Kerem İşkan

Kerem İşkan

Efendisi banka olan…!

Efendisi banka olan…!

Her Cuma Mehmet Bakırcı Hoca’yı Kanal 42 Ana Haber’de ağırlıyoruz… Toplumun kanayan yaralarına küçük neşterler vuruyor, pansuman değil Kuran-i kalıcı reçeteler yazıveriyor Bakırcı Hoca…

Geçen Cuma, borç altında ezilen insanları konuştuk kısaca…

Bakırcı Hoca’nın insanları bankadan kurtarmanın ağır borç yükü altından çıkartmanın basit yolunu söyleyiverdi…

“Toplum olarak akşam işlerimizden dönerken, herkes o günkü kazancın onda birini ALLAH RIZASI için dağıtıversek, zincirleri kırıp Kuran-i bir yaşamın kapıların aralayıveririz…”

***

Vezirlerinden biri, fakir ve muhtaçlara devlet hazinesinden borç para veriyordu…

Borç alanlar;

"Bunu ne zaman geriye ödeyeceğiz?" diye sorduklarında, vezir her seferinde;

"Padişahımız ölünce ödersiniz…" diye cevap veriyordu…

***

Bu duruma şahit olan vezirin muhalifi bir adam, padişahın huzuruna çıkarak;

"Efendimiz sizin veziriniz devletinizin hazinesinden muhtaçlara borç para veriyor, vadesini de sizin ölümünüze bağlıyor... Bu vezir bir an önce ölmenizi istiyor, hazineyi yağmalıyor, siz ölünce de paraları zimmetine geçirecek" diye gammazlar...

***

Bunun üzerine öfkelenen padişah, vezirini huzuruna çağırıp söylenenlerin doğruluk derecesini ve maksadının ne olduğunu sorar…

Vezir mahçup bir şekilde;

"Padişahım, söylenen doğrudur. Ben hazineden muhtaçlara borç para veriyor, vadesini de sizin ölümünüze bağlıyorum…”der…

***

Padişah yeri göğü inletir;

“Bre nabekâr vezir, sen bizim ömrümüze vade mi biçersin, hazinemi yağma mı edersin…” diye kükrer…

Vezir, padişahın öfkesine aldırmadan tane tane konuşur;

Estağfurullah, bilirsiniz ki her borçluya borcunun vadesi kısa gelir, vade dolmasın diye bakar, bunun için dua eder… Bu demektir ki borçlarını siz ölünce verecek olanlar, borçlarının vadesi dolmasın diye sizin ölmemeniz için gece gündüz ihlasla dua edeceklerdir...” der…

Padişah son derece mahçup olur, vezir devam  eder;

“Allah katında en makbul dualardan biri de, borç altındaki kullarının duasıdır… Benim de maksadım ömrünüzün uzunluğu, sağlık ve afiyetinizdir…"

***

Bankaların her türlü tuzağına rağmen, toplum güçte olsa ayakta duruyorsa, karşılıklı yardımlaşmanın henüz tamamen bitmediğinin işaretidir bu…

Bankaların idareleri ele geçirdiği toplumlarda kazanan sadece onlardır…

O toplumlarda insan haysiyeti, onuru, emeği ve emeğin karşılığı helal lokma yerini köle düzeninde bırakır… Karın tokluğuna çalışan, her daim efendilerine (bankalara) borçlu modern yeni köle taburları oluşturur…

***

ATM’lerin önünde esas duruşa geçirilen insan sayısı ne kadar artarsa, sosyal patlamalar, dağılan evlilik kurumu, kirlenen cemiyet hayatı da aynı hızla artar…

Borçlularımızı, bu banka bataklarından, faiz girdabından kurtarmakta sevapların en büyüğüdür…

İyiliklerin, sadakaların en güzeli borçlunun yüküne omuz vermektir… Zor gününde yanında duranları insan ömür boyu minnetle anar…

***

Bakın, Bakara Suresi 280.  ayeti kerimede Cenab-ı Hakk insanlara nasıl sesleniyor;

“Eğer borçlu darlık içindeyse, ona ödeme kolaylığına kadar bir süre tanıyın. Ve bu gibi borçlulara alacağınızı bağışlayıp sadaka etmeniz eğer bilirseniz sizin için, daha hayırlıdır.”

Bilirseniz” diyor Cenab-ı Hakk…

***

O borcu nasıl yaptığı, nasıl yaşadığını bir tarafa bırakarak, ezmeden, kızmadan, eleştirmeden sadece karşılığını Cenab-ı Hakk’tan isteyerek, borçlu kardeşlerimize omuz verelim inşallah…

Cenab-ı Hakk borçlarınıza edayı nasip etsin inşallah

Âmin diyin Müslümanlar

Önceki ve Sonraki Yazılar
Kerem İşkan Arşivi