İlâhî rahmet, feyiz ve bereketlerin bolca yağdığı, üç ayların ikincisi, mübârek Şaban ayındayız. İki Cihânın İncisi, Peygamberlerin Sultânı, Sevgili Peygamberimiz Muhammed Mustafa aleyhissalâtu vesselâm’ın ayındayız. Yüce ve Aziz olan Rabb’imiz, bu güzelliklerden lâyıkıyla bizleri hissedar kılsın efendim.

Şaban ayında, Peygamberimiz aleyhisselâm’ın; ‘Allâhım, Receb ve Şabân’ı bize mübârek ve bereketli kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır.’ (Müsned, I, 259) diye dua ettiğini biliyoruz. Rasûli Ekrem Efendimiz aleyhisselam bu ayda, diğer aylardan çok oruç tutar ve daha çok ibâdet ederdi. ‘Şaban benim ayımdır. Şaban günahları temizleyendir.’(Keşfü’l Hafa)  Buyurarak, Şaban ayının kadrini yüceltirdi.   

Abdulkâdir Geylânî’nin, ‘Gunye’sinde şu güzel bilgiler mevcuttur, çok hoşumuza gittiği için sizlere de yazmadan geçemeyeceğiz; ‘Şaban ayında yapılan her amel ve ibâdete 300 kattan fazla sevap verilir. Şaban ayı hayır ve bereketlerin indiği aydır. Şaban öyle bir aydır ki, onda hayırlar açılır, bereketler iner, hatâlar terk olunur, günahlar örtülür. Kulların amelleri, Şaban ayında Rablerine arz edilir. Şaban, Recep ile Ramazan arasında bir aydır. Fakat insanlar on(un faziletin)den gafildir. Halbuki onda kulların amelleri, Rabbü'l-Âlemin'e yükselir. Ben de oruçlu olduğum halde amelimin, Allâh'a yükselmesini severim.’ Buyurmuştur. (Gunye, 1/187)  

İşte bu sebepten dolayı, Hz. Peygamber aleyhissalâtu vesselam, Şaban ayına hürmet gösterilmesini istemiştir. Nitekim Şaban ayında çok oruç tutmasının sebebi, kendisine sorulduğunda şöyle cevap vermiştir: ‘Şaban, Receb ile Ramazan arasında insanların gâfil bulunduğu ve amellerin, Âlemlerin Rabbi olan Allâh’a yükseldiği aydır. Ben de amelimin (Allah Teâlâ’ya) oruçlu olduğum halde yükselmesini seviyorum.” (Nesei, Savm, 70) Buyurmuşlardır. Hülâsa, Peygamber aleyhisselam, neredeyse Şaban ayının tamâmını oruçlu olarak geçirmiştir, denebilir. Hz. Aişe (r.a) validemiz, ‘Hz. Peygamber aleyhisselâm’ın, Şaban ayında tuttuğu orucu, Ramazan ayı hâriç başka bir ayda tutmadığını söylemiştir.’ (Buharî, Savm, 39; Müslim, Sıyâm, 58)  

‘Şaban, benim ayımdır. (O ayda yapılması gereken ibâdeti, Ben sünnet kıldım). Ramazan ise, ümmetimin ayıdır. Şaban, günahları örten bir aydır. Ramazan ise, insanı tertemiz eden bir aydır.’ (Gunye) ‘Her kim Şaban ayına değer verir, onda Allâh-ü Teâlâ’dan sakınırsa, taatiyle amel eder ve nefsini günahlardan uzak tutarsa, Allâh-ü Teâla onun günahlarını bağışlar ve o sene gerçekleşecek tüm belâlardan ve hastalıklardan kendisini emin kılar. (Dürretül-Vâizin) Şaban ayına değer verenin, kıyâmet günü yardımcısı, Resulullah aleyhissalâu vesselam’dır. ‘Şaban benim ayımdır. Kim Şaban ayına değer verirse, muhakkak ki o, Benim emrime önem vermiş olur. Benim emrimi büyük tutana ise, Ben kıyâmet günü öncü bir kurtarıcı ve iyi bir hazırlık olurum.’ (Dürül Mensûr) 

Şaban ayının bir diğer önemi de, bu ay bizi mübârek Ramazan ayına eriştirecek, bir mükemmel aydır. Bir defasında sahabe-i kiram; ‘Ya Resulallah, Ramazan’dan başka en faziletli oruç ayı hangi aydadır?’ diye soruyorlar, Allah Resûlü aleyhissalâtu vesselam’da; ‘Ramazan hürmetine, Şaban’da tutulan oruçtur’, buyurmuşlardır. (Tirmizi, Zekât, 28)

Aynı zamanda mübarek Berat Gecesi’de, Şaban ayı içindedir. Şaban ayının 15. gecesi yâni önümüzdeki Pazartesi, Berat Gecesidir. 

Bu çok ehemmiyetli gece için, Peygamber aleyhisselam  şöyle buyurmaktadır; “Şaban ayının yarısı, on beşinci gecesi olunca, o geceyi ibâdetle, gündüzünü oruçla geçiriniz.  Çünkü Cenâb-ı Allâh’ın rahmeti o gece, güneşin batmasıyla dünya semâsına tecelli eder ve şöyle nida edilir: ‘Bağışlanmak, af dileyen yok mu? Onu affedeyim, günahlarını bağışlayayım.  Rızık isteyen yok mu? Ona rızık vereyim. Şifa dileyen yok mu? Ona şifâ vereyim. Bir derde müptela olan yok mu? Derdine deva vereyim.’ Bu hal güneş doğuncaya kadar devam eder.” (İbn Mace.İkame.191.et-Tergîb ve't-Terhib, II,473)

‘Allah Teâlâ Şaban'ın on beşinci geresi, (Berâet gecesi) tecelli eder ve ana-babaya âsi olanlarla, Allâh'a ortak koşanlar dışında, bütün kullarını bağışlar.’ (İbn Mace, İkâmetü's-Salât, 191; Tirmizî, Savm, 38).  

İslam âlimlerinin her biri, diğerinden kıymetli olan bu eserlerinde, Şaban ayına değer verilmesini bizlere tavsiye ediyorlar. Bizde aynen onların şaşmaz, şanlı ve şerefli yollarından giderek Peygamberlerin Sonuncusu, En Kâmilî, En Değerlisi, O’na ümmet olmakla gurur duyduğumuz, Rasûli Zîşân Efendimiz aleyhissalâtu vesselâm’ın ayına büyük önem veriyor, aynen O’nun gibi bu mübârek ayı değerlendirmeye çalışıyoruz. İnşaallah âhiretimiz adına, en kâmil kazançlar elde ederiz.

Kıymetli okuyucular Cumâ gününüzü ve şimdiden nasipse, Pazartesi günü erişeceğimiz, gelecek Berat gününüzü ve gecenizi mübârek ediyoruz. Dualarda buluşalım inşallah.