Atiker Konyaspor, Malatya karşısında şok bir yenilgi aldı.

Kritik süreç başladı.

“Güzel futbol oynuyoruz, düşmeyiz… Ligi ilk 10 arasında bitiririz…”

Konyaspor yönetici ve teknik adamlarının defalarca yineledikleri sözlerden bazıları.

Oysa yanılıyorlardı.

Çünkü, daha önce de söyledik, sadece güzel futbol oynayarak ligde kalınmaz. İlla ki kazanacaksınız.

Bırakın 10 yılı, son 5 yıla baktığımız zaman, geçen  sezon Adanaspor, bu yıl da Karabükspor dışında tüm takımlar iyi futbol oynayarak küme düştüler.  Kaldı ki, Karabükspor bile yetersiz kadrosuyla  bugün bizden daha iyi futbol oynamakta.

İşte, yönetici ve teknik adamların ileriyi görememeleri ve bu boş lafları kulübü bu duruma getirdi.

Beceriksiz ve futbol yöneticiliği bilgisinden yoksun yöneticilerin gerek teknik adam seçimlerindeki yanlışlar, gerek transferdeki hatalar ve son haftalardaki kritik sürecin iyi yönetilememesi Atiker Konyaspor’u hiçte hak edilmeyen büyük bir tehlike ve kriz ile karşı karşıya bıraktı.

Bıktık usandık, “keşke” sözlerini bir biri ardına sıralamaktan. 

Bir sezonda iki teknik direktör ile yol ayrımına gitmek, üçüncüsünü takımın başına getirmek, teknik kadroda istikrarın sağlanamaması Konyaspor ve Konya’ya yakışmayan bir davranış olsa gerek.

Mustafa Reşit Akçay’ın getirilmesinin hata olduğunu söyledik.

Mehmet Özdilek’in kısa vadede takıma bir şey kazandıramayacağını yazdık.

Bunlar yetmiyormuş gibi bu kez yeni bir teknik direktör konusu gündeme geldi.

Yine tekrarlıyorum, umarım yanılan ben, kazanan Konya ve Konyaspor olur. 

Çünkü ne bu şehir, ne de sezona iki kupa ile başlayan Konyaspor bunu hak etmedi.

…

Atiker Konyaspor adına iç sahada alınan Malatya yenilgisi çok ağır oldu.

Alanya’nın kazandığı, Antalyaspor ve Karabükspor’un kaybettiği ve Osmanlıspor’un da 1 puan aldığı hafta da Malatyaspor maçının kazanılması Konyaspor’un yolunu açacaktı.

İç sahada oynanacak 5 maçın (Malatya dahil) kazanılması ve deplasmandan alınacak 3-4 puan Konyaspor’u ligde bırakacaktı.

Ama olmadı.

Malatya maçını bu saatten sonra uzun uzun anlatma zamanı değil.

Vasat futbol. Pozisyon bulmakta zorlanan bir takım. Yakaladığı iki pozisyonda da usta ayakların topu üç direk arası yerine auta atmaları ve korkulanın olduğu, son dakikalarda gelen golle alınan yenilgi Atiker Konyaspor’un işini iyice zorlaştırdı.

Maç devam ettiği sırada 1 puana razı olmamayı düşünürken, defans hatası sonucu rakipten gelen gol ile yıkılmak, bir yerde evdeki bulgurdan da olmak diye yorumlanabilir.

Teknik adamları geçen hafta fiziksel olarak yetersiz görüntü veren Eto’yu geç oyundan aldıkları konusunda eleştirirken, bu kez tecrübeli futbolcunun  gol sorununu çözebileceği ortamda  erken almaları konusunda eleştirmeliyiz. .

Ali Turan’ın gereksiz şekilde hareketle sarı kart görerek hafta sonunda Galatasaray ile oynanacak önemli maç öncesi cezalı duruma düşmesi affedilecek gibi değil.

Hafta başında Ali Çamdalı ile yolların ayrılması geç kalmış bir operasyondu.

Takım içerisinde bazı sıkıntıların olduğu gözleniyordu. Bu yönetici ve teknik adamlar tarafından önceden görülmediyse büyük eksiklik. Hatta bir operasyon daha yapılması gerekir diye düşünüyorum.  Son haftalarda düşüş yaşayan Skubiç’in de kulağı çekilmeli. 

Kısacası, Konyaspor Pazar günü Malatya karşısında şok bir yenilgi aldı.

Ama, dediğimiz gibi matematiksel olarak her takımın ligde kalma şansı devam ediyor. O nedenle her şey bitti denemez.

Atiker Konyaspor’un ligde kalması için rakiplerin maçlarına bakmadan iç sahada oynayacağı karşılaşmalarda Kayserispor, Sivasspor, Kasımpaşa ve Göztepe’yi yenmesi, deplasmandan da en az 5-6 puana çıkartması gerekmekte.

Stres yapmadan, kalan maçlar en iyi şekilde değerlendirilmelidir. Bu nedenle iç sahada ki maçlar kadar deplasmanda oynanacak Osmanlıspor, Antalyaspor, Bursaspor ve Karabük karşılaşmalarında  alınacak puanlarda Konyaspor adına belirleyici olacaktır.

Bunun yolu da takıma güvenmekten ve destek olmaktan geçer. Bunun için de tüm Konya kenetlenmelidir. 

En büyük görevde yönetime, futbolculara ve sakin olması gereken taraftarlara düşmektedir.