Sokrat bir gün oturmuş havuz başında arkadaşları ile konuşurken koşa koşa bir delikanlı gelmiş, demişki “Seni arıyordum, öğrencin olmak istiyorum!”

Ensesinden tutup çocuğu suyun içine batırmış.

Nefessiz kalana kadar.

Bir müddet sonra bırakmış ve derin bir nefes alan öğrenci adayına sormuş “Suyun altında ne kadar nefes almak istedin?”

Çocuk “Çok!” deyince Sokrat cevaben “Öğrencim olmayı bu kadar istemelisin!”

Eğer bir şeyi nefes alacak kadar isterseniz bir yolunu bulursunuz.

Önünüzdeki engelin önünden arkasından üstünden altından içinden geçerek hedefinize ulaşmanın bir yolunu bulursunuz. Hiçbir kuvvet sizi durduramaz.

Neyi nefes alacak kadar istersiniz?

Anlamlı bir nedeninizin olduğu her düşünceyi olguyu…

Düşündüğünüzde tüylerinizi ayağa kaldıran, nefesinizi kesen, sizi uykunuzdan gecenin 3’ünde kaldıran o nedeni bulursanız sizin önünüzü hiçbir şey kesemez.

Milyonlarca insanın gündemi şu anda Gazze, Filistin.

Ama sadece gündemde kalıyor.

Nefes alacak kadar istiyor muyuz? Bilemiyorum…

Ya da kaçımızın gece uykusu kaçıyor Filistin’de yaşananlar ile ilgili.

Boykot edilen yerler ile ilgili kararlılığımız devam ediyor mu?

Deprem zamanında da büyük küstahlık örneği gösteren bu firmalarla ilişkimizi koparabildik mi? Ya da daha doğru soru, gerçekten samimi miyiz ve ilişkilerimizi koparabilecek miyiz?

Balkan coğrafyasının en büyük İslam beldesi olan Sancak’tan yazıyorum bu yazıyı.

Sırbistan’ın en büyük üçüncü şehri olan Novi Pazar’dan.

Emin olun burada Filistin desteğini, İsrail öfkesini iliklerime kadar hissettim ve hissediyorsunuz.

Her köşe başında Filistin bayrağı, boykot ile ilgili ibareler. Halkın dini dili ırkı ne olursa olsun gündeminden düşmüyor. Ekseri çoğunluğu Filistin poşisi ile görüyorsunuz.

Elbette müslüman olmayan bir ülkede olduğumuz için bazı noktalarda gereğini yapamıyorlar.

Ama samimiyet ararsanız tam da burada bulursunuz.

Hani Rabbimiz diyor ve dahi uyarıyor ya bizi, “Neden yapamayacaklarınızı söylersiniz?” diye.

İşte bu coğrafyayı bundan dolayı seviyorum, yapamayacağı hiçbir şeyi dillendirmeyip yapabilecekleri her şeyi yaptıkları için.

Boykot ilan edildi ama borsada rekor üzerine rekor kırıyor misalen İTÖ’nün (İsrail Terör Örgütü) en büyük temsilcileri. Amerikan borsasında değil, bizim borsamızda.

Lafa gelince mangalda kül bırakmayan bu abileri sahada da görmek isteriz.

“Samimiyet sınavından geçemeyeceğiz yine..” diye çok korkuyorum.

Bari bu sefer olsun diyorum.

Elbette en iyisini Allah bilir.

Ama görünen köy de kılavuz istemiyor…