Seyfiye Medresesi’nin Yeri Korunmalıdır
Medrese, Selçuklu devlet adamı ve kumandanlarından Seyfeddin Karasungur tarafından yaptırılmıştır. Seyfeddin Karasungur, Celâleddin Karatay ile Celâleddin Torumtay’ın kardeşidir. Bu Selçuklu eseri medresenin, Osmanlı’nın son dönemlerine doğru yıkıldığı anlaşılmaktadır.
Cumhuriyet döneminde medresenin yeri, 1926-1927 yıllarında tespit edilmiş. 1935’li yıllara doğru ise arsası, ihanet ve tecavüzlere uğramıştır.
Seyfeddin Karasungur Türbesi uzun yıllar ahır, cenazeliği de çöplük olarak kullanıldığı gibi çevresi de evlerle dolmuştur. Böyle bir ihanet dünyada görülmemiştir. Hazret-i Mevlâna’nın Evi ve Medresesi de bu medresenin hemen batı bitişiğindedir.
Akademik Sayfalar’da, 30 Ocak 2013 tarihinde çıkacak olan uzun bir yazımda, bölgedeki Seyfiye Medresesi ile Mevlâna Medresesi’nin birlikte ele alınması gerektiği hususu üzerinde durdum.
Seyfiye Medresesi’nin ve Türbesi’nin bulunduğu bölge, geçmişte Selçuklu medreselerinin yoğun olarak bulunduğu bir bölgedir. Bir zamanlar bölgede ona yakın medrese faaliyetini sürdürmüştür. Bahsettiğim yazımda bu medreseleri uzun uzun anlattım. Bölgede sadece medreseler değil, medrese yerleri bile yok olmuştur. Maalesef bazılarının yeri bile bilinmemektedir.
Yüz yılı aşkın bir zamandan beri, biraz cehalet, biraz da ihanet sebebiyle tarihî eserlerimize sahip çıkamadığımız gibi onları kendi ellerimizle yok ettik. Çoğunu kazma kürek yıktık. Kazma kürek yıkamadığımızı dinamitlerle attık. Bari geride kalanlara sahip çıkalım, diye düşünüyorum. Bu sadece Konya tarihine ve kültürüne sahip çıkmak değil, bu aynı zamanda medenî ve çağdaş olmanın da bir gereğidir. Batı, bir tuğlasını bile feda etmiyor, büyük, küçük bütün tarihî eserlerine sahip çıkıyor. Biz de aynı şeyi yapmalıyız.
Seyfiye Medresesi ile Türbesi’nin etrafı açılmalı, yakınına ve çevresine yüksek binaların yapılması önlenmelidir. Türbe çevresindeki boşluk da çirkin bir manzara arz etmemelidir. Burada yapılması gerekenler budur. Gelecek nesillere bırakacağımız en büyük miras bunlar olacaktır. Toplumda tarih kültürü ve şuuru yerleştikçe, yeni nesiller bunları tartışacak ve mesullerini yargılayacaktır.
O bölgede yapılacak çok önemli bir husus da, biraz ileride ve aynı bölgede bulunan, Selçuklu Devlet adamlarından Kadı İzzeddin Muhammed’in Türbesi’nin, Şeyh Şerefeddin Türbesi gibi yeniden yapılmasıdır. Türbenin temellerinin ve cenazeliğinin mevcut olduğunu tahmin ediyoruz.
Hoşça kalın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.