumaktır.

Bitkiler ve ağaçlar O'nun buyruğuna boyun eğerler. O, göğü yükseltmiştir; tartıyı koymuştur. Sakın dengeyi bozmayın. (Rahman Suresi 6,8) Kainattaki muhteşem nizamı kuran Allah’tır. Aklını ve iradesini kendi nefsinin emrine vererek yolculuğun sonundaki hesabı unutan insan yeryüzündeki tabii dengeye zarar vermektedir maalesef. Bilinçli veya bilinçsiz. Doğru ile yanlışı, iyi ile kötüyü, güzel ile çirkini, faydalı ile zararlıyı kendi nefsine göre tarif eden insan, hem kendine hem de tabii dengeye zarar vermektedir. Ve bu zararın eninde sonunda kendine de dokunacağı gerçeğini idrak edememektedir gafil insan. “İnsanların kendi işledikleri (kötülükler) sebebiyle karada ve denizde bozulma ortaya çıkmıştır.” (Rum Suresi 41)

“Gerçekten en güzel biçimde yaratılan İnsan”, (Tîn Suresi 4) bu Dünya’ya Allah’a iman etmek ve bu imanının gereği olarak da iyi işler yapmak için gönderilen bir kul, bir yolcudur. İnsan bu dünyada iyi, güzel, hayırlı ve faydalı işler yapmak, doğru ve güzel davranışlar ortaya koymak için vardır. İnsan, bu gaye uğrunda gayret ederse yolun sonunda da mutlu olur, yolda da. Zaten, namazlarını ikame eden yolcunun en temel kulluk görevleri arasında kötü, yanlış, çirkin ve zararlı işlerden kaçınmak ve bunların yayılmasına engel olmak vardır.

Allah’a ve Rasulüne iman eden yolcu; kendine, ailesine, arkadaşlarına, akrabalarına, ümmete ve insanlık alemine karşı sorumluluğunu yerine getirme gayretindedir. İnsanlara zarar veren bir kötülüğü, bir nesneyi ortadan kaldırmanın ibadet olduğunu unutmadan gayret eder yolcu. Karada ve denizde kötülük yapmaya çalışanlara engel olur yolcu. Ve kul olduğunun idrakinde olan yolcu, iyilik güzellik yolcusudur, son nefese kadar.

Karıncadan kuşa, çiçekten kelebeğe her bir canlıyı koruyan yolcu, en mükemmel şekilde yaratılan tabiatın dengesini muhafaza etmekten de sorumludur. Kendilerinden başka herkesi kendilerine köle olarak görmekle kalmayıp ekini ve nesli bozma derdinde olan bozgunculara engel olmak da her bir yolcunun vazifelerindendir. “İş başına geçti mi yeryüzünde bozgunculuk çıkarmak, ekini ve nesli helak etmek için koşar. Allah ise bozgunculuğu sevmez.” (Bakara Suresi 205)

Uluslar arası kanunlarla, ve emirlerinde çalıştırdıkları medya ile ifsat çalışmalarını sanki bir ıslah çalışması gibi gösteren bozguncuların planlarını bozmak da yolcunun görevlerindendir. Bir karıncanın, bir kedinin hakkını koruyan yolcu, Dünya üzerinde oynanan çirkin oyunların farkındadır. Aç bırakılan, işsiz bırakılan, borca esir edilen insanların sömürülmesine sessiz kalamaz yolcu. Çamurlu su içmeye mecbur bırakılan inci dişli çocukların derdine derman olma derdindedir yolcu. Ümmetin ve insanlığın umududur her bir yolcu. Ve onlar yolculardır.

“Sizden, hayra çağıran, iyiliği emreden ve kötülükten men eden bir topluluk bulunsun. İşte kurtuluşa erenler onlardır.”( Âl-i İmrân Suresi 104) Aklını ve iradesini Alemlerin Rabbi olan Allah’a kulluk yolunda kullanan her bir yolcu, kulluk yolculuğu boyunca yaptıklarından ve yapmadıklarından hesaba çekileceğini unutmadan gayret eder. Gayret eder; gayet de iyi eder, hem kendine hem insanlığa. Gayret bizden yardım Allah’tandır.

Allah’a emanet olunuz.