TSYD semineri ve 2011'in en iyileri
Konya’nın en etkili on ismini belirleme konusunda sona geldik…
Aslında geçtiğimiz hafta içinde açıklayacaktık…
Ama araya TSYD semineri girdi…
Dört günümüz Antalya’da geçti…
Sorun olmadı tabi ki…
Elektronik posta ve öneriler yürüyerek de olsa bana ulaştı…
***
TSYD SEMİNERİ
TSYD’nin, yani Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin, her yıl düzenlediği eğitim seminerlerinin 49.uncusu gerçekleştirildi…
Başta Genel Başkan Esat Yılmaer ve Eğitim’den Sorumlu Asbaşkan Güray Soysal olmak üzere diğer yöneticilerimizin yanı sıra genel merkez çalışanlarının da büyük bir emek harcadığı seminer oldukça başarılı geçti…
Konuklar ve konuşmacıların da katkısını unutmamak lazım…
Tabi ki moderatörlük gibi zorluk derecesi yüksek olan bir görevi üstlenen Güven Göktaş kardeşimizi de…
Seminer sürecinde bazı arkadaşlarımız, binbir zahmetle, dahası rica minnetle Antalya’ya getirilen konuşmacıları “dinlemek” yerine “dinlenmeyi” tercih ederken, sevgili Güven Göktaş, verilen aralarda bile bir bardak çay içme fırsatı bulamadı…
Futbol adamları, hakemler, amatör branşlarda tavan yapmış, ülkemizin gururu olan sporcular, kadın spor yazarları ve sunucular konuşmacı olarak seminere renk kattılar…
Seminerin en çarpıcı konuşmasını bana göre tekvandocu Servet Tazegül yaptı…
Sözlerine “Sizi size şikayet etmeye geldim” diyerek başlayan dünya şampiyonu tekvandocu, gazeteler ve televizyonlarda hak ettikleri değeri bulamadıklarını söyledi…
Tazegül, siteminde haklı olduğunu salondan yükselen alkışlarla aldı…
Konuşmasının devamında ise “Ben tekvandoya Almanya’da başladım. Alman Milli Takımı için dövüşmem önerildi ama kabul etmedim. Halil ve Hamit Altıntop, Nuri Şahin gibi Türkiye’yi tercih ettim. Mesut Özil gibi Türkiye’yi satmadım” dedi…
Sonrasında mı?
Servet Tazegül dünya şampiyonluğu ile değil, Mesut Özil’le ilgili sözleriyle gazetelerde kendine tek sütun da olsa yer buldu…
Hepsi bu…
Servet Tazegül, “Alman formasıyla bize karşı oynayan Mesut Özil başüstünde, Ay Yıldızlı formayla Almanları ezen ben ve benim gibiler ise ayakaltında” demeye getirdi, ama anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna hesabı oldu…
Seminerde Alman konuklarımız da vardı…
Alman Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu üyesi Ronald Kentsch, Hellmich Marketing Sahibi Marc Hellmich ve Hellmich Marketing Danışmanı Björn Scheferling…
Ronald, futbolun ekonomisiyle ilgili güzel laflar etti…
Björn ise kulüplerin markalaşması ile sponsor desteğinin önemine vurgu yaptı…
Bir diğer konuğumuz March Hellmich ise Almanya’da yeni stat projeleri ile ilgili bilgiler verdi… Kulüplerin kazançlarını artırmak için yeni stat modellerine ihtiyaç duymalarının gerekliliğine işaret etti…
Özetlersem, bilgilendirici ve doyurucu bir seminer oldu…
Tabi ki, seminere “dinlenmeye” değil “dinlemeye” gelenlere…
Alkışlarımız emeği geçenlere.
***
2011’İN EN ETKİLİ İSİMLERİ
En etkili isimler konusunda sona geldik…
Dedim ya, araya 4 günlük bir seminer girince, mail ve önerileriniz koşarak değil, yürüyerek geldi…
Konya’nın 2011’deki en etkili on ismi belli oldu…
Sürpiz isimler var…
Vitrinde olanlar kadar, vitrinde olmayan güzel insanlar da var…
Oylamayı sonlandırdık…
Dolayısıyla da mail adresimi vermiyorum…
Bu hafta içinde Konya’nın 2011’deki en etkili insanlarını sizlerle paylaşacağım…
Bana gönderdiğiniz elektronik postalar ve öneriler için yürekten teşekkür ediyorum…
En azından meseleye duyarlı olmanızdan ve beni bu konuda yüreklendirmeniz dolayı.