Üç mesele üç gerçek
Nisa Suresinin 105. Ayetinde Cenabı Allah şöyle buyuruyor: “Doğrusu biz sana hak ile bir kitap indirdik ki insanlar arasında Allah’ın sana gösterdiği şekilde onunla hüküm veresin; hainlere savunma vekili olma.
Bu ayetlerin Zafer b. Haris oğullarından Tu’me b. Ubeyrik hakkında nazil olduğunda müfessirlerin icması vardır. Sözde Müslüman Tu’me b. Ubeyrik bir hırsızlık yapıp zırh çalmıştır. Bunu da bir Yahudi’nin üzerine atmıştır. Tu’me’nin kabilesi de Tu’me’yi savunmuşlar ve Hz. Peygambere gelerek ricada bulunmuşlar. Cenabı Allah bu ayetlerle peygamberimizi uyarmaktadır.
Bu günlerde bir 128 milyar dolar meselesi var. Bu 128 milyar doların akıbetinin ne olduğunu doğrusu tam anlayabilmiş değiliz. Ama anlaşılan o ki bu 128 milyar dolar buharlaşıp yok olmuştur. Bunu gizlemenin, ört-bas etmenin varsa suçluları savunma durumuna geçmenin bir anlamı yoktur.
Yarın öbür gün “Hayır ben suçlu değilim, esasen beni savunanlar suçludur. O paranın akıbetinden onlar sorumludurlar, yoksa hiç savunurlar mıydı?” şeklinde (yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış. Atasözüyle) her şeyin içinden sıyrılır çıkarlar. Onun için, kardeşim bu böyle olmaaz!! Suçluyu savunmanın hiç bir anlamı yoktur. Sokaktaki sıradan insan dahi durumun farkında. Yok efendim şöyle olduydu, yok böyle olduydular la işi götüremezsiniz. Çünkü siz bu durumu inkar etseniz de piyasalar inkar etmiyor. Tabiri caizse ortalık yanıyor.
Sonra global dünya mıdır, küresel dünya mıdır ne karın ağrısıysa herkesin her şeyden haberi var. Hem de en deriden. Özellikle Siyonist güçler ve Siyonizm güdümünde olan ABD; bütün dünyayı dinleyip-gözetleyip durduğu gibi bizim ülkemizi de takip ediyor ve her şeyimizi biliyor. Ekonomimizin durumunu bizden iyi biliyor. Onun için Ermeni tasarısını meclisten geçiriyor ki, eğer bağırıp-çağırıp kafa tutarsan zayıf tarafın olan ekonomiden vuracak. Box maçı gibi aynen. Nerede zayıf bir nokta var, karşı rakip farkına varırsa hep oraya çalışır.
Haa bu şu demek değildir. Bunlar ABD ve Ermenistan soykırım dedi diye soykırım olmuş olmaz. Ne yani; bunlar kabul ederse soykırım olmuş oluyor, kabul etmezlerse soykırım olmamış oluyor. Nasıl pis bir durum yahu bu? Hiç akıl mantık alır bir şey değil…Ama zaten şu anda dünyada hiç akıl alır bir şeyler oluyor mu, olmuyor.
Adam bizim paramızı aldı ve bizi de F 35 projesinden çıkardı. Bu ne, nasıl bir akıl? Hadi diyelim ki bu uçaklar dünyanın bu günkü üretmiş olduğu en son teknolojik ürünü. Onun için ben sana bu ürünü (parsını peşin ödesen dahi) öyle kolay kolay vermem. Bu uçağı benden alabilmen için benim şartlarımı yerine getireceksin. Nedir o şartlar? Mesela Rusya’dan S-400 füzelerini alamazsın. Niye, neden, niçin bunların hepsinden vazgeçtik, tamam kabul, o zaman paramızı geri ver. “Hayır sen suçlusun, senin paranı da geri vermeyeceğim. Hopbalaa!.. Bu nasıl iş? Sessiz kalmak ve aciz duruma düşmek… Bu acziyet içinde eliniz kolunuz bağlı kalıyorsunuz. Ülkemizin getirildiği nokta bu. Halbuki dişinizi gösterecek paranız ve silahınız olsaydı, bu gün ABD’nin Türkiye’de bulunan 21-22 tane üssünü söker atardınız. Hatta birini kapatsanız bile yeterli olur. Her güm tepemizde uçan, ABD AVAX keşif uçağı kimi keşfediyor, beni mi?... Ne işi var Türkiye’nin tam ortasında Konya’da? Efendim biz değil, bizden önce birileri izin vermişler, Konya’da ABD hava üssü kurulmuş. O zaman da aynı şekilde kızmıştık, bağırmıştık ama bizi dinleyen kim?Şimdi, şimdi ise adam sana posta koyuyorsa, senin de elinde kozların var, sen de kozlarını oyna…Konya ABD hava üssünü kapat. Yapamazsınız. Asla da yapamayacaksınız. Çünkü birinci kroşe burnunuzun üstüne geldi, canınız yandı ama ayağınız da kırık, omuzunuz, bileğiniz de sakat… Yani ekonomi bozuk, doğru-dürüst silah gücünüz yok ve teknolojik geri kalmışlığınız söz konusu… Önümüzde üç mesele, üç gerçek var. Yapılacak iş; hiç vakit kaybetmeden hemen bugünden tezi yok toparlanmaya başlasanız birkaç sene içinde işler bir hizaya girer. Ya da bir ehline verip çekilin kenara.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.