Kasım ayında yapılacak seçimler için siyasi partiler tarafından aday listeleri açıklandı.

Aday listelerinde siyasi partilerce az da olsa değişiklikler yapılarak, vatandaşların gazının alınmaya çalışıldığı görülmektedir.

Partilerce aday listelerinden çıkarılanlar ile listelere alınanlar hakkında yapılanlara bakılınca, kamuoyunun böyle bir talebi olup olmadığına dair en ufak bir işaret ve iz bile belli değil.

Genel merkez ve illerdeki şürekası tarafından yapılan bir manipülasyondan öte bir anlam ifade etmiyor değişiklikle.

Liste değişiklikleri konusunda edilen sözlere gelince; Bakmayın siz üç beş köşe yazarı kimliği ile gazete ve televizyonlara tüneyen kişilere.

Gelen ağam giden paşam tarzında her devirde birilerinin ateşine odun taşımaktan başka bir şey değil yaptıkları.

Veya seçilebilecek durumda olanlardan elde edecekleri menfaat hazırlığından başka bir şey değil yazdıkları.

Menfaat artık sadece maddi olmaktan çıktı bu ülkede.

Seçilmişlere yakın olmak veya yakın olduğunu hissettirmek direkt olarak maddi menfaat elde etmekten daha çok aranan bir menfaat türü oldu.

Ayda yılda bir de olsa seçilmişlerle sofrada beraber olmak veya bir çay sohbeti kadar da olsa birlikteliklerin resimlenmesi bile gelecek dönemlerde elde edilecek menfaatler hanesine yazılıyor bu toplumda.

Bu nedenledir ki aday olmak kadar aday adaylıkları da önemseniyor oldu zamanımızda.

Aday adayı olup listeye giremeyenlerin bile seçim sonrası menfaat bölüşümünde yer alacakları bilindiğinden onlarla bile yakınlık peydahlamaya çalışılmaktadır.

Yakın çevreye dâhil kadrolu yazarçizerler zaten eskiden beridir bu işlerin gönüllüsüdürler.

Yeni aday yapılanlar için bugünlerde yazdıkları ile aday listesinden çıkarılanlar için dün denebilecek kadar yakın bir geçmişte yani bir önceki seçim öncesinde yazdıklarına bakın çok şeyler göreceksiniz.

Seçime artık 40 günden daha az bir zaman kaldı.

Vatandaşların öncelikle çözülmesini istediği ülke sorunlardan bir kaçını şöyle sıralayabiliriz.

Dini hayatın yozlaştırılması, eğitim, ekonomi, kürt sorunu, toplumdaki kamplaşma, adaletsiz gelir dağılımı bu zamanın ülke çapındaki sorunlarından sadece birkaçıdır.

Geçmişte parti genel merkezlerinin tespit ettiği ve tepeden inme adaylarla oluşturulan listelerle yapılan pek çok genel ve yerel seçimin bu ülkenin hayrına sonuçlar doğurmadığı ve sorunlarına çözüm getirmediği gerçeğinden hareketle, bu seçiminde ülkenin sorunlarını çözeceğini beklemek yerinde olmaz.

Bu nedenledir ki, bu seçimin de ülke çapındaki bu sorunlardan hiç birini çözeceğine inanmıyoruz.

Seçimden sonra kurulacak koalisyon bir tarafa, sandıktan çıkacak tek parti hükümetinin bile bu zamana kadarki uygulamalarına bakıldığında vahşi kapitalist İMF politikalarını bırakarak yukarıdaki sorunları çözmesi beklenmemelidir.

Olsa olsa 2016 umudunu 2023 ve hatta daha ilerisi 2071 e öteleyebilir.

O da, sorunların 2071 de tümüyle çözüleceğine inanan olursa.

 Yani ümid fakirin ekmeği darbı meselinde olduğu gibi.