Siyasi partiler Kasım ayında yapılacak seçimler için milletvekili adaylarını açıkladılar.

Konya için belli bir süredir bir takım kişiler ve kuruluşlar tarafından spekülasyonlar ve şantajlar yapılmakta idi.

Başbakan Konya’dan aday olmaya bilir şeklinde.

Aslında yapılan bir spekülasyondan öte tam bir şantaj, hatta yeni tabirle bir algı operasyonu idi.

Hem Başbakan cephesinden, hem de Konya cephesinden.

Başbakan cephesinden yapılan spekülasyon amacına ulaşmış gözüküyor ki adaylık konusunda yer değiştirme olmadı.

Konya cephesinden yapılan spekülasyonun ve şantajın sonuçları ise seçimden sonra alınacak gibi.

Her ne şekilde olursa olsun Konyalı artık adaylıklar açıklanıncaya kadar isimler üzerinden yapılacak spekülasyonlara veya şantajlara prim vermeyeceğini göstermeli.

Geçmiş yıllardaki seçimlerde biz bu spekülasyonlardan ve şantajlardan çok çektik.

Seçime günler kala aday adaylarından istifa edenlerden ve kaza geçirip vefat edenlerden tutunda seçime saatler kala gece yarılarında kapı altlarından atılan fotomontaj broşürlere kadar neler gördü bu millet.

Hatta daha ileri gidenler bile oldu geçmişte.

“İslami hareket ve … “ diye başlayan kitaplar dağıtıldı günlerce.

Bu yeni tabirle adı algı operasyonu olan çalışmalar en çok Merhum Necmeddin Erbakan Hoca(Rha)  ve çevresi üzerine yapılmıştı geçmişte.

Merhum Erbakan Hocanın(Rha)  dünya siyonizmini teşhir etmesi ve tüm kurumlarıyla siyonizme karşı olması bu spekülasyon ve şantajların temelini oluşturmuştur.

Şimdi de aynı algı operasyonunun bir başka çeşidi ittifak teranesiyle yapılmaya çalışıldı bu defa.

Gazete ve televizyonlarda yapılmaya başladı bu defa algı operasyonu.

Üstelik de şekil değiştirmiş olarak.

Algı operasyonlarının bu şekilde farklılaşmasının asıl sebebi stratejinin kişilerden kurumlara yönelmiş olmasıdır.

Eskiden kişiler hedef alınırdı ve ailesi ile oğlu veya kızı gibi yakın çevresi söz konusu olurdu.

Şimdilerde kurumlar ve kurumsal kimlikler hedef alınır oldu artık.

Geçmiş zamanlarda merhum Erbakan(Rha)  adına siyaset yapanlar şimdilerde nerede ise en çok spekülasyon yapanlar olmakta.

Hatta dün denebilecek bir tarihte Merhum Erbakan’ı(Rha)  savunanların veya partisinin kademelerinde görev yapanların bu gün şantaja varan sözlerle elebaşılığa soyundukları görülmektedir.

Zaman zaman dengeleri kollamak adına yaptıkları siyasete merhum Üstad Necip Fazılın(Rha) dediği gibi “insan bu su misali kıvrım kıvrım akar ya” deyip geçmek var ama geçip gidemiyor insan.

Bu gün içine düştükleri çelişkili durumun yanlışlığını en azından dostluk arkadaşlık adına hatırlatmak gerekiyor.

Rahmetli Cennet mekân Abdülhamit Handan (Rha) bu yana yapılan denge siyasetinin ve milletler tarihinde kısa sürelerde alınan ve başarı imiş gibi gösterilen kazançların bu ülkeye faydadan çok zara getirdiğini bir şekilde hatırlatmak gerekiyor.

Bu ülke insanının temel görevi siyaseten önümüzdeki kısa dönemi hedeflemek ve dengeler içinde yer almak olmamalı.

Allah’ın izniyle bu mücadeleyi milleti için gayret gösterip millet için kazanmak olmalı.

Biz, bu yolda mücadelemizi veririz.

Gayretimizi gösteririz, netice Allah’tandır düşüncesi olmalı.

Siyaseten net olmakta fayda var.

Dün savunduğunu bu gün bitirmek için kıvırmanın, kıvırtmanın, lafı dolandırmanın veya iktidar sahiplerine güzel gözükecek mesajlar vermenin bir anlamı yok.

Çünkü Müslümanlar bilirler ki;

Hak ve Batıl davası bizimle kaim değil ve kıyamete kadar sürecek…

Bu nedenledir ki, safını en net bir şekilde ortaya koyacaksın..

Mevzu budur.